Hristofyas'ı Tanımayanlara Sesleniyorum

Salih Mehmet Ersoy

Onursal Üye
Katılım
18 Ağu 2008
Mesajlar
191
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
KKTC
GÜNEŞ DOĞARKEN
Salih Mehmet Ersoy

Hristofyas’ı Tanımayanlara Sesleniyorum;

Bir müddetten beri Dimitris Hrsitofyas’ın barıştan yana, dostluk ve kardeşlikten yana olduğunu dile getiren bazı şavşaklar var aramızda. Bunlar hem kör, hem sağır ve hemde olayları takip edecek kadar hassas olmadıkları ve aptal oldukları görüntüsü verdikleri için onları üzülerek izlemekteyiz.

Hristofyas barıştan yana ise, acaba EOKA’yı lanetleyen bir açıklama yaptı mı?
İki halkı birbirine düşman kılan EOKA, eğer AKEL ve Hristofyas’ın nazarında Kıbrıs’ın kurtarılması ve anavatan dedikleri Yunanistan’a ilhakı için mücadele eden bir örgüt ise, AKEL’in ve Hrsitofyas’ın barıştan yana tavır içinde olduğunu nasıl kabul edebiliriz ki?
AKEL ve Hrsitoyas’ın saman altından su yürüterek icra ettikleri sözde barışcı politika, aslında tek mermi atmadan Kıbrıs’ın tamamen Yunanistan’a ilhakını temin için yürütülen bir politika olduğunu bilmeyen varsa, bu gibilerin gaflet ve delalet içinde olduklarını söylemek de bizim hem görevimiz ve hem de hakkımızdır.

Kimse, AKEL ve onun lideri Hristofyas’ın makyajlı yüzüne bakarak sakın aldanmasın. Çünkü gerek AKEL partisi ve gerekse bu partinin ağababası Hrsitoyas, hurdaya çıkmış bir arabaya yapılan boya makyajından hiç de farkları yoktur.
EOKA, 1 Nisan 1955 tarihinde resmen tethiş olaylarına başlarken, öldürdüğü İngilizler için AKEL’in herhangi bir taziye mesajı yayınladığına şahit olan varsa beri gelsin. EOKA’nın silahlı eylemleri Kıbrıs Türk halkına yöneldiği zaman da AKEL ne yazık ki yine “dut yemiş bülbül gibi” susmayı tercih etmişti. Neden derseniz, çünkü AKEL Partisi ve bu partiye inananlar EOKA’nın tethiş olaylarına resmen katılmışlardı da ondan.

EOKA tethiş faaliyetlerine katıldıkları gibi, EOKA’nın silahlarını tamir etmek ve bakımını yapmak da yine AKEL’in sadık taraftarlarına kalmıştı.

Hatırlayanlar olabilir, ancak hatırlamayanlar için yazmak da görevimizdir. Yıl 1995, Rum lideri Glafkos Klerides Rusya’da S 300 Füzeleri hakkında eğitim görecek 300 kişilik Rum Milli Muhafız Askerini Rusya’ya göndermişti. S 300 Füzeleri Kıbrıs’a gelecek mi, gelirse Türkiye’nin tavrı ne olur, gibi endişeli bekleyiş her kesimde hissediliyordu. Ancak Türkiye bu hususta tam kararlıydı, S 300 Füzeleri Kıbrıs’a taşınmamalıydı, taşınırsa buna karşı tepkisi çok sert olacaktı ve bunu Kıbrıs ile ilgilenen herkese duyurmuştu.

İşte bu kargaşa devam ederken, AKEL ve onun lideri Hrsitoyas’ın Rum tarafında bazı çevrelerce kınandığı işitilmeye başlandı. Nihayet Hrsitofyas bu dedi kodulara fazla dayanamayıp yüzyılın en büyük ifşaatını gerçekleştirmek zorunda kaldı.

Peki Hrsitofyas’ın bu beklenmedik ifşaatı neydi diyenlere sıkı durmalarını tavsiye ediyorum.

Çünkü ne AKEL Partisi ve ne de bu partinin lideri Hristofyas, S 300 Füzelerinin Kıbrıs’a getirilmesinde karşı tavır koymamıştı. Bu yalın gerçeği Dimitris Hrsitofyas’ın ağzından dinlemek de sanırım galiba bana nasip olmuştu.Şöyle ki Kasım 1998’de Dimitris Hrsitofyas Rum resmi radyosu RİK III’den canlı yayın esnasında Rum halkına hitap ederken, şöyle diyordu. “ Beni ve partimiz AKEL’i bazı çevreler yanlış tanımlamaktadır. Sanki biz S 300 Füzelerinin Kıbrıs’a getirilmesinde karşı tavır koymuşuz diye aleyhimizde söylentiler dolaşmaktadır. Şuradan açık ve net ifade ediyorum, biz AKEL Partisi olarak ve bu partinin başkanı bendeniz, S 300 Füzelerinin Kıbrıs’a getirilmesine asla karşı durmadık. Ancak bizim bu husustaki politikamız şudur. Eğer “Cumhurbaşkanı Klerides” Yunanistan Başbakanı Costas Simitis ile anlaşır ve S 300 Füzelerinin Kıbrıs’a getirilmesi hususunda karar alırlarsa, biz AKEL olarak karşı çıkmayacak ve böyle bir kararı onaylayacağız” demişti.

Şimdi bu açık bilgilerden sonra acaba hala Hrsitofyas’ın barış yanlısı olduğunu sananlar var mı?
Peki Dimitris Hristofyas EOKA B’yi ve Yunan Cuntasını 15 Temmuz darbesini yaptıkları için yerden yere vururken acaba niye EKOA’ya toz kondurmamakta ısrar etmişti? Nedeni ise şuydu. Çünkü Makarios her ne kadar EOKA’nın kurulmasında Yunanistan hükümeti ile ortak karara varmasına rağmen, Enosis’in silahlı mücadele ile yapılmasına karşı çıkan İngiltere’ye boyun eğmek zorunda kalmıştı da ondan.Çünkü sürgünde bulunduğu Şeyşel adasından Kıbrıs’a dönüşünü sağlayan İngiltere’nin şartına uymak zorunda kalmıştı. İngiltere’nin şartı ise EOKA mücadeleyi silahlı eylemlerle değil, politik mücadele ile sürdürmek zorundaydı. Ve Makarios sürgünden döner dönmez Enosis politikasında yaptığı değişikliği toplantıya çağırdığı tüm Rum parti başkanlarına iletmişti. İşte bu toplantıda AKEL, Makarios’a tam destek vermişti.

İşte Kıbrıs Türk halkına biçilen kefen “politik mücadele ile” Kıbrıs Yunanistan’a ilhak edilirken, barış ve dostluk ilacını alması ve uykuya dalması sağlanıyordu.

Bu gaflete düşenleri ikaz etmek ve böylesi palavralara ve sahtekârlıklara prim vermemek de her Kıbrıslı Türk’ün görevi olmalıdır.
 

Salih Mehmet Ersoy

Onursal Üye
Katılım
18 Ağu 2008
Mesajlar
191
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
KKTC
Sevgili Kerem kardeşim,

Yazım için teşekkür etmeniz beni mutlu kılmıştır. Yazdıklarım, eminim ki duygu ve düşüncelerinizle paralel gitmektedir.
İlginize tekrar teşekkür eder, sevgi ve saygılarıma birlikte çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Salih Mehmet Ersoy
Gazeteci-yazar
18.09.2008
 
Üst