Gaflet İçinde Olanlara Sesleniyorum !

GÜNEŞ DOĞARKEN
Salih Mehmet Ersoy

Bu gün Rum tarafında hazırlanan plan gereği bazı gafilleri elde etmek için harcanan paranın haddi hesabı olmadığı gün gibi aşikardır.
Kıbrıs’ta Rum toplumunun hakim olacağı bir idarenin tesis edilmesi için Hristofyas’ın seçilmesi ve bu adamın barış meleği olarak halkımıza lanse edilmesi, kelimenin tam anlamıyla ahlaksızlığın daniskasından başka bir şey değildir.
Peki Dimitris Hrtistofyas kimdir.?
Bilmeyen vatandaşlarımız için bildiklerimizi yazmak ve onları uyarmak bizim için en büyük görev olduğunun bilincinde olduğumuz içindir ki Dimitris Hristofyas ve partisi AKEL’in seceresini halkımızın bilgisine getirmeyi uygun görüyoruz.
AKEL Komonist Partisi, Kıbrıs’ta ilk kez ENOSİS ülküsünü Rum toplumuna hedef gösteren tek partidir.
1948 yılında Magosa Belediye Başkanı Adamos Adamandos, Belediye Meclis üyelerinin bulunduğu bir toplantıda ENOSİS gündeme geldiği zaman şunları ifade etmişti.
“Ben ENOSİS uğruna serçe parmağımı bile feda etmem” demişti
Ancak toplantı sonrası Belediye Başkanının bu sözleri Lefkoşa’ya AKEL Partisine intikal ettiği zaman, AKEL Partisi Merkez Yönetim Kurulu toplantı yapıp Magosa Belediye Başkanı Adamos Adamandos’u Partiden ihraç kararı almıştı. Çünkü ENOSİS ülküsünün babası hiç şüphesiz AKEL Komonist Partisi idi.
Dimitris Hristofyas bu güne kadar 1 Nisan 1955 tarihinde ENOSİS için tethiş faaliyetlerine başlayan EOKA’yı tek bir cümle ile eleştirdiği söz konusu değildir. Hatta Makarios Şeyşel adalarından sürgünden döndüğü 1957 yılında İngiltere’ye vermiş olduğu sözü tutarak EOKA ENOSİS için tethiş olaylarını durdurmuş ve ENOSİS’in politik mücadele ile kazanılacağını söyleyerek Rum parti başkanlarına politikasını kabul ettirmişti. İşte AKEL Makarios’un bu politikasına 1957 yılından itibaren destek veren partilerden biridir.
Hiç şüphesiz bu politika SSCB tarafından da benimsenmiş olacak ki, AKEL Partisine bu hususta yeşil ışık yakılmıştı.
Sonra bilindiği gibi Kıbrıs Cumhuriyeti kurulmuş ancak Rum toplumuna ve özellikle Makarios’a göre hedef ENOSİS olduğu için Cumhuriyetin yıkılması planı hazırlanmıştı. Bu planın bilindiği gibi adı AKRİTAS PLANI idi.
Kıbrıs Türk halkı ortak olduğu Cumhuriyetten tamamen dışlanırken ve devletin nimetlerinden yoksun kalırken ne sözde barış yanlısı AKEL ve ne de hiçbir Rum partisi böyle bir plana karşı çıkmamıştı.
Sonra Kıbrıs Türk halkını Yunan Sömürge idaresi altına sokacak kararın 1966 yılında Rum Temsilciler Meclisinde oybirliği ile alınması ve ENOSİS’ten asla sapma olmayacağı hususunda karar alınmasında ortak olan AKEL Komonist Partisi ne hikmetse Kıbrıs’ta barışın böyle bir kararla elde edilemiyeceğini idrak edememişti.
Bu gün hala Dimitris Hristofyas EOKA B ve Yunan Cuntasını yerden yere vururken, EOKA’ya toz kondurmamasının altında yatan gerçek, AKEL’in 1 Nisan 1955 tarihinde tethiş faaliyetine başlayan EOKA’ya tam destek vermesi ve Makarios’un aldığı kararlara tümüyle katılmasındandır. Hristofyas EOKA’ya toz konduramaz nedeni ise AKEL’in parti olarak el altından bu tethiş örgütüne tam destek vermesiydi. Birçok AKEL üyesinin bizzat EOKA’nın tethiş olaylarına katıldıklarını belgeleyen deliler elimizde. Bunları kim isterse paylaşmaya hazırız.
Bu gün barış meleği olarak ortalıkta arzıendam eden Dimitirs Hristofyas’a kim aldanırsa aldansın, bilinmelidir ki politik mücadele ile ENOSİS’in sağlanmasında katkıları olacaktır.
Böyle bir zilleti hazmetmeye hazır olanlar varsa, bilsinler ki Kıbrıs Türk halkının geleceğini Yunan Sömürgeciliğinin tuzağına sokacaklar ve ebediyen bu güzel Türk yurdunu Yunan emeperyalizminin kucağına atacaklardır.
Onlara seslenmek ve tuttukları yoldan dönmelerini sağlamayı bir vatandaşlık görevi olarak gördüğüm için bilgi dağarcığımda olanları hem davaya gönül verenlerle ve hem davayı yokuşa sürenlerle paylaşmayı uygun gördüm.
Yazdıklarımı, isteyen kim olursa olsun elimdeki belgelerle paylaşmaya hazırım.
Bu böyle biline.

