Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
CTP'den Sonra Talat'ta Mı Değişti ?
2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun 21 Eylül'de New York'da imzaladığı Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması'nın ''yanlış bir anlaşma'' olduğunu iddia etti. Talat bu sözleri Kanal T televizyonunda geçen akşam canlı yayımlanan ''hodri meydan'' programında Nazmi Pınar'a söyledi.
Talat’ın bu açıklamasından iki gün öncede CTP Parti Meclisi “Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması'na ''hayır'' deme yönünde karar almıştı. CTP’ye ilk tepki de AB bakanı Eğemen Bağış’tan gelmişti. CTP’nin Parti meclisinin aldığı “hayır” kararından sonra bu kez de 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun 21 Eylül'de New York'da imzaladığı Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması'nın ''yanlış bir anlaşma'' olduğunu söyledi…
Yani açık açık AKP’ye ve Türkiye’ye onun başbakanına “sen bu işten anlaman, bu işin doğrusu budur” cinsinden bir göndermede bulundu. CTP ve Talat en son benzer açıklamaları 2000’li yıllarda ve geçen “yüzyılda” söylüyordu. 2002’den itibaren CTP ve Talat AKP’nin üzerine toz kondurmuyordu. Bakın 2003’ten bu yana AKP ve Recep Tayyip Erdoğan hakkında kaç tane eleştirisel bir haber bulabileceksiniz arşivlerde.
''CTP çok bedeller ödedi''
2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, CTP'nin bir karar aldığını ve bunun bedeli olabileceğini, bu bedeli ödeyeceğini söyledi. Talat, ''CTP çok bedeller ödedi'' dedi. Talat, Wıkıleaks belgelerinde, cumhurbaşkanlığı döneminde Özel Kalem Müdürü olan, şimdi CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy''un, ''Türkiye Büyükelçisini Amerikalılara ispiyonladığının'' aktarıldığı belirtilerek, ''Bu, bilginiz dahilinde mi oldu ?'' sorusuna ise, ''Bu soruyu bana sormayın, konuşana sormalısınız. Ben bilmiyorum'' dedi. Talat, Wıkılıeks belgelerini ''dedikodu'' olarak da niteledi.
Rum lider Hristofyas ile 1,5 yıl müzakere yaptığını ve sorunu çözebilecek noktaya geldiklerini kaydeden Talat, Hristofyas'ın, çözüm isteğini uygulamadan korkan ''korkak pehlivan'' olduğunu söyledi.''Hala daha Hristofyas'ın samimiyetle çözüm istediğine inanıyorum ama cesareti yok. Korkak pehlivan'' diyen Talat, KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve Hristofyas'ın Annan Planı'na ''hayır'' dediğini anımsattı.
Arıklı’nın dolabını araklamışlar!
Başbakan özel kalem müdürü Güven Arıklı’nın makamında bulunan dolaptan geçtiğimiz gün kendisine hediye olarak getirilen Gaziantep baklavasını araklamışlar. Arıklı’nın oda da olmadığı bir anda baklava kutusunu fark eden hırsızlar, Güven Arıklı masasına dönene kadar bir kutu baklavayı afiyetle midelerine indirmişler. Geldiğinde durumu çakmayan Arıklı akşam eve gidecekken odasındaki baklava kutusunu aldığında içinde baklava yerine baklavanın şerbetinin kaldığını görünce şok olmuş. Neyse, biz geçmiş olsun diyoruz ve bir daha baklava geldiğinde Aydın abiye ve bana haber verirsen biz gelir afiyetle yeriz, böylelikle senin baklavalarda hırsızların midesine gitmemiş olur, ne dersin?
TATAR’ın baldırı yırtıldı, 3 hafta ayağı alçıda kalacak!
