Gerilla Savaşı

Gök Yeleli Bozkurt

New member
Katılım
29 Nis 2008
Mesajlar
1,947
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bozkurtlardan Birine Sorun
Gerilla Savaşı; eski ve modern savaş sanatında ele alınan , hareketli ve mevzi savaşlarının vazgeçilmez unsurudur. Geçmişte Amerikalıların bağımsızlık mücadelesinde İngilizlere karşı, ; İspanyolların Napoleon’ a karşı ve Fransızların Prusya İşgaline karşı verdikleri savaşların çoğu gerilla mücadelesi çerçevesindedir. Bu halklar birleşik saf düzeni kurmaktansa , kendi karargahlarını yanlarına alıp, dağınık avcı düzenini seçmişlerdir. Ani baskın ve düzensiz askeri biçimleriyle düşmanlarını şaşırtmışlar ve mücadelelerinin sonunda galip gelmişlerdir. Gerilla mücadelesinin, tarihte önemli yer edinmiş olaylar daki önemini belirttikten sonra bu makale de gerilla savaşının günümüzde ne anlam ifade ettiğini , modern savaş sanatındaki yerini ve günümüzden örneklerle gerilla ve gerilla savaşı tanıtılacaktır.


1. Gerilla kimdir?

Gerilla, karşısındaki düzenli orduyu yenmek için dizayn edilmiş, ülküsü doğrultusunda hareket eden, hayalet savaşçıdır. Bu savaşçı, bir ordu mensubu veya doğru yada yanlış bir hak arayışı içine girmiş bir insandır. Gerilla tarihinin en önemli savaşçıların Che ise şöyle tanımlamaktadır: “... gerillacı; mükemmel bir özgürlük savaşçısı, halkın seçtiği, kurtuluş savaşında halkın savaşçı öncüsüdür.” Bir gerillayı anlatmak veya tanımak gerekirse şunları belirtmek yanlış olmaz:


Gerillalar uzun süreli savaşların öncelikli gerçeğidir ve asla göz ardı edilemez.


Bir bayrağı veya bir flaması yoktur ama karşısındaki düşmanın mutlaka vardır. Bu nedenle de çatışmanın sonucunda kaybetse de ülküsü saygısından bir şey kaybetmez ama düşmanın kaybedeceği saygı bayrağının tekrar dalgalanmamasına sebep olur.


Gerillanın amacı karşısındaki düşmanın otoritesini zayıflatmaktır.


Bir gerilla ne kadar hayatta kalırsa, karşısındaki düşmanın otoritesi her geçen gün zayıflar. Çünkü asıl amaç karşısındaki yıpratmaktır. Karşısındaki düşmanın mutlaka hizmet ettiği, güç bulduğu bir yer vardır. Gerillanın amacı o yeri tespit edip, onun sabrını denemek ve hayatta kalarak o sabrı tüketmektir. Böylece düşmanı yalnız bırakarak geri çekilmesini veya ödün vermesini sağlamaktır.



Gerilla nihai darbeyi yapmaz, gerilla bu darbeye olanak hazırlar.

Gerillalar bir asla savunmaz. Çünkü gerilla bulunduğu yerde asla uzun süre beklememelidir.


Gerilla her zaman hareket halindedir. Bu yer değiştirmelerle hem belli bir hedef olmaktan uzaklaşır hem de bu sayede hareket alanını genişletir.


Gerillanın genellikle yapması gerekenler pusu, düşmanın yerini belirleme, ani baskınlar, stratejik yerleri imha etmek, saklanmak ve bulunduğu coğrafyaya uyum sağmaktır. Buradan da anlaşılacağı gibi gerillada temel olan şey, olabildiğince güçlü olmak, hızlı, gizli ve seri hareket etmek, düşmanı gafil avlamak ve pasif savunmadan kaçınmaktır.



Gerillanın yöntemi vur-kaç tır. Bu yüzden coğrafyayı iyi kullanmak gerekir. Gerektiğinde dağları perde olarak gerektiğinde ormanı örtü olarak kullanmalıdır. Bu sayede ani baskınlardan sonra kolayca gözden kaybolur.


Bir gerilla asla maceraperest, savunmada tutucu ve yer değiştirmede kaçaklık eğilimlerine kapılmamalıdır. Eğer böyle bir durum olursa kolay hedef olmanın önüne set çekemez.


