Bu Yunanlıya Bizans'tan Miras! Yeni Birşey Söyleyiniz...

İsmet Kotak

Onursal Üye
Katılım
13 Nis 2009
Mesajlar
318
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Bu Yunanlıya Bizans'tan Miras! Yeni Birşey Söyleyiniz...

Bu tezgâhtan zamanında Karen Fogg geçti. Bir zamanlar Avrupa Konseyi Genel Sekreteri olan Lâliumiere de Güneye gelerek Rumların konuğu olarak ağırlandı.Bayanlar Afrodit taşının oralarda suya sokuldu ve güzellik yakalamalarına olanak tanındı;Avrupalı erkekler çok yönlü turizmin cenneti AyaNappa’da ağırlandılar.ATAD kararını kaleme alan rapörtör Bayan da Güney Kıbrıs’ta tam bir ay ağırlandı. Şimdilerde hem de Yunanlı Yargıçın Kıbrıs Rumlarınca ağırlanması ve madalya ile ödüllendirilmesi haber mi?

Yine de “AjansKıbrıs’ı” ve Sefa Karahasan’ı ve Ömer bilge’yi kutlarım. Milliyet ve Hürriyet bu habere önem verdi.Çünkü geçmişte Türk medyasını Yunanlının bu kirli işlerine inandırmak mümkün olmamıştı. Sonuçta biz “Hınzır Kıbrıslı Türk olarak Yunanlıya çamur atıyor “olmalıydık…Bu kez başka kalemden çıkan haberler değerini buldu. Olsun.Biz kırılmadık.Yeter ki Yunanlının ipliği pazara çıkmış olsun.

ATAD kararının bir Yunanlının kalemiden çıktığı,Raportörün de güneyde ağırlandığını bu köşede yazdığımı anımsıyorum.Şimdi Yunanlı Yargıcın ipliği pazara çıktı.Konu bu Yargıcın Avukat Blair tarafından değil, KKTC’nin Avukatlık ekibi tarafından reddedilmesi idi.Ama bu yapılmadı.

“ajanskibris’ın” bildrdiğine göre
Avrupa Toplulukları Adalet Divanı’nda (ATAD) 28 Nisan 2009’da karara bağlanan ve Kıbrıs’ta mülkiyet sorununu yakından ilgilendiren Orams Davası’nda, KKTC açısından hem ekonomik hem de siyasi alanda olumsuz sonuçlar doğurma potansiyeli taşıyan bir karara imza atan ATAD Başkanı Yunanlı Vassilios Skouris’in, 2 Kasım 2006 tarihinde, “Kıbrıs’a ve (Rum) halkına güçlü ve samimi duygularından dolayı” Rum tarafının en önemli nişanı olan Makarios III Grand Collar Order nişanıyla onurlandırıldığı ortaya çıktı. Skouris’in ayrıca, Orams kararının açıklanmasından 3 ay önce Şubat 2009’da, Rum tarafına gelerek, Rum Yönetimi Lideri Dimitris Hristofyas ve üst düzey Rum yetkililerle de temaslar yaptığı öğrenildi.

Rum Başkanlık Sarayı’nda dönemin Rum lideri Tasos Papadopulos’un elinden Makarios III Grand Collar Order nişanını alan Skouris’in, nişanını aldığı tarihin, Orams davasının (Rum tarafında) başladığı 2005 yılının bir yıl sonrasına denk gelmesi ise dikkat çekti. Orams davası, Rumların isteği ve Türk tarafının oluru ile İngiliz Yüksek Mahkemesi tarafından, 2007 sonunda ATAD’a taşınmıştı.