Maliye Bakanı Ersin Tatar en sonunda göze geldi. Sık sık çok gezdiği için siyasiler ve gazeteciler tarafından eleştirilen Maliye Bakanı Ersin Tatar Pazar günü evin bahçesinde uğraşırken baldırında yırtık meydana geldi. . Ayağına alçı konan bakan Tatar 3 hafta süreyle ayağında alcı ile gezecek. Dün mecliste aynı koltukta saatlerce oturan maliye bakanı Tatar’ın ayağının sakat olmasından ötürü yerinden kalkamadığı anlaşıldı. Meclisin açılışından kapanışına kadar Tatar salondan dışarıya çıkmadı. Maliye Bakanı Ersin Tatar’a büyük geçmiş olsun derken göze gelmemek için kendisini bir okutmasını da tavsiye ediyoruz.
FINANCIAL TIMES’TAN İLGİNÇ İDDİA
İngiltere’nin saygın gazetelerinden Financial Times, gerginliğin yükselmekte olduğu Doğu Akdeniz’de bulunan doğalgazın, “bölgedeki ekonomi haritasının yeniden çizilmesine yol açacak kadar çok olduğunu” yazdı.
Gazete sayısında “Akdeniz’de Doğalgaz Kaynakları Gerginliği Artıyor” başlığı ile verdiği haberde, “adada çözüm beklentilerinin azaldığı bir dönemde” Türkiye’nin Rum yönetiminin petrol arama çalışmalarına sert tepki gösterdiğini kaydetti.
Gökbilen KKC MOK Başkanlığını ocakta bırakıyor
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Milli Olimpiyat Komitesi başkanlığını yıllardır başarı ile yürüten Eyüp Zafer Gökbilen ocak ayında başkanlığı devretmeye hazırlanıyormuş. Yıllardır bu işe gönül veren Gökbilen’in bu konuda ne kadar kararlı olduğunu ileriki günlerde daha açık göreceğiz. Ama bize gelen duyumlar doğru ise Gökbilen, ocak ayında yapıalcak olan genel kurulda aday olmayacak ve yıllarını verdiği Milli Olimpiyat Komitesi başkanlığından ayrılacak.
Hasan Topaloğlu fıtık ameliyatı oldu
Başarılı antrenörlerimizden Hasan Topaloğlu fıtık ameliyatı olmuş. Belindeki rahatsızlardan ötürü sık sık sıkıntı çeken Topaloğlu sonunda soluğu ameliyat masasında almış ve kendisine sorun çıkartan fıtıktan kurtulmuş. Kendisine ve camiasına geçmiş olsun diyoruz.
GARGA uçtu
Haberdar Gazetesindeki sevili Garga, Demokrat Partinin yüzde 20’lere dayandığını yazmış. Hayırdır Gargacığım üzümler DP’den mi geldi bu kezde. DP tarihinin hiçbir döneminde %14’ün üzerinde bir oy almadı. Hade olsa olsa %15 olsun yokta %20 diye yazdın. Üstelik ortada bir seçim yok ve adaylarda belli değil. Neye göre %20 yazdın ama. Eğer sende aday olacaksan DP’den o zaman 20 değil 200 de yazabilirsin tabi. Bu arada senin “omorfolu” artık benle ilgili bir şey getirmiyor demi sana…
GÜNÜN SÖZÜ
“HAFTADA 5 SAAT DERS VEREN ÖĞRETMEN VAR… SENDİKAL HAK DİYE YANDAKİ OKULA GİTMİYOR”
Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Kemal DÜRÜST:
BİZİM TEMEL
Temel ile Dursun bir gün ava gitmişler. İri bir geyik avlayıp geri dönerlerken çok ağır olan geyiği birer boynuzundan beraberce tutarak köylerine doğru yola koyulmuşlar. Köye beş yüz metre kala köyün yaşlılarından biri ile karşılaşmışlar. Adam geyiği görüp Temel ile Dursun'u tebrik ettikten sonra geyiği böyle taşımaları halinde etinin sertleşeceğini söyleyerek kuyruğundan çekerek taşımalarını önermiş. Temel ile Dursun da kuyruğundan çekerek taşımaya başlamışlar. Bir süre sonra çok yorulmuşlar ve Dursun Temel'e dönüp : - "Ula Temel biz yine eskisi gibi taşısak iyi olur. Baksana köyden epeyce uzaklaştık..."