Gerillalar, düşman ilerlediğinde geri çekilmeli, düşman konakladığında onu taciz etmeli ve yorulduğunda da saldırmalıdır. Çünkü bir gerilla düşman karşısında savunma yapmamalıdır, bir gerilla hızlı hareket edebilir ve yükü hafif olduğundan karşısındaki ordudan daha dinamik olur. Bu yüzden bir zaman sonra yorulacak olan ordu konakladığında ani baskınlarla bu konaklamayı kabusa çevirip dinlenmelerini engellemeleri gerekir. Böylece savaşın ilerleyen dönemlerinde yorgun düşecek düşman askerlerine saldırıp onları imha etmek daha kolay olacaktır.


Gerilla kendine lazım olan mühimmatı kendilerinin oluşturacakları karargahlara bırakmamalıdır hatta bu şekilde oluşacak karargahlar oluşturmamalıdır. Çünkü bu gerillanın oraya geri dönmesine yol açacaktır. Bu da gerillanın dinamizmini ve esnekliğini engelleyecektir. Ayrıca bu karargahların düşman tarafından bulunması, daha sonra gerillaların buraya dönecek olması onları açık hedef haline getirecektir. Kısaca avcı, av olacaktır. Bu yüzden gerilla mühimmatını yanında taşımalıdır. Öncelikli mühimmatları almalı daha sonra geri kalanları baskınlardan elde etmelidir. Mao’ da bu görüş hakkında aynı düşünceyi paylaşmaktadır “ Silah, savaşta önemli bir unsurdur ama tayin edici bir unsur değildir; tayin edici olan eşyalar değil, insanlardır.”


Gerilla gittiği bölgelerde halkla iyi ilişkiler kurmalıdır. Çünkü halk desteği olmadan girişilecek bir gerilla mücadelesi fiyaskoyla sonuçlanır.


“Gerilla kuvveti gizlidir. Gizlilik içinde doğar ve gelişir. Savaşçılar takma ad kullanır. Başlangıçta gözden ırak durular, ancak şeflerinin belirleyeceği yer ve zamanda ortaya çıkarlar.”


Bir gerilla her zaman uyanık olmalı, her zaman yer değiştirmeli ve daima güvensiz olmalıdır. İşte bu üç özelliğin yerine getirilmesi, gerillayı her zaman dinamik ve tehlikelere karşı tedbirli tutacaktır.

Gerillalar esnek olmalıdır yani dağılma, toplanma ve yer değişikliğini esnek bir şekilde kullanmalıdır.


Bir gerilla kendisinin komutanıdır. Eğer bir grup olarak örgütlenmişlerse merkeziyetçi bir yapı seçilmemelidir. Çünkü baskınlardan sonra grup dağıldığında, kaçarken bir yere bağlı kalmamalıdır. Aksi takdirde gerillanın hareketi kısıtlanır ve bu kayıplara yol açabilir. O yüzden deneyimlerden yararlanılmalı. Kalabalık gruplarda- ki asıl kaçınılması gereken husus budur. Çünkü ne kadar kalabalık olunursa o kadar açığa çıkmaları yada bulunmaları kolay olur- ise eğer bir lider seçilecekse bu sadece baskına kadar olmalıdır baskın sonrası dağılan gruptan kalanlar yeni oluşuma gitmeleri gerekmektedir ve burada lider seçilirken en deneyimli seçilmelidir.


Gerillanın her zaman morali yüksek olmalıdır aksi takdir de dikkati toplayamaz ve çatışma esnasında kolay hedef olur. Bu gibi durumlarda gerillalar birbirine destek olmalı ve kötü psikolojiden uzaklaşmalıdırlar.


Gerilla konaklama anında eğer dışarıda uyuyacaksa soğuğu göze almalı ve ateş yakmamalıdır. Ve açık yerlerde değil dağınık kuytu yerlerde yatmalıdır. Aksi takdir de düşmanın uyku sırasında saldırması ciddi kayıplara yol açabilir. Ayrıca en kötü olasılık hesaba katılmalı, tamamen giyinik olunmalı ayakkabılar çıkartılamamalı- bir gerilla için en önemli eşyalardan biri bottur aksi takdir de doğa şartlarında hızlı ilerleyemez ve hedef olur- ve silah el uzatılınca bulunacak bir yere konmalıdır. Ayrıca yatmadan önce ani saldırılara karşı kaçılacak yönü saptamak gerekir.


