Irkçılık ve Fanatizme Şal !

Makbule ÖTÜKEN

Onursal Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
532
Tepkime puanı
0
Puanları
0
IRKÇILIK VE FANATİZME ŞAL !

Rum’un değiştiğini veya er geç bir gün değişeceğini sananlar yanılıyorlar!

Rum fanatizminin, ırkçılığının ve Türklere yönelik iflah olmaz düşmanlığının kökenlerine inme gereğini duymadan hayal içinde yüzenlere gafil denmez de ne denir?


Dahası var!


Rum değişmedi! Ancak buna karşın içimizde bu gerçeği görmezden gelmek bir yana; bu Ortodoks Rum milliyetçileri ile işbirliği yapıp halkımızın ada üzerindeki varlığına ve toplumsal haklarına karşı açıkça bunlarla işbirliği yapanlar var.


Sn. Talat bile; Hristofyas’tan defalarca çelme yedikten sonra “Akel’in de diğer fanatik Rum partilerinden bir farkı yok. Meğer yüzlerinde maske varmış” demek gereğini duymuş; bu sözde Komünist bozuntusu özde Rum ırkçısı için “günahları kesilmez” değerlendirmesinde bulunmuştur.


Rum Hükümet Sözcüsü Stefan Stefanu Limasol’daki Küçük Ağa Camii’nin yakılmasından sonra verdiği demeçte “bunu yapanlar delidir” demiştir.


Stefanu kendi eserleri olan bu alçakça ve adice saldırının üzerine “delilik şalı” çekip gerçekleri perdeleyebileceğini sanıyorsa yanılıyor.


İddia ediyoruz!


Bu alçakça eylemi gerçekleştirenler; Rum Ortodoks Kilisesi tarafından eğitilerek Türk düşmanlığı ile beslenenlerdir.


Bu alçakça saldırıyı planlayıp eyleme dönüştürenler;Rum milli eğitiminin “Yunan milliyetçiliği” fabrikalarında yetiştirilip Türk’ün üzerine saldırtılanlardır!


Bu kahbece saldırıyı gerçekleştirenler; başta Akel olmak üzere tüm Rum siyasi partileri tarafından tüm Kıbrıs’ın sahipleri olduğu yalanı ile dolduruşa getirilen, beyinleri yıkanan Rum gençleridir.


Yine iddia ediyoruz!


KKTC’de böyle bir şey olsa; dünyayı ayağa kaldırıp, gök kubbeyi başımıza yıkmaya kalkarlardı!


KKTC’de böyle bir şey olsa; içimizdeki işbirlikçileri sıraya girer haftalarca protesto üzerine protesto bildirileri yayınlarlar; “gericiliğin Türkiye ve kuklaları vasıtası ile hortlatıldığını” iddia ederek; Türkiye ve KKTC yetkililerine söylemediklerini bırakmazlardı.


Dahası olayın olduğu yerde toplantılar yapıp mumlar yakarlar, ‘isyan ateşleri’ etrafında fır dönerlerdi!


Farkında mısınız bilmiyorum!


İçimizdeki Rum meddahlarının; Limasol’daki caminin üçüncü kez kundaklanmasına ve yakılmak istenmesine gıkları bile çıkmadı!


Değil bir cami tüm camileri ve Kıbrıslı Türklere ait dini mabetlerin tümünü yakıp yıksalar yine sesleri çıkmaz!


Rum tarafında; Elam’cılar, Hris Avgi’ler, açık ve örtülü Eoka birlikleri fink atıyor.


Gün geçmez ki; Rum tarafına geçen bir Kıbrıslı Türk’ün arabasına veya bizzat şahsına yönelik bir saldırı, en azından bir aşağılama olmasın!


Bunlarda bırakın insanlığı, sportmenlik ruhu bile Türk söz konusu olduğunda ara ki bulasın!


Misafirperverlik mi ne gezer.


Güney’e gidip maç yapmak zorunda kalan Türk takımlarına yaptıkları, yenilir yutulur cinsten saldırılar değil.


İmkan bulsalar; Türk takımlarının oyuncularını futbol, voleybol ve basketbol sahalarında diri diri yakmaya ve öldürmeye kadar işleri vardıracaklar!


Sorarım size; bu güne kadar Güneyde Kıbrıslı Türkleri hedef alan sayısız saldırılar gerçekleştirildi. Türk arabalarına zararlar verildi.


Hatta bu ırkçıların borusunu öttürenlerin bile üzerlerine Trodos dağlarında kurt köpekleri saldırtıldı!


Bütün bu saldırıları gerçekleştirenlerden bir tekinin bile mahkeme huzuruna çıkarılıp yargılandığını ve mahkum edildiğini duydunuz mu?


Stefanu doğru söylüyor!


Deli olanların yargılanıp cezalandırılmaları mümkün mü?


Kıbrıs Türkü ortağı olduğu devletten dışlanırken; yüzlerce masum insan sırf Türk olduğu için katledilirken; Türk dostu! Akel’in kılı kıpırdadı mı?

Herşey bir yana; artık defteri dürülen Hristofyas; başkanlık görevi boyunca “Kıbrıslı Türklere haksızlık ettik, onları devletten dışladık, soykırıma tabi tuttuk; bu nedenlerle özür dileriz” deme nezaketini gösterdi mi?

Tam tersi; adam her vesileyle “EOKA’ya övgüler düzenleyip; lideri Makariyos’un vasiyetini yerine getirmek için mücadele ettiğini” tekrarlayıp duruyor!


Peki; Güney’in en kuvvetli başkan adayı Anastasiadis ne diyor “ Elam’ın; Hrisi Avgi’nin meydanlarda söylediklerini biz kapalı özel toplantılarda söylüyoruz. Bizim onlardan tek farkımız bu” diyor!


Ve biz bu soykırımdan sabıkalı; hala fanatizmin ve Rum ırkçılığının toplumsal bir histeri olarak beyinlerinde kazılı olduğu böylesi hasta ruhlu bir halkla birleşmeyi umuyoruz!


İstemiyoruz!


Çünkü bu ruh hastalarının bir kez daha çocuklarımızın, gençlerimizin, yaşlılarımızın kanına girmelerini asla arzu etmiyoruz.


Yeni göçler, yeni insanlık trajedileri istemiyoruz!


Birkaç nesil; Rum ırkçılığının kurbanı oldu; yeter artık!


Özgür ve egemen bir vatanda; korkudan, tehditten ve ölümden uzak bir ortamda yaşamak istiyoruz.


O nedenle de; “yeniden birleşme” martavallarına hayır diyoruz!


Bir defa kurtulduk; bir kez daha kurtulmak gibi kavganın içinde nesillerimizin heba olmasını istemiyoruz.


Devletimizi o nedenle kurduk; yaşatma kararlılığını da aynı nedenle sürdürüyoruz.
 
Üst