İşi Gücü Tezgah...

Salih Mehmet Ersoy

Onursal Üye
Katılım
18 Ağu 2008
Mesajlar
191
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
KKTC
İşi gücü tezgah...
papaxo9.jpg


Rum papaz Bartholomeos, Hz. İsa´nın havarilerinden St. Paul´un doğum yıldönümünü gerekçe göstererek, dünyadaki tüm Ortodoks papazları İstanbul´da topluyor. Bartho´nun davetlileri arasında Türklere kin kusan Kıbrıs Rum Kesimi´nin baş papazı 2´nci Hrisostomos da var.


Ekümeniklik tezgâhı
Fener Papazı Bartho, Ortodoks patriklerini İstanbul´da topluyor. Davetliler arasında adını "Türk kanı için" diyen rahipten alan Rum başpiskopos da var
Fener Rum Kilisesi Papazı Bartholomeos, "ekümeniklik" iddiasını güçlendirme adına yeni bir oyun peşinde. Barhto, Hz. İsa´nın havarilerinden Aziz (St) Paul´un doğum yıldönümünü gerekçe göstererek, dünyadaki tüm Ortodoks patrikleri İstanbul´da topluyor. Kilise, "En büyük düşmanımız Ankara, Türk askerini Kıbrıs´tan kovacağım" diyen ve adını "Bu uğurda, ne kadar Türk kanı döküp içerseniz, o kadar sevaba girmiş olacaksınız... Ben de bir bardak Türk kanı içmekle, onlara olan kin ve nefretimi teskin etmiş olacağım" diyen Birinci Hrisostomos´tan alan Kıbrıs Rum Kesimi Başpiskoposu 2´nci Hrisostomos´un da aralarında bulunduğu çok sayıda isme davetiye gönderdi. Ancak, Rum Papaz 2´nci Hrisostomos´un vize engeli var. Türk düşmanlığıyla dolu bir geçmişi bulunan papazın daha önce yaptığı vize başvurusu reddedilmişti.


Moskova şüpheli
Davetliler arasında Fener Rum Kilisesi ile gerginlik yaşayan Moskova Patriği 2´nci Aleksey de bulunuyor.
78 yaşındaki Aleksey´in bir süre önce kalp operasyonu geçirdiği ve seyahat etmede sıkıntı yaşadığı iddia ediliyor. Ancak Moskova´nın bu davetine katılmayacağı kaydediliyor. Davetliler arasında Katolik dünyasından da bir isim olacak.
Papa 16´ncı Benedikt´e de davetiye gönderildi. Ancak Papa gelemeyecek. Onun yerine Kardinal Andrea Lanza de Montezemelo´nun İstanbul´daki etkinliğe katılması bekleniyor.


Türkiye´ye kimler davetli

Bartho´nun davetiye gönderdiği diğer isimler şunlar:
* İskenderiye Patriği Teodoros
* Şam Patriği İğnatios
* Kudüs Patriği Teofilos
* Romanya Patriği Daniel
* Karadağ ve Parathalassia Metropoliti Amfilohios
* Bulgaristan Patriği adına Vidinion Metropoliti Dometianos
* Gürcistan Patriği adına Poti ve Hobi Metropoliti Gregorius
* Atina Başpiskoposu İeronimos
* Polonya Kilisesi adına Vroçlav ve Steçin Başpiskoposu
* Arnavutluk Tiran Başpiskoposu Anastasios
* Prag Başpiskoposu Hrisostoforos
* Finlandiya Başpiskoposu Leo
* Talin Metropoliti Stefanos


Oldu bittiye getiriliyor
Fener Kilisesi papazı Bartholomeos´un bu girişimi, tepkilere de neden oldu. Prof. Dr. Yümni Sezen, Bartholomeos´un zaten "Ekümenikliğini ilan ettiğini" vurgulayarak, bu duruma Türk Hükümetinden tepki gelmediğine dikkat çekti. Sezen, "Papa geldiğinde, amaçları ihtilafları çözmekti. Bunu yaptılar ve Patrik Ekümenik görüntüsü verdi. Diyalog adı altında elimizle, Hıristiyanlığı memleketize yerleştiriyoruz" diye konuştu. Yümni Sezen, toplantıya Moskova ve Bulgar yetkililerin katılmasının zor olduğunu, Fener Rum Kilisesi ile Moskova Patrikhanesi arasındaki mücadelenin, bu katılımı engellediğine dikkat çekti.