Gerilla doğa şartlarına karşı dayanıklı olmalıdır. Çünkü gerillayı koruyan doğadır ve doğadan korunması gerekende gerilladır. Gerilla savaşının hala sürdüğü Kolombiya da faaliyet gösteren FARC’ın bir savaşçısı olan Jacobo Arenas doğadaki zorluluğu şöyle anlatıyor: “ Yol yoktur. Patikalar durmadan pratikte geçilmez olan yerleri aşar gider. Yağmur yağdığında, patikalar hayvanlarla insanların gelişi için tehlikeli bir çamur yığını halini alır. Saatlerce yürürken hiçbir barınağa rastlanmaz. Buz gibi rüzgar ve sürekli soğuk vücudu uyuşturur, gücü tüketir.”



2. Gerilla Savaşı nedir


Gerilla savaşını Emel Yıldız şöyle tanımlamaktadır “ Tarihte gerilla savaşı, küçük, zayıf ve güçsüz olanın daha büyük ve kuvvetli olana karşı giriştiği savaş tarzı olarak ortaya çıkmıştır.” Yani modern teçhizatlı, sayıca üstün ve eğitimli bir orduya karşı , düşük ateş güçlü silah ve sayıca az olan teçhizatlarla, az sayıda olan ve savaş için yeterli eğitimi almayan ların giriştiği savaş biçimidir. Mao’ ya göre ise “ Silahlı düşmanı yenilgiye uğratmak ve kendi üslerini inşa etmek için geri kalmış, geniş ve yarı sömürge ülkede, uzun bir dönem için, halkın silahlı güçlerinin yürütebileceği zorunlu ve dolayısıyla en iyi mücadele biçimidir.” Buradan da anlaşılacağı gibi Mao bu mücadele biçimini uzun süreli savaşların vazgeçilmez taktiği olarak tanımlamıştır. Genel olarak tanımlanacak olursa, gerilla savaşı coğrafyanın el verdiği koşullar çerçevesinde şekillenerek güçsüzün yani silahın, paranın, teçhizatın ve sayıca az olanın ondan kat kat güçlü olana karşı verdiği mücadele biçimidir. Bu savaş biçimini daha iyi tanımak ve önemini daha iyi anlamak gerekirse ve başarıya ulaşan gerilla mücadelelerinden Çin, Küba, Cezayir ve Vietnam örneklerini incelemek gerekir.


Eğer bu örneklerden biri incelenecekse, bu Çin olmalıdır. Çünkü Çin’in kendine has savaşma biçimi vardır. Ve esas olarak bakıldığında 28 yıllık bir savaşta savaşın rengini belli eden gerilla mücadelesidir. Çünkü Çin’in savaş biçimi incelendiğinde, hareketli ve mevzi savaşının özelliklerine bakıldığında gerilla mücadelesiyle bağdaştırılmış ve gerçek bir halk silahlanmasının temeli olarak gerilla mücadelesi görülmüştür. Mao bu uzun savaşta gerilla mücadelesinin önemini şöyle vurgulamaktadır “ Savaşın uzun süreli niteliği ve buna bağlı olarak amansız bir savaş oluşu, gerilla savaşının birçok olağan üstü görev yüklenmesini zorunlu kılmıştır. Bu nedenle, üs bölgeleri, gerilla savaşının hareketli savaşa dönüşmesi vb. nedenler ortaya çıkmıştır. Bütün bu nedenlerden dolayı, Çin’in Japonya’ya karşı gerilla savaşı, taktik sınırlarını aşıp strateji kapsamına dayanmıştır ve strateji açısından incelemeyi gerektirmektedir. Özel bir dikkat göstermemiz gereken nokta, bu gibi hem geniş, hem de uzun süreli bir gerilla savaşının, bütün savaş tarihinde oldukça yeni bir şey olmasıdır.” Çin savaşında gerillanın amacı düşmanı yok etmek değil onu zayıflatmak, düzenini bozmak ve psikolojini yıpratarak zor durumda bırakmaktır. Gerek hareketli gerekse düzenli savaşta düşmanı arkadan ve kanatlardan yıpratarak, yorarak moralini bozmak onların cephede korkusuz ve endişesiz hareket etmesini önlemektedir. Uzun süreli savaşın savunma/denge/ saldırı aşamalarının tümünde gerilla savaşı her aşamada ve her aşamanın koşullarına göre kimi zaman esas, kimi zamansa tamamlayıcı bir savaş biçimi olarak stratejik düzeyde yer almıştır. Bunun sebebi de gerilla mücadelesinin tanımlarından da anlaşılacağı gibi Çin’in yeterli donanımdan ve güçlerinin de Japonya’dan zayıf olmasıdır. Gerçekten de savaşın bu özelliği uzun süren bir savaşta gerilla mücadelesi yetkin kılmıştır ve gerilla savaşları bundan dolayı uzun süreli savaşların öncelikli gerçeğidir. Mao bu durumu “Akıcı muharebe hatları, akıcı üs bölgeleri, hareketli ve gerilla savaşı üzerinden çabuk sonuçlu muharebe ve seferleri, uzun süreli savaş stratejisinin zorunlu koşulu sayma, iç değil, dış hatlarda savaş ve bu savaş tarzıyla insanın faal rolünden sonuna dek yararlanma. Taarruz ve bunda da imha savaşını esas alma” olarak açıklamıştır.


