Elinin Hamuru İle Kıbrıs İşine Karışanlar

Kamil Özkaloğlu

Onursal Üye
Katılım
6 Ara 2008
Mesajlar
359
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ELİNİN HAMURU İLE KIBRIS İŞİNE KARIŞANLAR

Tabii ki İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş’tan söz ediyorum…

Bey efendi,
İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı olarak 2009 yılından bu yana Türk iş âleminin Kıbrıs sorununun çözümüne katkı sağlaması amacıyla girişim başlatmış…

Amacı ve hedefi, “44 yıldır devam eden ve Kıbrıs'ta kimseye bir çıkar sağlamayan Kıbrıs sorununun çözümüne katkı sağlamak”mış… (Her ne demekse?)…

“Birleşmiş bir Kıbrıs'ın her iki topluma yarar getireceğine” inanıyormuş…

Bu girişimi yaparken, resmi bir temsilci veya bir siyasetçi olarak değil, işadamı olarak hareket ediyormuş…


Örnek olarak, “Türkiye ile Yunanistan arasındaki ticaretin artması ve gelişmesi nedeniyle Türk ve Yunan halkları arasındaki önyargıların azalmasını” gösteriyor…

Ekrem Efendi,
Önce sen kimsin? Kıbrıs hakkında ne biliyorsun?

Kıbrıs Türklerinin yaşadıkları hakkında ne biliyorsun?

Rumların 150 yıllık emelleri olan ‘enosis’ten haberin var mı?

İfadelerinden, “Türk iş âleminin Kıbrıs sorununun çözümüne katkı sağlaması amacıyla girişim başlattığını” yazıyorsun.

Ne demek iş adamı?

‘Ucuza alıp, pahalıya satan’ demek…


Aradaki farkı cepleyen demek…

İnandığı en yüce değer, avro, dolar, Sterlin demek…

Taptığı en kutsal varlık
PARA…

Bir iş adamı olarak bu girişim için, onca harcama yapmışsınız.

Ödeme kimin tarafından yapılmıştır?

İyi bir İş Adamı, oda parasıyla “golf aracı satın alıp Liman İşletmesi'ne bağışta bulunabilir. Bu bağışı kişisel reklamı olarak da kullanabilir…

Bumlar iş adamlığının bilgi ve beceri ürünü olabilir”…

Ama Kıbrıs’ta 44 yıldır süren görüşmeleri çözme işi, İş adamının kapsama alanı dışındadır…

Ekrem Bey, Ekrem Bey…

Kıbrıs meselesi bir alış-satış meselesi değildir…

Kıbrıs meselesi, avro, dolar, Sterlin meselesi değildir…

Kıbrıs meselesi paraya ibadet edenler tarafından çözülemez…

Kıbrıs Meselesi, Kıbrıs Türklerinin 134 yıllık acılarının, mücadelesinin ve direnişinin, akıtılan kanların, verilen şehitlerin, katliam çukurlarında yatan ihtiyarların, kadınların, 16 günlük bebelerin meselesidir…

Kıbrıs Meselesi, Kıbrıs Türklerinin uluslar arası anlaşmalarla var olan haklarının gasp edilmesi meselesidir…

Kıbrıs sorunu Kıbrıs Türklerinin namusudur, şerefidir, haysiyetidir…

“Birleşmiş bir Kıbrıs'ın her iki topluma yarar getireceğini”
söylüyorsunuz…

Bu yargıya nereden vardınız?

Sağladığınız hangi çıkar sizi Kıbrıs Türklerini yok oluşa götürecek böyle bir fikri savunmaya yöneltti?

Örnek olarak Türkiye ile Yunanistan arasındaki ticaretin artması ve gelişmesi nedeniyle Türk ve Yunan halkları arasındaki önyargıların azalmasını gösteriyorsun…

Adama sormazlar mı? Türkiye ile Yunanistan birleştiği için mi bu gelişmeler sağlandı…

Birleşselerdi savaş’tan başka bir çıkar hasıl olur muydu?

Mademki bu kadar birleşme heveslisisiniz? Türkiye ile Yunanistan’ın da birleşmesi için çalışın da görelim…

Ama söz konusu Kıbrıs Türkleri olunca; hemen birleşik Kıbrıs öneriyorsunuz. Çünkü kişisel çıkarınız bunu gerektiriyor…

Kıbrıs Türkleri devletsiz kalacakmış,
Egemenlikten mahrum olacakmış,
Kendi kaderini tayin hakkı olmayacakmış,
Ayrılma hakkı olmayacakmış,
Rumların sömürgesi olacakmış,
Kıbrıs’tan Türklük silinecekmiş…

Umurunuzda bile değil…

Siz attığınız her adımda PARA, PARA PARA diyoesunuz…

Ekrem Bey, siz bırakın Kıbrıs’ı,
Siz iyi bildiğinizi kendi alış-satış işlerinize bakın.

Siz KKTC’yi ne alabilirsiniz, ne de satabilirsiniz…

KKTC’de söz hakkı ve irade sadece ve sadece,
Kıbrıs Türklerine aittir…


BIRAKIN KENDİ DAVAMIZI, KENDİ ÇIKARLARIMIZI KENDİMİZ SAVUNALIM…


BIRAKIN GELECEĞİMİZİ BİZ TAYİN EDELİM…


Bu söylediklerim, Kıbrıs Türklerinin kaderinden çıkar sağlamaya çalışan herkes için geçerlidir...


Kamil Özkaloğlu

04 Mayıs 2012
 
Üst