Nişan için yapılan törende sırasında Papadopulos’un, Skouris’e, “Kıbrıs’a desteğinden dolayı” teşekkür ettiği belirtildi. Skouris’in de, Papadopulos’a nişandan dolayı teşekkür ederek, bunun kendisi ve Avrupa Toplulukları Adalet Mahkemesi için bir onur olduğunu söylediği ifade edildi. 7 Ekim 2003’ten beri Avrupa Toplulukları Başkanı olan Skouris, 9 Ekim 2006- 6 Ekim 20009 dönemi için bu görev için yeniden seçilmişti.

“AjansKıbrıs’a” gore Vassilios Skouris’e verilen nişan, ATAD’ın aldığı kararların hukuksal değil, siyasal kararlar olduğu belirlendi. Kıbrıs Türk halkının bu kararlar karşısında sesini yükseltmesi gerekiyor.Genel görüş şöyle: “Halk sokağa inerse, bu kararlar etkisini yitirir” . KKTC’de Orams kararına tepki olarak, “Orams Kararını Kınama Platformu” kurulmuş ve platform üyeleri, Kuzey Kıbrıs’ta bulunan İngiltere ve AB temsilcilikleri önünde kararı protesto eden bir eylem yapmıştı.

Diplomatik kaynaklar ise, Kıbrıs’ta çözüm çabalarının devam ettiği bir süreçte, ATAD’ın kararının “hukuksal açıdan sorgulanması” gerektiğine işaret ediyorlar. Aynı kaynaklar, “1960 Cumhuriyeti’nin yıkılmasına sebep olan Makarios’un nişanını taşıyan bir yargıçtan, bağımsız bir karar çıkmayacağına” da vurgu yapıyorlar.

ATAD, Kıbrıslı Rum Meletis Apostolidis’in, Girne yakınlarındaki Lapta'daki “1974 öncesinde kendisine ait arsa üzerine villa inşa ettikleri” gerekçesiyle İngiliz David-Linda Orams çifti hakkında açtığı davayı 28 Nisan’da karara bağlamış ve Rum mahkemelerinin, Kuzey Kıbrıs’taki tüm sivil ve ticari konularda kararlar üretebileceğine hükmetmişti. ATAD, “Rum yargısı tarafından alınan kararların tüm AB ülkeleri tarafından dikkate alınması gerektiğini” belirtmişti. Bu kararla birlikte Rumlar, KKTC’de mülk alan kişilerin AB ülkelerindeki mülklerine ve banka hesaplarına el koydurma şansı yakalamıştı.

Bu haberi de yakaladıktan sonra Eroğlu Hükümeti, mülkiyet-mal-inşaat ve paralel konularda CTP döneminde yayınlanan kararnameleri ve kısıtlama getiren tüzükleri derhal yürlükten kaldırmalı, CTP’nin iktidar öncesinde olduğu gibi Anayasal ve yasal akışın sürmesine ve ekonominin ivme kazanmasına olanak tanımalıdır.Anlaşma olmadan mal konusunda bir adım gerilememek gerekmektedir.Rüşvetci Yunanlıya geçit verilmemeli; bu yolda Avrupalıya da ağzının payı verilmelidir.

&&&

AKP Hükümetinin AB işleirnden sorumlu Bakanı Sayın Egemen Bağış “KKTC’de kim seçilirse seçilsin M.A.Talat’ın(Cumhurbaşkanı demek istiyor) saptayacağı anlaşmayı değiştirme yetkiis yoktur ve olamaz” demişmiş..Habere kuşku ile baktım ama yazmadan edemedim. Bu gerçekse bunun yanıtı şudur: “O hâlde KKTC’de seçime ne gerek vardır? Gücün yeterse sen bir Vali ata o gereğini yapsın”…Nasıl olsa bakış açısından burası Enver Hocanın Arnavutluğu sanılıyor…Bu durumda AB’nin bizi “Türkiye’nin geçici olarak oluşturduğu arka bahçedeki yönetimi” olarak tanımlamasına niye öfkeleniyoruz…Sayın Bağış,geçmişteki rahmetli Özal ve Çiller’den farklı mı görüyor?
 
Üst