DAMARLARINIZDA Kİ ASİL KANA NE OLDU?
Anadolu haber günlüğü diye bir sitede ya da internet gazetesinde şöyle bir anket dikkatimi çekti.
"Seçimlerde oy kullanacak mısınız? Peki neden?" Diye bir soru yöneltiliyor okurlara.
Şıklar ise şöyle sıralanmış.
Evet, Hayır, Laiklik için, Cumhuriyet için, İslam için, Demokrasi için, Kemalizm için, Amerika için, Hiçbiri
Cevaplar ise anketten daha çarpıcı!
İslam için %28,3 (256 kişi), Evet %18,9 (171 kişi), Hayır %14,1 (128 kişi), Demokrasi için %12,9 (117 kişi), Cumhuriyet için %9,2 (83 kişi), Hiçbiri %5,2 (52 kişi), Laiklik için %5,2 (47 kişi), Kemalizm için %4,3 (39 kişi), Amerika için %1,4 (13 kişi).
Şimdilik toplam 906 kişinin katıldığı bu anket devam ediyor. Bu anket neticesine baktığımızda, Türkiye'de Cumhuriyetinin 83 kişi tarafından istendiğini görmek düşündürücü değil mi? cumhuriyeti, demokrasiyi Kemalizm'i ve Laikliği isteyenlerin toplamına baktığımızda ise 31,6'yı buluyor ki, bu toplam, "İslam için" sorusunu çok az bir farkla geçebiliyor.
Bu şartlarda bizim Ergenekon davasına bir gerekçe aramamıza da gerek kalmıyor sanırım. Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyetin savunuculuğunu yapanlarında haliyle Ergenekon soruşturması adı altında tutuklanmaları, yargılanmaları kaçınılmaz olmaktadır.
Bu gün yurdumuzda İslami anlayış her türlü özgürlüğün temel kıstası sayılacak Cumhuriyetten daha çok önemsenmektedir. Burada şöyle yanlış bir fikre kapılmayalım. İslamiyet'e karşı değilim. Tabii ki İslamiyet'in de öneminin kavranmasından yanayım. Fakat İslamiyet'in istismar edilmesine de karşıyım. Bu gün Emperyalistlerin yurdumuz üzerinde oynadıkları oyunlara Eş başkanlık yapılarak Ilımlı İslam Cumhuriyeti yaratılmaya çalışılmasına da karşıyım. Kutsal Dinimizi kullanarak gerçek inananların aldatılmasına da karşıyım. Anayasa mahkemesi tarafından irticai olayların odak noktasıdır denilerek cezalandırılmış bir parti tarafından din istismarı yapılmasına da karşıyım.
Bu anket Türkiye de gelinmiş olan son durumu çok iyi anlatmaktadır. Vatandaşımız İslami değerlerine sahip çıktığını sanırken, Demokrasiyi unutmaktadır. Oysa İslamiyet hakkıyla yaşansa en demokratik din İslamiyet'tir. Arap örf ve adetlerinden kurtarılmış bir İslam anlayışı, Peygamberimizin, sünnetleriyle bizlere yapmamızı öğütlediği davranışlar ve kurallar da layıkıyla yerine getirilse bunlarda birer demokrasinin temelidir. Mesela Peygamberimiz ne der "komşun açken sen tok yatma." Hz. Ömer devlet işi yaparken devlet parasıyla alınan mumu, özel işlerini yaparken de kendi parasıyla aldığı mumu yakarak bize devletin ve demokrasiden örnekler vermektedir.
İrtica odağı haline gelmiş partinin yetkilileri bu gün ne yapıyorlar bu söz ve davranışların tamamen tersini yaparak dindar görünerek, gerçek dindarların sırtından köşe dönüyorlar. Alınan gemicikler, yapılan yumurta ve mısır ticaretleri, henüz reşit olmamış çocukların ticaret adamı olmaları. Daha da önemlisi bir Deniz Feneri yolsuzluğu bunların en açık delilleridir.
Tüm bu örnekleri çoğaltabiliriz ve sonuç itibariyle Türkiye de bu gün emperyalist güçler tarafından yapılmak istenileni çok iyi görmek lazımdır. Bunu görenlerinde Silivri de yargılandıklarını, diğerlerinin ise iddianamenin belli olmayan günler içinde yazılmasını bekledikleri dört duvar arasında ölüme ya da hastalığa doğru bir yolculuk yaptıklarını unutmamak lazımdır.
Tüm bu olaylardan, KKTC vatandaşı olarak benim korkum ise, eğer Türkiye Emperyalist güçlere teslim olursa, buna fırsat verilirse, Kıbrıs davasının da aynı teslimiyetle son bulacak olmasıdır.
Anavatan ve Yavru vatan halkları lütfen artık uyanın, cumhuriyetimize sahip çıkalım. Damarlarınızda ki asil kana ne oldu?
16.01.2009
Ayla Berkin