Gerilla mücadelesinin farklı zamanlarda farklı örnekler teşkil ettiğini ve bunun sebebinin de gerilla savaşının zamana, toplum yapısına ve arazi yapısına göre farklılık gösterdiğini belirttikten sonra Mao’ nun gerilla savaşındaki başarısını ve iki devletin yani iki bayrağı ve orduları olan iki devletin savaşında,gerillanın ne kadar belirleyici olduğunu açıklamak gerekir. Mao, savaşta psikolojinin ne kadar önemli olduğunu ve savaşın belirleyici faktörünün de toplumun direncine ve karşı tarafında sabrına bağlı olduğunu biliyordu. Bu faktörü de derinden etkileyecek olan gerillalardır. Halk bir savaşın kaynayan kazanıdır, onları örgütlemekte temel siyasettir. Halk cephe arkasında oluşan silahlı birliklere ne kadar fazla yardım eder ve bunları desteklerse savaş o kadar çabuk biter veya tam aksi olur. Çin’e bakıldığında halkın çoğu köylüdür ve yüz ölçümünün geniş ve kır olması gerilla mücadelesi için çok uygun koşullardır. Mao, Japonya karşısında güçlü bir ordu çıkartıp savaşı kısa sürede bitirmek istese de kendi aleyhine savaşın bitmeyeceğini biliyordu. Bu nedenle bütün ağırlığını iç hatlara vermeyip, askerlerinin bir kısmını cephe gerisine sarkıtıp oradaki gönüllüleri de alıp cephe gerisinde gerilla mücadelesini seçmiştir. Ani baskınlar, vurup kaçmalar, pusu, tuzak, sabotaj, yıpratma taktikleri Japon ordusunun düzenini bozmuş ve savaşın uzamasıyla bu ani baskınlar Japon askerlerinin çoğunun ölmesine ve çoğunun psikolojisinin bozulmasına yol açmıştır. Japonların cephe gerisindeki kayıpları cephe ilerisinde lojistik kaybına ve birliklerin bölünmesine yol açmıştır. Savaşın daha da ilerleyen zamanlarında artık Japon ordusu; flamaları olan askerlerle değil, ormanlık alandan gölge gibi çıkan gerillalarla savaşmaya başlamıştır. İşte bu Mao için düzenli orduyu güçlendirmesine fırsat vermiş ve savaşın sonunda nihai darbeyi yaparak Çin zaferini ilan etmiştir. Gerçektende Çin, kendini ateşleyen fitili gerilla savaşıyla bulmuş ve bu fitili sonuna kadar kullanmıştır.



Gerilla savaşı ilk olarak köylü (kır) hareketli bir mücadele biçimidir. tarihin ilerleyen zamanlarında bu köylü (kır) karakter, sanayinin gelişimi ve bunun devamı olan şehirleşme ile yerini şehir gerilla mücadelesine bırakmıştır. Tabi ki günümüzde hala kır karakterli gerilla mücadelesi olmaktadır. Fakat iletişimin ve kitlelerin merkezi şehirler olması, gerillaların buralarda daha çok faaliyet göstermesine neden olmuştur. Günümüzde ise dünyadaki bütün bilgi akışının internet üzerinden olması bence gerilla mücadelelerine yeni bir boyut getirmiştir. Bu mücadele biçimine ise ben “sanal gerilla mücadelesi” demekteyim.



3. Kaç tip Gerilla Savaşı vardır?


Gerilla mücadeleleri farlı zamanlarda farklı örnekler teşkil etmiştir. Bunun sebebi de gerilla savaşlarının zamana, mekana ve arazi yapısına göre farklılık göstermesidir.

