Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
Dur gitme bensiz…
Sensiz bu şehirde yaşayamam…
Ben; toza, toprağa
Dikenli bozkıra alışığım…
Sensiz limanlarda kaybolur giderim..
Yabancı bir kentin yağmurlarında,
Sel olur akar giderim…
Seni kaybettiğim İstanbul’a kar yağıyor…
Ve benim yüreğim üşüyor…
Sana uzak kentlerden birinde Zamanın bir yerinde Seni ve senli günleri anımsattı akşam güneşi Onca zamanın üstünde eskimeyen bir düşüncesin şimdi İnsan hergün anımsar mı aynı gözleri Seni seviyordum ve senin haberin yoktu Saçlarını izliyordum uzaktan Kulağının arkasına düşüşü ve burnun Herkesten başkaydı işte Güldüğün zaman yukarıya bakardın Yukarı kalkan başın ve gülen gözlerin vardı Ne güzeldiler Sen bilmiyordun ben seni seviyordum Kalbime sığmıyordu aklımdan geçenler Duvarlara, vitrin camlarına, kaldırımlara çarpıyordu Geri dönüyordu çoğalarak Senin sesini duyduğum masalarda erteliyordum herşeyi Herşeyi erteleyişim oluyordun Kalp ağrısı oluyordun Birlikte soluduğumuz sokak isimleri oluyordun Mevsimler değişiyor ve büyüyorduk Dönemeçler geçiyor, köprüler göze alıyor Ve bazen, tekin olmayan suların üzerinden atlıyorduk Cesurduk Ufuk çizgisi maviydi, günbatımı hep turuncu Ve kırmızıydı bütün karanfiller Ben seni seviyordum sen bilmiyordun Sevinçlerim oluyordun ara sıra Sen hiç bilmiyordun Sonra herhangi biri oldun Bütün sevinçlerim bittikten sonra Yağmurlar yağdı serin haziran akşamları Derken birgün uzaktan gördüm seni Saçların bana inat başın herşeye meydan okuyarak İşte yine aynı Kalbimi acıttın her zamanki gibi Değiştik sanıyordum. ve sen yine bilmiyordun Şimdi bunları anlatsa sana birileri Kimbilir Yada boşver Bilme en iyisi
[FONT=Times New Roman, Times, serif]Gitme
figan düşer denizlere sular çekilir
yağmur yağmaz vahalardan kirpiklerime
bir rüzgar hıçkırır tenhada, bir dal kırılır
boynunu büker sabah kervanları kelebekler ölür
gitme
bir yıldız küser göğüne, içini çeker bir çocuk
şaşırır yönünü rüzgarlar
bütün pınarların suyu çekilir
solar nazlı çiçekleri kalbimin, üzülürüm
gitme
öksüz kalır içimdeki imge dağları
saçlarını öpen seher yeli, çoban yıldızı
bir daha turnalar geçmez, bülbüller ötmez
çiçekler açmaz bahçemde ah be gülüm
Gitme
acılara mahkum olur yüreğim
ardında fırtınalar kalır, ayrılıklar, anılar, yanlızlıklar
boynu bükük aşklar, gözü yaşlı şarkılar
alışamam yokluğuna, yokluğun ölüm
gitme
içimdeki bütün vagonlar devrilir
bir kar yağar istasyonlara, üşürüm
gel gitme sevgilim terketme benı
umutsuz çaresiz bekletme beni
gitme
bütün ormanlar ateşe verilir
kuşlarda gider bu kent de, ölürüm
gitme kal
menevşeler açsın dağlarda
sevince dönüşsün gökyüzü
iki çığlık arasında bırakma beni ah gülüm
yokluğuna alışamam yokluğun ölüm
[FONT=Times New Roman, Times, serif]Nuri Can
€L OLmuSuM
Sen benim “İmkansızımsın” demeseydin de,
“Seninle her imkansıza göğüs gererim” deseydin…
Belki tüm imkansızlıkları yok ederdim seninle…
Söylemedin ki…
Sen benimsin” demeseydin de “Ben sana aidim”
deseydin…
Başka yüreklerde olsan da varlığını hissedebilirdim,
bana ait olan hep bende kalır diye…
Söylemedin ki…
“Senin için her zorlukla savaşırım” değil de;
“Senden gelen hiçbir şey zorluk değil” deseydin;
İnanırdım yüreğinin sadece benim için çarptığına,
cesaretine…
Söylemedin ki…
“Sen olmadan yaşayamam” değil de,
“Sensizlik diye bir şey yok; sen var olmasan da
benimlesin” deseydin…
İnanırdım sevginin sonsuzluğuna, aşkın
sıcaklığına…
Söylemedin ki…
“Sen benim rüyamsın” değil de
“Gerçekleşen rüyamsın” deseydin;
Uzağında da olsam yaşatırdım bu gerçeği sende,
rüya olmaktan çıkarırdım bizi…
Söylemedin ki…
“Sen benim eş ruhumsun” değil de,
“Sen aslında Bensin” deseydin…
Yokluğunda bile devam ettirirdim sen olmayı,
kendimi unutmak olsa da sonu…
Söylemedin ki…
“Seni Seviyorum” değil de,
“Seni hep seveceğim” deseydin,
Yalan da olsa sevgin, hiç dönmeyecek olsan da
inanırdım bana bir gün döneceğine…
Beklerdim ömrümün sonuna kadar
gelmeyişlerini…
Söylemedin ki…
“Seni çok özlüyorum” değil de “Seni özlemek bile
güzel” deseydin;
Ayrı da olsak inanırdım beni her dem yüreğinde
yaşattığına, ne kadar uzak olsak da hep yüreğinde
yaşayacağıma…
Söylemedin ki…
“Sen benim için çok özelsin” demeseydin de;
“Özel olan her şey sende saklı” deseydin;
Kendimi şimdi böyle basit hissetmezdim, söylediğin
hakaretlerin altında bu denli ezilmezdim…
Söylemedin ki…
“Bir gün bitecek” demeseydin de
“Aslında seni hiç sevmemişim.” deseydin ;
En azından delikanlı biri yaşatırdım yüreğimde…
Seni bana kendini tanıttığın gibi değil de, benim
tanımak istediğim,
O cesur, o gerçekçi, o mücadeleci, o sıcak, o delim
kalsaydın benliğimde…
Ama yapamadın ki…
Yapmadın ki…
alıntı