ERMENİLERİN KATLİAMLARINI SAKIN UNUTMAYIN
1916 yılında çok katliam oldu.
Trabzon ili Vakfıkebir Kaymakamlığınca saptanan Ermeni mezalimini anlatayım.
Ben bunları, elimdeki 3 kaynak kitaptan (üçünün toplamı 2000 sayfa civarında) alıntı yaparak aktarıyorum.
T.C.Genelkurmay Başkanlığı’nın ‘’Ermeni Komitelerinin Amaçları Ve İhtilal Hareketleri (Meşrutiyet’in ilanından önce ve sonra)’’ -Genelkurmay Basımevi - 2003, bu kitaplardan bir tanesi.
‘’Ermeni çetelerinin Viçe’ye girişinde, Tahsildar Osman Efendinin evine sığınan pek çok kadın ve çocuk vahşice şehit edildikleri gibi 30 kişilik bir Ermeni çetesi tarafından bir çok ev kuşatılarak kadın ve çocukları seçilip bir dereye götürüldüğü ve orada hepsinin boğazlandığı, bu vahşilikten kurtulabilen iki kadının da yaralı iken iyileşerek olayı büyük bir üzüntü ile anlattıkları;
Of ilçesinin Kelali köyünden beş kişilik bir Ermeni çetesinin bir kadına jandarmanın gözü önünde taarruza yeltendikleri ve kadını savunmaya çabalayan jandarmanın öldürüldüğü, kadının da ırzına geçildikten sonra bir yanağının ısırılarak koparıldığı ve bu kanlı çetelerin bir çok din bilginini çeşitli aşağılamalar ve işkencelerle şehit ettikleri; mal,eşya ve hayvanlarını alıp götürdükleri, ayrıntıları kitaplar dolduracak mezalimler ve kötülükler yaptıkları resmen delilleriyle ortaya çıkarılmıştır.
Trabzon polisine başvurarak yeminli ifadeler veren kişilerin anlattıklarına göre;
Of ilçesinin Lazandos köyüne giren Ermeni çeteleri, halkın adları ve evlerin sayılarını saptayıp yazdıktan sonra, ele geçen şeylerin tümünü Rusya’ya taşımışlar ve bu köyde Dilsizoğlu Ali Osman’ın eşi Yasemin’in ağlama ve çığlıklarına karşın ırzına geçmişler, kocasını ağır yaralamışlardır.
Yine bu ilçeye bağlı Hervana köyünden Suiçmez oğlu Bican Ağanın karşısında eşinin ırzına geçtikten sonra her ikisini de öldürmüşler,
Yine bu ilçenin Purnak ve Zimleikebir, Zimleisagir köyleri halkından kaçamayan kadın ve çocukların hepsini öldürmüşler,
Alana köyü ile öteki köylerden Çakıroğlu Süleyman’ın eşinin ırzına geçmişler, Tellioğlu Emin, ilçe tahsildarlarından Ali, Hacı Mustafa oğlu Mehmet, Molla Mahmut oğlu Asker Mahmut, başka bir Mahmut’un eşlerinin ırzlarına geçilmiş ve Kemahçı oğlu Hamit, Ali oğlu Mehmet, Tabioğlu Hüseyin Ağanın kızlarının kızlıkları bozulmuş, Ömer oğlu Osman Efendi öldürülmüş ve ayrıntılarıyla anlatılması tüyler ürpertecek kötülükler, Rusların kışkırtması ve de arka çıkmaları ile Ermeni çeteleri tarafından işlenmiştir.
Rus askerlerine öncülük görevi yapan Ermeni çetelerinin mezalimi üzerine birkaç İslam’ın yeminli olarak verdikleri bilgilere göre;
Yomra bucağının Kalafka köyüne giren Ermeniler, birkaç eve toplanarak gizlenen ve durumun sonucunu bekleyen Kulakoğlu Hüseyin ve eşi Ulviye, gelini Hüsniye, Kulakoğlu Ali’nin eşi Zeliha ve daha bir çok kadın ve çocuğu bu evden alıp köy dışında bir dağın eteğinde bulunan bir dereye götürerek erkeklerini gözleri önünde boğazladıktan sonra kadın ve çocukları koyun keser gibi kesmişlerdir.
Köyde kalan Faslıoğlu Ali’nin 18 yaşındaki kızı Emine’yi ırzına geçtikten sonra öldürmüş ve kız kardeşi Hatice’nin yeni doğmuş çocuğunu havaya fırlatarak altına tuttukları süngünün ucuna saplayıp acımasızca, alçakça öldürmüş,
Kulak Hasan’ın eşleri Emine ve Mevlüde ile sekiz yaşındaki kızı Şükriye’nin ırzına geçmiş ve İspela köyünden Alemdaroğlu Hasan ile Delibaltaoğlu Hasan, Eyüpoğlu Mehmet, Hacı Ahmet oğlu Osman ve Hasan Ağayı süngüleyerek öldürmüş, bunlardan Hasan Ağanın ellerini, kollarını keserek, canlı olduğu halde ateşle yakmış, Eyüp oğlu Mustafa’nın pek küçük kızını çok acıklı biçimde ırzına geçtikten sonra şehit etmişlerdir.
Ermeniler; Rusların buraları aldıklarında kaçamayan polislerden Hasan Efendiyi ve eski polislerden Aldıkaçtı oğlu Hikmet Efendiyi çeşitli mezalim ve işkencelerden sonra asarak öldürmüşlerdir.’’
Ermenilerin katliamlarını, vahşetlerini, şeytani işkencelerini, en sinsi hayvan olan yılanlardan daha sinsice ve acımasızca saldırmalarını; ne tarih unutur, ne Allah.
Buna rağmen; bu millet niye hala tereyağı gibi üste çıkarak, hiç utanmadan, arlanmadan, sıkılmadan ve Allah’tan hiç korkmadan ’’Türkler Ermenilere soy kırım yaptı’’ diye dünyaya, insanlık alemine feryat figan ederler, hiç anlayamıyorum.
İnsan onuruyla, haysiyetiyle bağdaşacak tek bir sayfaları yoktur tarih kitaplarında.
Şimdi bunca vahşeti psikopatça, sapıkça, sadistçe yapmış o mendebur insanların torunları ile; bu vahşete, mezalime, katliama maruz kalmış Türk Milletinin torunları nasıl ve niçin dost olsun?
Üstelik o vahşi insanların günümüzdeki torunları sürekli yalan söylerken, dünya kamu oyunu aldatmaya devam ederken böyle bir dostluğun mümkünü yoktur, olmamalıdır.
Ermenilerin katliamlarını sakın unutmayın. Rusların bu katliamlara çanak tutmalarını, destek olmalarını da sakın unutmayın.
Ateş düştüğü yeri yakar! bunu da sakın unutmayın.
Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur, olmaz! Bunu da sakın unutmayın.
Daha çok yazacağım. İrade Hanım sağ oldukça, ben sağ oldukça, Allah kalem ve yürek gücü verdikçe, Ermenilerin tarihimizdeki karartmaya çalıştıkları o lanetli sayfalarını hep açacağız.
Sürekli yazacağız. Bu bizim Türklük, İslam, Kulluk ve insanlık borcumuzudur.