Söz ola kese savaşı söz ola kese başı. Değindiğiniz konular gerçekten çok önemli. Malesef Kıbrıs Türkü ve Türk kamuoyu bir kardeşlik türküsü tutturmuş gidiyor. Ama karşımızdaki tarihi düşmanımız grekler kendileriyle aynı ideolojiyi paylaşsalar da Türk oldukları için ilk onlardan başlarlar. Yabancıların telkinleriyle ve nasihatlarıyla bir ülke asla refaha ulaşamaz. Kıbrıs Türk yurdudur, dünya Türk olsun. Saygılar

Yazınızı okudum. Sizi tebrik ederim. Zaten aynı görüşte olduğum için bu sayfaları izliyorum. Sadece bir farkla , Bizler Tüm dünyanın Türk olması değil , Tüm dünyanın kendi sınırları içinde , tüm zenginlikleri ile kendi milliyetini koruyarak varolması , yaşamını huzur ve refah içinde devam ettirmesi koşuluyla, en akılcı yol da " Yurtta Sulh , Dünyada sulh " , bu vererek de olmaz , alarak da olmaz bu akılla olur, vicdanla olur , Hukukla olur.
Bugün Türkiye üzerinden Kıbrısta , Kıbrıs üzerinden Türkiyede , maalesef kendi oylarımızla iktidara taşıdığımız yapılanmalarla "Dünyaya entegre oluyoruz" akılsızlığı ile değil.
Önce ne olduğunu , ne istediğini bileceksin , dürüstçe toplumuna anlatacaksın , oy birliği ile onaylanıyorsa yapacaksın! İktidara getirilişinin arkasına sığınarak Dünya Güçlerinin emellerine alaet olmayacaksın.
Olursan !!!!!!!!
Halk gücü ortaya çıkar ve kendi doğrularını sana dikte ettirir , taki son ferdinin isteğinin kabulüne kadar.
Zaman bu zamandır.
Gaflet iktidar kadar , muhalefette de yaygınlaşmıştır.
Bu da itiraz nidaları değil fiilleri ile oluşur.
Gün bu gündür !

Görev toplumun tümündedir ! Son pişmanlık Fayda vermez değil , Felake ve sefalet getirecektir.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

Saygılarımla ,

Ertan Tunaboylu
Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı

Bilgilendirme için teşekkürler
İnşallah Kıbrıslı soydaşlarımızda konuya vakıftırlar..

--------------------------------------


Irkına, Vatanına, Tarihine ihanet etmiş "efrad ve akvamın" hiç birisini unutma! unutma ve affetme!.

Sayın Salih Mehmet Ersoy Bey

Yazılarınızı ilgiyle takip ediyorum.Sizinle KIBRIS DAVASI konusunda aynı görüşleri paylaşıyorum.Konu üzerindeki duyarlılığınız için size teşekkür ediyorum.Benim bir TÜRK olarak ve bir tarih öğretmeni olarak söylemek istediğim zaman zaman da yorumlarımda dile getirdiğim düşüncelerim var...Konu aynı olduğu için tekrar dile getirmek istiyorum.