Gerilla savaşı ilk olarak köylü (kır) hareketli bir mücadele biçimidir. tarihin ilerleyen zamanlarında bu köylü (kır) karakter, sanayinin gelişimi ve bunun devamı olan şehirleşme ile yerini şehir gerilla mücadelesine bırakmıştır. Tabi ki günümüzde hala kır karakterli gerilla mücadelesi olmaktadır. Fakat iletişimin ve kitlelerin merkezi şehirler olması, gerillaların buralarda daha çok faaliyet göstermesine neden olmuştur. Günümüzde ise dünyadaki bütün bilgi akışının internet üzerinden olması bence gerilla mücadelelerine yeni bir boyut getirmiştir. Bu mücadele biçimine ise ben “sanal gerilla mücadelesi” demekteyim.


Kır Gerilla Mücadelesi

Gerillaların bulunduğu coğrafyanın geniş olması, yapısının ormanlık ve dağlık olması, kentleşmenin az olması, toplumun köylü karakterli olması, kır gerilla mücadelesinin uygulanması için yeterli koşullardır. Bu mücadele biçimi özü itibariyle köylü savaşıdır. Buna en somut örnekler Çin, Küba, Kamboçya, Cezayir’dir.


Bu mücadele biçimin temel özelliği, gerillaların baskın yada yer değiştirme esnasında dağlık ya da ormanlık alanlarda kaybolmaktadır. Bu alanlar gerilla için hayat sağsıdır ve bu bölgelerden çok önemli bir neden olmadıkça çıkmak bir gerilla için ölmek demektir. Gerillalar hayatlarını bu alanlarda sağlarlar. Besin ve saklanmak için en iyi koşullar buralardadır. Ayrıca düşmanı bu bölgeye çekerek yok etmek daha kolaydır. Çünkü buralarda yaşamını sürdüren gerillalar düşmandan buraları daha iyi bilmektedir. Bu yüzdende gerillaların buralarda savaşması daha uygundur.


Bu tip, yani kır gerilla mücadelesinde en önemli şey halktır. Bu halkta genel de köylüdür. Çünkü gerillalar gerekli malzeme ve öneme sahip bilgileri köylülerden alır. Bu yüzden köylüleri arkasına alamayan bir mücadele fiyaskoyla sonuçlanır.


Şehir Gerilla Mücadelesi


Günümüzde en yaygın olan gerilla mücadele biçimidir. Şehir gerilla mücadelesi; “1916 da Pascalya ayaklanması Dublin’de, 1918 Alman Spartacist Devriminde, İspanya iç savaşında,” II. Dünya savaşı esnasında ve Soğuk Savaş döneminde Avrupa’da, şu anda Irak ve Kolombiya’da


Günümüzde hala devam eden bu mücadele biçimi metropolleşen dünyanın ve asimetrik savaşların bir ürünüdür. Çünkü düşmanın en çok bulunduğu noktalar şehirlerdir. Bu yüzden de ilk hedef buralar olmuştur. Bu hedeflere ulaşabilmek içinse şehir de mücadele etmesini öğrenmek gerekir. İşte bu noktada şehir gerillaları ortaya çıkmaktadır.


Kır gerillaları genellikle ücra, zor ulaşabilir mıntıkalarda saklanmak, veya düşmana vurulan bir darbeden sonra hemen kaybolarak kırsal ahalinin bir parçası olarak görünmek zorundadır. Her iki durumda da ikmali ancak halk tarafından sağlanabilir. Halkın bir bölümünün, koşulların bilincinde olaraktan yardımcı görevlere hazır olmaması ve bu tehlikeler arasında gerillanın kır ahalisi arasında kaybolması için daha ileri bir seviyede desteğe ihtiyacı vardır. Ama şehirlerde bu durum başkadır. Şehirlerde gerekli tüm ikmal maddeleri gerillaların tanınmazlıklarından sıyrılıp ortaya çıkmalarını gerektirmeyecek şekilde sunar. Ayrıca eylemlerinden sonra halkın yardımına ihtiyaç duymaksızın hazır konutlarda gözden kaybolabilir. Ayrıca gerillaların caddelerde gidiş gelişleri uygun önlemler sonucunda dikkat çekmeyecek biçimdedir. Gerillalar arasındaki iletişim ise metropollerde daha kolay kurulabilir ve sürdürülebilir. Diğer bir önemli avantaj ise operasyonlardır. Haberleşmenin daha kolay olması ve ulaşımın hızlı olması, aynı anda saldırı hedeflerine yoğunlaşılabilir. Buda daha etkili ve yıkıcı sonuçlara neden olur. Böylece düşman şaşkına daha kolay çevrilebilir ve gücünü bölmelerine neden olur. Bu da gerillalar için daha kolay lokma olmasına sebep olur. Yani “aynı anda her yerde bulunmak çabası hiçbir yerde güçlü olmamasına sebep olur. Az sayıda savaşçı, düşmanın büyük güçlerini bir yerde bağlayabilir.”