-------------------------------------------------------------------------

Saygıdeğer Candostlarım,
www.belturk.be sitesinde yayınlanan ve ekte sunduğum yazı üzerine kaleme aldığım yazım ve İstanbul Fener Rum papazı ile ilgili 1966 yılında BOZKURT gazetesinde yayınlanan köşe yazımı ekte gönderiyorum.
Kimse endişe etmesin ki Yüce Türk Milletinin gösterdiği sabır bir acizliğin ifadesi değil, büyük bir hoşgörünün ifadesidir. Ancak düğümler tarağa geldiği an Yüce Türk Milletinin neler yapacağını görmek, tarih sayfalarına bakmak yeterlidir.
Türk insanı olarak dün kanmadık ve uyumadık, bu gün de kanma ve uyuıma niyetinde olmadığımız gibi, yarın ve gelecekte de kanmak ve uyumak gibi bir anlayışımız yoktur.
Bu düşüncelerle sizi saygı ile selamlar, sevgiler gönderiyorum.


Salih Mehmet Ersoy
Gazeteci-yazar
08.10.2008

-------------------------------------------------------------------------

Belturk.be Sitesi Editörü,

Fener Rum Kilisesi papazı Barthelemeos'un tezgahını anlamamak için aptal olmamız gerekir.
Ancak Rum ve Yunanlılar ne kadar çalışırlarsa çalışsınlar, heveslerinin kursakalrında kalacağını adım gibi biliyorum. Neden mi, çünkü Yüce Türk Milleti sabırlıdır, ancak sabrı bittiği an neler yapacağını gölerimle gördüm.
Yıllar önce Kıbrıs'ta yayınlanan BOZKURT gazetesinde " GÜNEŞ DOĞUYOR" adlı köşemde zamanın Fener Rum papazı Athenagoras hakkında yazdığım makalemi dün gibi hatırlıyorum. Bu baykuş yuvasının başı boyuna posuna bakmadan gizlice 1 Nisan 1955 tarihinde tethiş faaliyetlerine başlayan EOKA'ya maddi manevi yardımda bulunduğunun bilinci içinde olduğumuzdan ona köşemdeki makalemde ikaz mahiyetinde yazı yazmıştım. Ancak allah Rum-Yunan denen bu mahluklara akıl vermemiş olacak ki, yazdıklarımızı bir kulaklarından diğer kulaklarına geçirmeyi bir kahramanlık saymışlardı.
Ancak 20 Temmuz 1974 tarihinde Yüce Türk Milletinin sabrının tükendiği an, Kıbrıs'ta neler olduğunu gözlerimzle görmüşütük. Onlar "dimyata pirince giderken, evdeki bulgurdan olmuşlar" ve hayal ettikleri ENOSİS akdenizin derin sularına gömülüvermişti.
Ancak dedik ya allah bu mahluklara akıl vermemiş olacak ki ayni havayı bu gün de çalmanın soytarılığını sergilemektedirler.
Bir hatırlatma olur düşüncesiyle ekte 1966 yılında BOZKURT gazetesinde yayınlanan makalemi ekte gönderiyorum.
Kalın sağlıcakla,


Salih Mehmet Ersoy
Gazeteci-yazar
08.10.2008

-------------------------------------------------------------------------

GÜNEŞ DOĞUYOR
S.M EROĞLU

TÜRK’Ü CAN EVİNDEN VURAN
BOZKURT GAZETESİ
17 Haziran 1966 – Sayı : 5471

Tarih sayfalarına karışması icab eden İstanbul Fener Patrikhanesi derhal kapatılmalı, onun sözde dini reisi Athenagoras ve hempaları yurt dışı edilmelidir. Osmanlı İmparatorluğu devrinden kalan Patrikhane bu gün Yunanistan’ın bir ileri karakolu haline gelmiştir. Dünya tarihinde hiçbir devlet, Türk Devleti kadar, idaresi altındaki yabancı bir din müessesesine tanıdığı hakkı tanımamıştır.