19.yüzyılda dünyanın en büyük sömürge imparatorluğunu kuran İngiltere,Osmanlı devletine karşı devam ettirdiği geleneksel ''zayıf bir Osmanlının toprak bütünlüğünün korunması politikasını;'' Almanya ve İtalya'nın siyasi birliklerini kurup Avrupadaki siyasi dengeleri bozmaları ve Osmanlıya yönelik yeni siyasi, ekonomik,kültürel politikalar izlemeleri üzerine 1878 tarihinden itibaren değiştirmiştir.Artık toprak bütünlüğünü korumak yerine kendisi için hayati önem arzeden Osmanlı topraklarını ele geçirmek ve oralara yerleşmek istemiş ve 1877 1878 Osmanlı Rus harbi sonrası Berlinde toplanacak konferansa giderken KIBRIS Adasını da adeta şantajla istemiş ve Berlin Konferansında Osmanlı lehine çalışmak, Rusya'nın bize saldırması durumnda askeri yardımda bulunabilmek karşılığında toprak bize ait kalmak koşuluyla buraya yerleşmiştir.Gerçekte koruduğu kendi çıkarlarıydı.Rusya'nın güneye inmesi Hindistan yolunu tehdit etmesi çıkarlarına aykırıydı.1878 de Kıbrıs'a yerleşen İngiltere hala oradadır.1882 de de Mısır'a yerleşmiş ve hem SÜVEYŞ KANALI nı hem de DOĞU AKDENİZ bölgesini konrol altına alabilmiş dünyadaki değişmekte olan siyasi ve ekonomik dengeleri kendi lehine çevirmesini bilmiştir.İngilizler tüccar kavim olarak bilinirler ve çok da ırkçıdırlar.Dünyadaki kırbaçlı medeniyetin sahipleridirler.Üstün beyaz adam efsanesi oluşturmaya çalışmışlar ve ele geçirdikleri ülkelerde açtıkları okullarda ANGIL-SAKSON KÜLTÜRÜ ile devşirmeler yetiştirmişlerdir.(ABD de bir ANGIL-SAKSON ürünüdür)1856 Islahat Fermanını bize kabul ettiren Avrupa birliği devletleri ülkemizde mantar biter gibi binlerce misyoner okulları açmışlardır.(Vergilerini ödemek koşuluyla yabancı devletler ülkemizde istedikleri yerden toprak, mülk alabilecekler, şirket okul, hastane,banka açabileceklerdi) Açan devletlerin genellikle, kiliselerine bağlı olarak açılan bu okullar içinde ABD, İngiltere,Fransa,Almanya,Avusturya,İtalya,Rusya ve hatta İran bile vardır.Bu devletler herhalde Osmanl vatandaşlarını, gençlerini aydınlatma amacı taşımamaktaydılar...İşte bu misyoner okulları, ajan okulları,yabancı okulların zararı silahlı güçlerden daha fazla olmuştur.Buralarda görev yapan rahip, rahibe, papaz ve misyoner öğretmenler beyinleri yıkamış, kendi devletlerine düşman, TÜRKLÜK ve İSLAMLIK düşüncelerinden habersiz bizim çocuklarımızdan ''MANKURTLAR'' yetiştirirken gayri müslim vatandaşlarımızın çocuklarını da TÜRK'e düşman çete elemanları haline getirmişlerdir.İşte KIBRIS'a yerleştikten sonra aynı şeyi orada da yapmıştır.Siz KIBRIS'ta yaşayanlar bilirsiniz çoğu TÜRK İngiliz pasaportu taşır ve kimliğini unutanlar da çok fazladır.TÜRKİYE'ye okumaya gelenler içinde TÜRKLÜK düşüncesinden çok uzakta olanları görmek beni hep şaşırtmıştır.Tabi ki yürekten bağlı olanlar hariçOnları tenzih ederim.Ama eğri oturup doğru konuşalım.Baskı altında milliyetçilik duyguları gelişmesi gerekirken nasıl ve niçin duyarsızlaştılar? Bunda hem eğitimin hem de ailelerin hem de yöneticilerin hataları vardır.1974 ten beri Kuzeyde özgürlük var...Peki bu RUMLARA sevdalı berabe ryaşamak isteyen bu uğurda kendi devletlerinden, egemenliklerinden bile vazgeçecek kadar ruhsuz milli onurdan yoksun gençler yetişirken bu yönetimdekiler, milli olması gereken eğitimciler neredeydiler?Rum sevdalısı TALATAPULOS'a destek verenler gökten zembille inmedi...Bari bundan sonrasını kurtarmalıyız.Geçmişte yaşananları, yapılan katliamları, özgürlüğün ne anlama geldiğini açık bir şekilde anlatmalıyız.

