Alper Faik Genç
İngiltere, 1947’de kendi mandasında olan Filistin’in Yahudi ve Araplar arasında ikiye bölünmesini, Kudüs’ün ise uluslararası bir statüye kavuşturulmasını öneren devlettir.
29 Kasım 1947’de Filistin topraklarının en verimli bölümlerini oluşturan %56.47’si Yahudilere, verimsiz ve çöl alanlarından oluşan diğer kısmı da Araplara bırakıldı. Yahudiler derhal kendilerine verilen bölgeleri işgale başlarken her türlü şiddete başvurmaktan da geri durmadılar. BM tarafından yürürlüğe konan ve o sıralar Filistin’de %31’lik bir nüfusa sahip olan Yahudilere %56 oranında toprak veren bu karar Arap ülkeleri tarafından kabul edilmedi; Ancak Yahudiler 1948 Mayısında kendi Devletlerini kurdular. Arap dünyası yapılan bu haksızlığa karşı çok sitem etti.
İsrail’in 1948 Mayıs’ında kurluşundan hemen sonra ülkeyi ilk tanıyan Müslüman Devlet Türkiye Cumhuriyeti olmuştur.
Türk İsrail ilişkileri son zamanlarda had bir safhaya girdi…
İkinci dünya savaşında altı milyon yahudinin Almanlar tarafından katledilmesi ezilmişliğin verdiği acıyla yahudilere katı karakter aşılamış bulunmaktadır...
İSRAİL, KENDİ HALKININ ÇOĞALAMAMASI NEDENİYLE NÜFUSUNU GÖÇLERLE ÇOĞALTMAKTADIR:
İsraildeki yahudiler pek hoşlanmasa da, son yıllarda Rusya’dan İsraile göç eden ‘Eskenazi’ olarak da bilinen Yahudiler ise demokrasiden ve diplomasiden pek az anlayan bir zümreden oluşmaktadır...
Bugünkü 6 Milyon Nüfuslu İsrailde bir Koalisyon hükümeti vardır ve bu Koalisyonun güçlü kanadı da işte Rusyadan gelen o katı Yahudilerden oluşmaktadır.
İsrail Dışişleri Bakan Yrd. Alayon da bunların başında gelir.
TC Büyükelçisi Çelikkola hakarete varan tavrı ve Türkiye’ye dil uzatması İsraili bugün yöneten bu acemi zümrenin büyük hatasıdır.
TÜRKİYE İLE TERS DÜŞMEK İSRAİLİN İŞİNE GELMEZ
İsraililer, karakterlerinde kimseden özür dilemeyen bir katılık sergilemekteyse de, Türkiye gibi kendilerini ilk tanıyan ve iyi ilişkiler kuran Müslüman devlete böylece kafa tutarak dil uzatmaları İsrailin hiç de menfaatine değildir, Çünkü Türkiye tarihi boyunca Yahudilere iyi davranmış, onlara topraklarını açmış, onlarla askeri ve ticari ilişkiler kurmuş mutedil bir İslam halkına sahip Yüce bir devlettir.
GAZZENİN BOMBALANMASI YANLIŞTIR VE KABUL EDİLEMEZ.
Son zamanlarda TC. Başbakanı İsrail’in Gazze saldırılarını kınarken biraz kırıcı olmuşsa da, buna gösterilen İsrail tepkisi kabul edilemez boyutlardadır.
İsrailin fanatik HAMAS örgütünü Türkiye’nin desteklemesi düşünülemez,
Hamas, Türk-İsrail ilişkilerini düşünmeden Başkan Yardımcısını Güney Kıbrıs’a (Rumlara) göndermekle çok hata, hatta halt etmiştir! Umarız bu tekrarlanmaz!
Türkiye bugün İsrail’den İnsansız uçak satın alan, F16 Jetlerinin modernizasyonunu İsraile vermiş; İsrail’e Su nakletme projeleri sözü vermiş güvenilir bir komşudur.
Daha önemlisi; Türkiye İsrail ile Arap ülkeleri arasında köprü olabilecek ve Bölgeye barış getirecek yegane devlettir ve alternatifi yoktur!
İsraildeki Koalisyondan doğan çatlaklıklar Türk-İsrail ilişkilerine zarar vermiştir.
İsrail her ne kadar özür dilemişse de, Alayon Türk Elçisinin kovulabileceğini söyleyerek hezeyanlarına devam etmektedir.
Buna derhal bir son verilmesi gerekmektedir...
TÜRK SABIRLIDIR - ADİLDİR AMMA...Türkün karakteri de oyun kabul etmeyecek kadar sağlamdır. Ne milletine, ne de Elçisine dokundurmayacak kadar gururludur.
Son hafta Ankarayı ziyaret etmiş olan İsrail Savunma Bakanı Ehud BARAK ilişkileri düzeltmede diplomatik bir misyon üslenmiş ve kısmen de başarılı olmuştur.
Tel-Aviv Amerikaya ne kadar yakınsa, Ortadoğu’nun Amerikasının da Türkiye olduğunu hatırdan çıkarmayacak kadar akıl ve izan sahibi olmalıdır.
Aksi taktirde, zararlı çıkacak olan taraf Türkiye değil, İsrail olur.