C. Sanal Gerilla Mücadelesi


Ünlü Savaş Sanatçısı C.V. Clausewitz’in söylediği gibi “savaş salt silahlarla kazanılacak bir şey değildir.” Geçmişte de böyleydi, günümüzde de böyledir. Tek fark, teknolojinin inanılmaz ölçüde ilerlemesi, değişiklik göstermesi ve bunun savaş sanatına yansımasıdır. Bunun yansıması olarak da insanlar arasındaki iletişimin kolaylaşmasıdır. İletişim günümüzde o kadar kolaylaşmış ve basitleşmiştir ki, devletler iletişim ağını kontrol edemez olmuştur. Bunun en büyük sebebinin de internet ağının herkese açık olmasıdır. Bu yüzden kontrolsüz bir ağ üzerinde isteyen kişi yapmak istediği şeyi rahat bir biçimde yapabilir. Buna devletlerde dahil. Yalan söyleyebilir, para çalabilir, istediği kitleye istediği görüşü basit bir şekilde yayabilir, insanlar arasındaki ağ bağlantısı bozabilir ve zararlara yol açabilir kısaca normal yaşantısında yapamadığı her şeyi sanal hayatında gerçekleştirebilir. Bunları belirtikten bizi asıl ilgilendiren düşmana (halkın bir devlete karşı veya bir devletin bir devlete karşı) karşı nasıl kullanılacağıdır:


Günümüzde artık insanlar bakkala gidip gazete almaktansa, yatak odalarındaki bilgisayarlardan haberlere ulaşmaktadırlar. İşte bu noktada sanal gerilla insanların sık girdiği haber portallarını hacleyerek kendi haber ve duyurularını yerleştirmeli ve düşmana karşı kamuoyu oluşturmalıdır. Böylece gerilla sesini daha rahat bir şekilde duyurarak düşmanın otoritesini ve ona verilen desteği zayıflatabilir.


İnternet üzerinden savaştığı düşmanın, temsil ettiği halka karşı internet üzerinden baskı kurmak, ve burada insanları örgütleyerek kendi devletleri üzerine kışkırtmak, böylece devletin saldırılarını azaltmak ve bunu görür görmezde düşman üzerindeki baskın ve pusuları artırarak düşmanın geri adım atmasını sağlamak.


Sanal Gerilla, internet üzerinden banka ve bunun gibi para kaynağı olan kurumların hesaplarına girerek, kendine gereken maddi desteği bulmalı ve kendi içinde teknolojisini geliştirerek bunu düşmana karşı kullanmalıdır.


Sanal gerilla, e-devlet oluşumun içine akarak buraları ele geçirmeli ve sistemleri yavaşlatarak düşmanı kendi içinde bozguna uğratmalıdır. Kendi halkını bunlardan koruyamayan bir devletin doğal olarak otoritesi zayıflatılmış olacaktır.

Devletin gerek askeri gerekse istihbarat bilgileri internet üzerinde dolaşmaktadır. Sanal gerilla mücadelesinde en önemli husus budur. Burada sanal gerilla, bu bilgileri bulmak ve bulduktan sonra kırmakla görevlidir. Böylece ele geçirilen bilgiler savaş esnasında kullanılarak, kalıcı zaferlere sebep olacaktır.


Sanal gerilla, ileri düzeyde bir mücadele biçimi benimseyip, düşmanın yüksek teknoloji ürünlerine ağ üzerinden girmeyi başarmalı ve bunu da mücadele için kullanmalıdır.

Sanal gerilla, sanal dünya da düşmanı temsil eden siteleri bulmalı ve bunları çökertmelidir. Böylece düşmanın kendi halkına ve diğer halklara giden yolu kesilmiş olur.


