Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
Girne Limanı Bu Kadar Sahipsiz Mi?
Biz elimizde olan incileri farketmez ama uzaktaki “kızıl-elmaya” ulaşmaya çaba harcarız. Benim yazımdaki “Kızıl-elma”erişilmez noktadaki toprak ve halka ulaşma özlemi değil; bu Beşparmak dağlarına yaslanan güzelim Girne’nin bir avuçluk limanıdır. Turizm deyince kalesini, limanın ortasındaki kulesini, etrafındaki balıkçı teknelerini, limana yaslanmış yatlarını, etraftaki tarihi dokudaki restorantlarını resimler ve de sunarız.”İşte bizim malımız” deriz. Bu her ülkeden farklı bir davranış değil. Her ülke tabiatı öne çıkarır. Denizin temizliği ile övünür. Güneşin batışını fona dâhil edip kızıl bir gökyüzü sunmaya özen gösterir. Bizim gibi. Hele e o karenin içinde denize yaslanan martı gibi yat olursa...
Girne’de hepsi vardır. Deniz, tarih, balıkçı sandalları, zenginlerin yatları, tarih kokan sokaklar ve Hawai benzeri başı dumanlı Beşparmak dağları... Bir adım ötede Oteller, tertemiz Plâjlar...
Peki, ama ben kimden, niçin şikâyet ediyorum? Bu yazının havası şikâyet kokuyor...
Pazar gün, akşamüzeri ortasına düştüğüm “Girne limanını” hayretle izledim. Kendileri için büyük kazanç olacak yatcıları limana sokmamak için sözüm ona dayanışma yapanlar, orayı motorsikletlerle işgâl eden “Kara gömleklilere” aldırmayarak kendi kendilerini yakıyorlar. Turizm limanında kara gömlekli motorsikletlilerin şovu! Gürültü ortasında turizm. Bikinili erkeklerin motorsikletler üzerine yatarak resim çekmeleri...
Az ötede bu manzara karşısında hayretten dona kalan, tiksinen, yerli ve yabancı ziyaretciler. Limanı çevreleyen oturma yerlerinde etrafa hayretle bakanlar. Ürken, korkan çocuklar...
Her engele rağmen rağmen, yarışta olan “Yatlar”, çizilen yol haritası gereği ambargo altındaki KKTC’nin Girne limanına uğramak bir yana,kadınlı erkekli, kimi korsan,kimi prenses kılığına bürünerek,ülke bayrakları ile rıhtımda geçit yaptılar.Kendilerine bir rıhtımı çok gören miyoplara rağmen...Saydım tam 14 ülke bayrağı vardı..Türkiye,ABD,İngiltere,İtalya,Almanya,Fransa,Hollanda,Güney Afrika, İsveç,Kanada, Israil vs...
Dıştan gelenler Girne limanına bu güzelliği katmak isterken, bizler onları limandan uzak tutarken, bir yandan karagömlekli motorsikletliler, öte yanda maç magandaları ile güzellikleri ayaklarımızın altında çiğniyoruz... Ne arayan var, ne soran. Ne Turizm Polisi, ne Belediye, ne de gerisi...
Turizm mi dediniz? Önce kapınızın önünü süpürünüz...
&&&
TÜRKLER MECBUR EDİLEBİLİRMİŞ!
AKEL Hükümetinin sağ açığı Markos Kipriyanu, “Türkiye’yi zorunlu açıklamaya itmek gerektiğini” haykırmış. M.A. Talat’a oynadıkları oyuna paralel olarak ”Tek egemenlik, tek Uluslararası temsiliyet, tek vatandaşlık ve de iki toplum temelinde anlaşma” yanlısı olunduğu açıklansınmış... Buna teslim olan CTP başaşağı gitti. Kipriyanu şimdi de UBP’ye aynı oyunu mu oynamak istiyor? Başka kapıya girye.
Rum Halkının ne istediğini bile bilmeyenlerin Türk Halkına ve Türkiye’ye baskı yapılmasını istemeleri saçmalık değil mi? İşte son anket:
Kıbrıs(Rum)Cumhuriyeti’nde 18 yaş üstü ve 1186 kişi ile telefonla yapılan anketin sonuçları şöyle: Ankete katılanların %69’u görüşmelerin çıkmaza sürükleneceğini, %25,8’i çözüme ulaşılacağı yanıtını verdi...
Gerçek bu. Güneyde %69, kuzeyde %80’lere varan kitle, anlaşma olmayacağını, birleşik bir Kıbrıs’ın istenmediğini saklamıyor söylüyor... Oyun değil bu...
Son düzenleme: