Karanliklar Lordu ABD ve Prensi İsrail

Ayla Berkin

Onursal Üye
Katılım
13 Haz 2008
Mesajlar
386
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
74
Konum
Gazimagosa
Web sitesi
www.aylaberkin.com
KARNLIKLAR LORDU ABD VE PRENSİ İSRAİL

Dünya İsrail vahşeti karşısında hala suskunluğunu sürdürüyor. Haberleri dinlemeye yüreğim dayanmıyor. 21. yüz yılda insanlığın bu kadar yozlaşmasını aklım kabul etmiyor.
Suskun kalan ülkeler bu görüntüleri seyretmiyor mu acaba? O küçücük bedenlerin acı içinde kıvranışına nasıl duyarsız kalabiliyorlar.
Televizyondan İsrail saldırılarını izlerken kendi kendime soruyorum. Bu mu 21. yüz yıl insanı. Bu izlediklerim ancak karanlık çağlardan kalma görüntüler olabilir diye düşünüyorum.
Hani karanlık çağları anlatan, fantastik bilim kurgu filmleri vardır. O filmlerde değişmeyen konuları hepimiz biliriz. Ülke çok gaddar bir imparator tarafından yönetilmektedir ve o imparator tüm dünyaya hükmetme sevdasındadır. En büyük yardımcısı da Karanlıklar Lordu olan şeytandır.
Karanlıklar Lordu ABD, Prensi İse İsrail. Bir başka deyişle Şeytan ve piçi! Gerçi bu kelimeyi yazarken ben utanıyorum ama bu insanlık dramının yaratıcılarına az bile bu kelime.
İşte İsrail bu fantastik çağın bu günkü sürümü olarak karşımıza çıkmaktadır. İsrail bu gün en yakınında bulunan Filistin'i Şeytanın da yardımıyla yok ediyor. Dünya milletleri de buna seyirci kalıyor. Çünkü hepsi de Karanlıklar Lordunun uşağı olmuşlar bir kere. ABD'nin izni olmadan parmaklarını bile kıpırdatamazlar. Cılız biri iki söylevin dışında, o da ABD'nin dikte ettirdiği sözlerdir. Bunun haricinde ancak seyirci olurlar. Onlar savaşmadan Karanlıklar lorduna ruhlarını teslim etmişlerdir. Karşı duranlar ise Orta Doğu halkları gibi savaşla kucak kucağa yaşamaya mahkûm edilmiştir.
Karanlıklar Lordunun son temsilcisi Bush Irak savaşına başladığında ne demişti. "Haçlı seferleri yeniden başlamıştır." Sonrasında her ne kadar dilim sürçtü dese de söylenmek istenen söylenmişti ve dünyaya mesaj verilmişti.
Bu mesajı İslam âleminin dışında tüm milletler doğru anlamıştı. Fakat nedense İslam âlemi bunu anlamakta aciz kalınca da Irak'ta ve Filistin'de olduğu gibi Müslüman, Müslüman'ı katletmeye başlamıştı. Bu da ABD'nin şeytani oyunlarından biriydi.
Irak Şiiler, Suniler olarak birbirine girerken, Filistin ise Hamas ve El Fetih örgütlerinin iktidar paylaşımında ki anlaşmazlıkları yüzünden kardeşkanı döker hale gelmişti.
Türkiye hala İsrail pilotlarını Konya da eğitmektedir. Bu eğitilen pilotlar Müslümanların üzerine bomba yağdırmaktadır. Diğer Arap ülkeleri de, ABD isimli şeytanın oyununa gelerek, hemen içlerinde yaşanan bu trajediye seyirci kalmaktadırlar. Ufak tefek siyasi kazançları gözetirken, bir bütünün yok oluşuna seyirci kaldıklarının farkına varamayan tüm Orta Doğu halkları Karanlıklar Lordunun orduları tarafından tüm topraklarının ele geçirildiği gün gözlerini açacaklar ama artık iş işten geçmiş olacak. Ruhları teslim alınmıştır şeytan tarafından ve bunun dönüşü de yoktur.
Buna Türkiye de dâhildir. Eğer bizde içten kendimiz, dıştan da ABD ve uşakları tarafından nasıl yok edildiğimizi göremezsek, bizim de ruhumuzun ele geçirilmesi an meselesidir. Şimdilik az da olsa hala içimizde Kurtuluş savaşının ruhunu taşıdığımız için fazla ileri gidemiyorlar fakat bu "ŞEŞ TV" gibi, "Laik ötekiler" gibi, "Türkiyelilik" gibi kavramların dillendirilmesi gibi faaliyetler ve söylemlerle bu ruh da öldürülmektedir. Cumhuriyete sahip çıkanlar bu gün tutuklanıp yargılanıyorsa zaten bu şeytanla pazarlık faslının sonun da yaklaşmışız demektir.
Yüreklerimiz dağlanıyor! İçimiz İsrail'e karşı nefretle doluyor ama elimizden hiçbir şey gelmiyor. Bu savaşa durduracak güce sahip değiliz.
Peki, bu duruma nasıl bir son verebiliriz derseniz! Ben buna bir cevap bulamıyorum. Taşlar yerinden oynamış. Bina çöktü çökecek. Ya bu binayı yıkıp, yeni baştan inşa edeceğiz, ya da bu binadan vazgeçip, bize gösterilen başka bir binaya geçeceğiz.
Lordumuzun niyeti de bu değil miydi Orta Doğuda sınırları değiştirmek istemiyor muydu?

05.01.2009
Ayla BERKİN

 
Üst