Cevap: Castro ve Ataturk
Yok böyle halkımıza kızmayalım.
Halk cahil, muhakeme yapamayacak kötü eğitime tabi tutuldu, elbette seçimi bu şekilde olacak.
Halk Atatürk hayattayken verilen her şeyi ne güzel ve şevkle öğreniyordu. Mesela ilk kadın vekillerimizden Hati Kadini hatirlatayim size;
Harf devrimi yapıldığında Atatürk demiş ki, altı ay içinde yeni alfabe ile okuyup yazma öğreneni soframda ağırlayacağım.
Üç ay sonra bir köylü kadın Çankaya köşkünün kapısında "illa gaziyi göreceğim" diye tutturmuş, ne yapmışlarsa sebebini öğrenemeyip, Atatürkün karşısına çıkarmışlar.
Atatürk isteğini sorduğunda "altı ay içinde yeni harflerle okuyup yazanı sofranda ağırlayacağını söylemişsin, ben öğrendim sofranda yemek yemeye geldim," demiş.
Bu halkı bugünkü şekle dönüştüren başta ismet inönü olmak üzere tüm kamu kurumları ve devlet adamlarından hesap sormadan halka kızmak yanlış olur.
Bizim insanımız tertemiz ayna gibidir, ne verirsen onu alırsın. Yanlış verdiler yanlış aldılar.
Bakmayın siz şimdi aydın geçinenlerin bazı sözlerine bu aydınlar değil mi halkı "göbeğini kaşıyan" diye aşağılayan. Elbette bu şekilde ki aşağılanmanın karşılığı alınacaktır.
Kabahat halkta değil, halkı bu şekilde cahil bırakanlarındır. Halk ışığı gördükçe aydınlığı görecektir. Anadoluda "burası Anadolu, Anadolu insanı yanlışta ısrar etmez, yeterki anlayacağımız gibi anlatılsın" derler.
Bir halk, aydınına bundan güzel mesaj verip söz söyleyebilir mi? Peki işiten duyan kaç aydın var ülkemizde?
Köy enstütüleri neden kapatıldı, baktılar ki aydınlanma başlıyor süratle önlem alınarak kapatıldı.
Eğitimimiz amerikalıla teslim edilirken ses etmeyen güya Atatürkçülerin bugün ağız açmamasına ve sadece son durumdan şikayet etmesine aldırmayınız, asıl takiyeyeyi onlar yapıyorlar.
Devam edersem yazı çok uzayacak. Muhtelif defalarda yazmak üzere.