Varlığını ancak Vatan’ın sıcak sinesinde idame ettiren Patrikhane, bu gün Türkiye için en büyük bir baş belâsıdır. Vatan toprakları dahilinde gizlice çalışan bu müessese artık bir din ocağı değil, bir 5’nci kol ve haydut ocağıdır.
İstiklâl Harbinde Türk’ü can evinden vuran, Türk vatanının her karış toprağında masum türk kanı akıtan işte bu patrikhane idi. 1 Nisan,1955 tarihinde Kıbrıs’ta faaliyete geçen EOKA Tethiş teşkilâtına hudutsuz yardım yapan, yine bu baykuş ocağından başka biri değildi. Geceli gündüzlü çalışan patrikhane, Bizans İmparatorluğunu kurmak ve ihya etmek hayalindedir.

Bu tatlı hayalle yaşayan patrik Athenagoras’ın da sonu gelmez yolculuğun kılavuzu olduğunu biliyoruz. Ve bu patrik müsveddesinin günün birinde Yunanistan’ın herhangi bir yerinde, tatlı uğraşları için heykelinin dikileceğini biliyoruz. Ancak şu kadarını söylemek icab eder ki patrik cenaplarının tatlı hayalleri ancak ve ancak kursağında kalacaktır. Çünkü bu iğrenç uğraşlar karşısında Türk’ün yelesi diken, diken olmuş , öfkesi kabarmış, mezarını kazmağa çalışanların mezarını kazmak için her an hazır tetikte bekliyor.

Bu hususta kim ne derse desin. Evimizde ister et yeriz isterse ot. Bu hususta kime hesap vermeğe mecburuz ki ? Aleyhimize yönelecek maksatlı fikirlere hemen karşı çıkmağa hazırız. Bu hususta tap taze misaller elimizde mevcuttur. Bunların bir tek misalini verelim.
1 nisan, 1955 tarihinde başlayan EOKA tethiş kampanyası sırasında papaz Makarios İngiliz hükümeti tarafından Seyşel adasına sürgün edilirken, hiçbir yerden, dini bir lider olduğu için herhangi bir tepki gelmemişti. İngiliz hükümeti o zaman hesap vermeğe mecbur değilken, bu gün Türk hükümeti de pek alâ patrik Athenagoras için hesap vermeğe mecbur olamaz.

Memnuniyetle kaydetmek isteriz ki son günlerde anavatanda beliren patrikhane hakkındaki fikirler son derece olumludur. Ancak bunun bütün yurt sathına yayılmasını görmek, bir kat daha memnuniyetimize mucip olacaktır. Sayın Reşat Özarda ve Şinasi Osma beylerin bu husustaki cesaretli çıkışları her takdirin üstündedir.

Dosta da düşmana da şunu bildirmek isteriz ki, Türk vatanı ancak Türklerin ve asil duygulu , temiz ve mert insanların vatanı olabilir. Vatan içinde var olmak isteyen “kargaların” büyüyüp gözümüzü oymalarına asla ve kat’la müsaade edemeyiz. Herhangi bir hareketimize karşı bunların müdafii kesilecek olanlara da biz ancak şunu söyleyebiliriz.
İsterseniz kendi vatanınıza alın ve onları baş tacı yapın, bizim bir diyeceğimiz yok. Ama yolumuza gölge düşürmenize da asla müsaade edemeyiz. “
 

Mürüde Sevicer

New member
Katılım
21 Ağu 2008
Mesajlar
176
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Lefkoşa
ENOSİS'le ömrünü geçiren insanlıktan uzak olan Papaz ( Ona bir teşekkür borçluyuz çünkü 2004 de Referandumda Hayırı Kiliseden çıkardı.) Gitmeyi değil yüzü varsa Vize Başvurusu bile yapmaz.
 
Üst