Bunlar gibi birçok görev verilebilir. Ama asıl olan bir şey varsa yüksek seviyede mücadele sadece sanal gerilla mücadele biçiminde olacağıdır. Bir gerillanın ve gerilla mücadelesinin hayati öneme sahip halk, saklanma,saldırılar ve mühimmat gibi konularda sana gerillanın başarı oranı çok yüksek olacaktır. Çünkü bu mücadele biçiminde halkın savaş üzerindeki etkisi azaltılmış olur böylece gerillanın kendi halkından gelecek zararlar en aza indirilir. Bu şekilde düşman gerillaların halkından istediğini alamaz ve savaşta yalnız başına kalır. Diğer gerillalar baskınlardan sonra dağ, ormanlık alanlarda veya şehrin içinde kaybolması gerekir. Bunların başarı riski sanal gerillalara oranlı çok düşüktür. Çünkü sanal ortam zaten gerillayı gizlemektedir. Ayrıca taşınabilir diz üstü bilgisayarlar bu işi çok kolaylaştırmaktadır. Ülkenin herhangi bir yerinden yapılan bir hack (baskın) sonrası sadece ekranı kapatıp bir minibüse binmek yeterlidir. Ayrıca bir gerçek vardır ki, sanal alem bir gerillayı dağlardan ormanlık alanlardan veya stüdyo evlerden daha iyi korumaktadır. Bu sayede ne bir bombardıman riskinden, ne de bir gece baskınından korkmaya gerek kalmaz, hatta bunlar gerçekleşmez. Bu sayede gerilla hayatta kalır ve hep dediğim gibi bir gerillanın yaşaması devletin otoritesinin daha da zayıflamasına neden olur. Saldırı bakımından karşılaştırıldığında, sanal gerillanın saldırı yoğunluğu hiç değişmez aksine devamlı olarak artar. Çünkü sanal gerilla bilgisayar karşısında yorulması normal bir insanın bilgisayar oyunu sonundaki yorulması gibidir. Gerilla bu oyuna devam ettikçe deneyimleri artacak ve ulaşmak istediği hedefe daha basit ve daha ustaca ulaşacaktır. Mühimmat konusuna değinilecek olursa, sadece bir laptop ve bir kaç program cd si yeterlidir. Diğer gerilla türlerinde ise ağır silahlar ve uzun yolculuklar için gerekli araçlar bir gerilla için taşınması güç olan şeylerdir. Yarıca bu yüklerle saldırı yada kendilerine yapılan baskın sırasında onlara zor anlar yaşatacaklardır. Sanal gerilla da ise Bir işletmecinin diz üstü bilgisayarıyla işe gitmesi gibi o da hacklemeye gidecektir. Ayrıca ona yapılan bir baskın sırasında bilgisayarı geride bırakıp kaçabilir. Nasıl olsa bilgisayar, kolay bulunan kolay alınan bir araçtır, bu yüzden de hayatını riske etmesi gerekmez.


Sanal gerillalar günümüzde belki yoktur, ama gelecek için mutlaka olması gereken bir kavramdır. Devletler ya da halklar sanal gerillalar yetiştirmelidir. Çünkü gelecekte savaşların boyutu değişecektir. Amerika’nın geçenlerde açıkladığı ve dünya kamuoyuna tanıttığı robot askerleri bunun göstergesidir. Bu yüzden de sanal gerillalara diğer gerillalardan daha fazla ihtiyaç duyulacaktır. Çünkü bir robot kaç tane mermiyle kullanılamaz hale gelir ki? Veya onun karşısına geçip ne kadar mermi atabilirsiniz? Savaş için programlanan bir robot asla bu imkanları kolay kolay vermez. Gerillaların hayatı önemlidir. Çünkü hayatta kaldığı sürece ülküleri için faydalı olabilirler. Bu yüzden de bir robotun karşısına geçip teker teker ölmek bu savaşın kuralında yoktur. Bu nedenle kır ve şehir gerillaları yerini sanal gerillalara bırakmalıdır. Nedeni ise robotların bir merkez tarafından yönlendiriliyor olmasıdır. Buraya ulaşmak yada bu robotlarla merkezin iletişimini kesmeyi ancak sanal gerillalar başarabilir. Kısacası yüksek yoğunluktaki bir teknolojiyi ancak teknolojiyi iyi kullanabilen durdurabilir. Bunu yapabilecekte sanal gerillalardan başkaları olamaz.
 
Üst