ENOSİS bir ülküdür Yunanistan için...1829 dan beri hep bizden toprak alarak kurulmuş ve genişlemişlerdir.ENOSİS e giden yolları engellemek için ise devletine,bayrağına, egemenliğine sahip çıkacak TÜRK gibi TÜRK gençler lazımdır.Aksi halde KIBRIS için gelecek çok karanlık olacaktır.GİRİT adasının nasıl elden çıktığını, EGe Adalarının, 12 adanın ASIL ELDEN GİTTİĞİNİ unutmayalım.TÜRKİYE Yunanistandaki adalr yüzünden çevrili durumdadır.Bizim dışa açılan tek kapımız KIBRIS adasıdır.Açık söyleyeyim; KIBRIS TÜRKİYENİN GÜVENLİĞİ İÇİN ŞARTTIR.ELİMİZDE KALMALIDIR.Oradaki TÜRKLER konusu ise 2. plandadır...Zira en nihayetinde alırsınız 200 bin TÜRK ü HARRAN Ovasına yerleştirirsiniz.Sorun değil...Ama KIBRIS gitti mi sizin savunmanız TOROSLARDAN başlar.SAVUNMA HATTINIZI zorlaştırısınız ve Doğu AKdenizde etkinliğiniz sıfrlanır.Ben öğrencilerime bunları anlatırken haritaya baktırıyorum ve soruyorum ''KIBRIS BİZİM İÇİN NEDENGEREKLİDİR? 12 MİL NEDEN KABUL EDİLEMEZ?BAKIN VE YORUM YAPIN'' İşte haritaya bakan öğrencilerim o kadar güzel yorumlar yapıyorlar ki nerdeyse coşkularından KIBRIS'a koşacaklar...Ben de bir misyoner gibi bu davayı öğrencilerime öğreterek görev yaptım ve hala da öğretiyorum...HERKES ÜZERİNE DÜŞENİ YAPSIN BEYLER VE HANIMLAR! Vatan toprağı, özgürlük elden gittikten sonra ağıt yakmak kimseye yakışmaz..HELE ERKEKLERE ASLA...BOZKURTÇA SAVUNACAK MİSYONER GİBİ ÇALIŞACAKSIN ARKADAŞ.Egemenlik elden gittikten sonra son GIRNATA DEVLETİ HÜKÜMDARINA ANNESİNİN DEDİĞİ GİBİ'' AĞLA OĞUL AĞLA... DEVLETİNİ, ERKEK GİBİ SAVUNMAYI BAŞARAMAYAN TESLİM EDEN KORKALARA,ŞİMDİ KADINLAR GİBİ AĞLAMAK YARAŞIR...''(ENDÜLÜS'teki son islam devleti olup, savaşmadan ülke İspanyolara inanılıp teslim edilmiş ama anlaşmaya uyulmayıp halkının katledildiğini, tecavüze uğradığı sarayından gözleyen ve pişmanlık duyup ağlayan hükümdar)

Ben derim ki önce çocukları gençleri eğitin...Eğlence merkezlerine yatırım yapanlar bu geleceğe yatırım yapsınlar önce...Devlet elden gidince anlaşılır önemi..Ama iş işten geçer...NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE!

ENOSİSE HAYIR!

