KIBRIS, İNGİLTERE ve AKP

Alper Faik GENÇ

Onursal Üye
Katılım
13 May 2009
Mesajlar
93
Tepkime puanı
0
Puanları
0

Alper Faik Genç
İNGİLİZ MÜSTEMLEKELER TOPLULUĞU (COMMONWEALTH)
Bu Topluluk 1931 yılında kurulmuştur.
Kıbrıs İngiltere’den bağımsızlığını resmen 18 Ağustos 1960’da kazanmıştır.
Kıbrısın İngiliz Müstemlekeler Topluluğuna giriş tarihi ise 13 Mart 1961’dir.
Kıbrıs’ın nüfusu resmen 794 bin 200 olarak gösterilmektedir. (Bak Google).
Milletlerarası Anlaşmalara göre Kıbrıs Cumhuriyeti (De Juro) (Yani Resmen) Türk ve Rumlar Toplumlarındandan müteşekkildir.
1974 ve Sonrası:
1960’dan sonra, üç yıl içinde, Türkleri Hükümetten kovan ve tüm adanın sahibi olarak kendini ilan eden Makaryos Hükümeti bu kanunsuzluğunu hala devam ettirmektedir. 1974’de, Yunanistan ENOSİS girişiminde bulununca, resmen Garantör devletlerden birisi olan Türkiye, meşru müdahalesini kullanarak Türkleri kurtarmış, ve Adayı ikiye bölerek, hem Rumlara, hem de Türklere barış getirmiştir. İşte O barış hala, Türk Ordusu sayesinde Kıbrıs’ta hüküm sürmektedir. Bunu herkes bilmektedir. Bundan sonraki oluşumdan doğan acayip statü, kimse tarafından izah edilebilmiş değildir.
Kıbrıs Türkleri 1983’de bağımsız Devletleri KKTC’yi kurmuşlar ve o zamandan beri kendi bölgelerini barış içinde ve başarıyla idare edegelmişlerdir.
Bugünkü statüye ise, ‘DE FACTO” denmektedir ki, bu GERÇEK İdare demektir.
İNGİLTERENİN ACAYİP TUTUMU:
İngiliz M. Topluluğu (Commonwealth)’in başı İngiltere, Kıbrıstaki DE FACTO (Gerçek) durumu kabul etmemiş ve Adayı “DE JURO” (Resmi) statüsü ile bir bütün olarak kabul etmiştir.. Yani DE FACTO (GERÇEK) KKTC’yi tanımamaktadır...
Acayiplik işte burada başlamaktadır:
Kıbrıs Adası eğer resmen bir bütün olarak kabul ediliyorsa, Ada üstündeki tüm halklar (Türk - Rum. vs) Commonwealth üyesidir.
Halbuki İNGİLTERE, bir taraftan Adayı bütün olarak kabul etmekte, diğer taraftan Ada üstündeki halklara, AYRICALIK tanıyarak, Türk halkı için İNGİLTERE’YE GİRİŞ VİZESİ uygulamaktadır.
İngiltere, eğer Adayı taksim edilmiş olarak kabul edip, Kuzeyde başka Yönetim, (KKTC), Güneyde (Rum) Yönetimi olarak görüyorsa, ki bugünkü ‘DE FACTO’ (Gerçek) İdare de budur, Ancak o zaman VİZE uygulaması makul olabilirdi...
YA BİZİMKİLER ?
AK.Parti Başkanı – Başbakan Sn. Recep Tayyip Erdoğan son birkaç ay içinde birçok ‘dost’ kabul ettiği Ülke ile karşılıklı VİZE uygulamasını kaldırmış ve bunu böbürlenerek, bütün dünyaya ilan etmiştir.
PEKİ KKTC’YE UYGULANAN İNGİLİZ VİZESİNE NE DEMELİ?
Daha kısa bir süre önce Türkiye’yi ziyaret eden İngiliz Başbakanı David Cameron,
(ki halkımız kendisine Kamuran Efendi) demeyi tercih etmektedir..
Ankara’da VİZE konusunu Türk karşıtlarıyla konuştu mu?
Daha doğrusu, Bizim Başbakan, Mr. Cameron’u o kadar yakın dost ilan ettiyse de, Kıbrıs Türklerine İngiltere’ye girişte uygulanan Vize’nin kaldırılmasını istedi mi? İstemediyse, bu ne perhiz – bu ne lahana turşusu Sn. Erdoğan?
Bu ne biçim bir dostluktur?
Kurucu C. Başkanı Sn. Denktaş’a, ‘Git ülkende konuş’ diyebilen Sn. Başbakan, Mr. Camoron ile, kapalı kapılar ardında acaba ne konuşmuştur?.İngiliz isteklerini mi? Türk Ordusunun Adadan çekilmesini mi? Kıbrıs’taki Türk Limanlarının ve özellikle Maraş’ın Rumlara açılışını mı?
Bunlara karşılık Sn. Erdoğan, Kıbrıs Türklerine uygulanan ve ambargolarda başı çeken İngilterenin daha dostane bir davranış başlatmasını isteyebilmiş midir? AKP. Demokrasisine göre Başbakan`a bunu kim sorabilir?
 
Üst