KIBRISIM
SANA BAKTIM KIBRISIM
KEMALLERİMİ GÖRDÜM
UZUN BİR FERYAT İLE PAROLAMI SÖYLEDİM

BU VAKAR YETER BİZE
CANIMIZ KIBRIS OLSUN
EY VATAN SENİN İÇİN
KANIMIZ KIBRIS OLSUN!
ALİ ÖZTÜRK(BABAM)

Tek duam Türklüğünü unutan gözlerini EURO kör etmiş bazı eğitimcilerimiz de sizin gibi duyarlı olur.

Bir öğretmen olarak Kıbrıs hakkında öğrencilerinize verdiğiniz bilgiler, Tüklüğün Akdeniz'de hüküm sürmesini ve bu bölgede tek güç olmasını salayacak altın değerinde öğütlerdir. Yazdıklarınızı okurken duygulanmadığıı söyleyemem. İçimden " İşte aradığım öğretmen, işte geleceğin Türk insanını milli duygularla hamur gibi yoğurup şkillendiren öğretmen" dedim.
YAZDIKLARINIZDAN HEM BİLGİLENDİM VE HEM DE ÇOK AMA ÇOK GURUR DUYDUM.
Size yavruvatan Kıbrıs'tan gönül dolusu selam ve sevgiler. Lütfen gözünüz arakada kalmasın, çünkü yüce Tür Milleti adına verdiğimiz TMT yeminine hayatımızın sonuna kadar sadık kalacağız. Bu güzel yavruvatan "Ya bütünüyle Türk'ün yeniden vatanı olur, ya da Kıbrıs'a göz dikenlerin gözünü oyarız.
Müsterih ol saygıdeğer öğretmenim.
Selam ve saygılaırm size ve kıymetli öğrencilerinize.
Salih Mehmet Ersoy
Gazeteci-yazar
KKTC/www.volkagazetesi.net

Salih Mehmet Ersoy' Alıntı:

Bir öğretmen olarak Kıbrıs hakkında öğrencilerinize verdiğiniz bilgiler, Tüklüğün Akdeniz'de hüküm sürmesini ve bu bölgede tek güç olmasını salayacak altın değerinde öğütlerdir. Yazdıklarınızı okurken duygulanmadığıı söyleyemem. İçimden " İşte aradığım öğretmen, işte geleceğin Türk insanını milli duygularla hamur gibi yoğurup şkillendiren öğretmen" dedim.
YAZDIKLARINIZDAN HEM BİLGİLENDİM VE HEM DE ÇOK AMA ÇOK GURUR DUYDUM.
Size yavruvatan Kıbrıs'tan gönül dolusu selam ve sevgiler. Lütfen gözünüz arakada kalmasın, çünkü yüce Tür Milleti adına verdiğimiz TMT yeminine hayatımızın sonuna kadar sadık kalacağız. Bu güzel yavruvatan "Ya bütünüyle Türk'ün yeniden vatanı olur, ya da Kıbrıs'a göz dikenlerin gözünü oyarız.
Müsterih ol saygıdeğer öğretmenim.
Selam ve saygılaırm size ve kıymetli öğrencilerinize.
Salih Mehmet Ersoy
Gazeteci-yazar
KKTC/www.volkagazetesi.net

Genişletmek için tıkla ...

Sayın Salih Mehmet Ersoy Bey
Şahsımla ilgili yazdığınız güzel sözleriniz için, size çok teşekkür ediyorum.Sizin gibi KIBRIS için ''Ya bütünüyle TÜRK'ün yeniden vatanı olur, ya da Kıbrıs'a göz dikenlerin gözünü oyarız'' diye mücadeleyi onurluca sürdürenlere selam olsun.TMT yeminine yürekten bağlı olan TÜRKLERE, şükranlarımı sunuyorum.Sizler orada, bizler de burada, hayatlarımızın sonuna kadar, yılmadan ülkümüze doğru savaşımıza devam edeceğiz.Sizin gibi TÜRKLERE ve kahraman TÜRK ORDUSUNA güvenimiz sonsuz...

NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE!

ALLAH, TÜRK MİLLETİNİ VE TÜRK DEVLETLERİNİ KORUSUN!

YAŞASIN, KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİNİN BAĞIMSIZ KALMA MÜCADELESİ!