Kıbrıs Türk Öğretmeni.."Hatice Tahsin" (kod Adı Lale)

Katılım
22 Ağu 2008
Mesajlar
204
Tepkime puanı
1
Puanları
0
KIBRIS TÜRK ÖĞRETMENİ..
‘’ HATİCE TAHSİN ‘’
( Kod Adı LALE )

2 Haftadan beri K.K.T.C’de yine gündemde hiç olmaması gereken şeyler konuşuluyor!..Hem de Birleşik Kıbrıs senaryosu yeniden kaleme alınmışken!..’’Çağlayan Parkının ‘’ başına Ankara ismi konulunca kıyamet koptu!.. Tabii ki bir kaşık suda..Bazı kişi ve kuruluşlar tarafından ‘’Asimilasyona Hayır ‘’ çığırtkanlığı yapılmaya başlandı!...Özellikle de Kıbrıs Türk Öğretmenleri adına yapılan açıklama çok düşündürücüdür!..Kıbrıs Türk Gençliğini yetiştirenlerin tamamını aynı düşüncededirler diye değerlendirmek pek doğru olmaz..Ancak yaptıkları bu açıklama ile adada ki ‘’Kıbrıslılık ‘’ modasını kendine yakıştıranlar; onları yetiştiren ‘’Vatansever Öğretmenlerin ‘’ Türklük, Türkiye ve Atatürk sevgisi ile dopdolu oldukları için Kıbrıs Türk’ünün ne Rum’a, ne Yunan’a ne de İngiliz’e diz çökmediklerini ve boyun eğmediklerini hatırlamak zorundadırlar. Kıbrıs Türk’ünün bağımsızlık mücadelesinin kazanılmasında bu vatan sevdalısı kahraman öğretmenlerin büyük payı vardır. Bugün K.K.T.C’DE görev yapan öğretmenlerimizin çoğu onların evlatları yada yakınlarıdırlar ve tarihlerinde ki bu gerçekleri unutmuş olamazlar!..
Bugün K.K.T.C’de Kıbrıs Türk’ünün ve Türk Milleti’nin tarihe altın harflerle yazılmış olan zaferlerini, devlet büyüklerini tarih kitaplarına koymayarak sırf biz ‘’ Kıbrıslıyız ‘’ safsatası ile genç beyinlere yalan yanlış bilgileri aktaranlar büyük bir yanılgının içindedirler. Onlar Rumların oyununa gelmenin de ötesinde asıl kendilerinin Helenizm adına asimilasyon çığırtkanlığı yaptıklarının farkında değil midirler?
Bu maksatlı çağrılar ve eskimiş Bolşevik oyunları ile büyük bir çoğunluğu Türk Milletinin ayrılmaz bir parçası olmanın bilincini ve gururunu taşıyan Kıbrıs Türk’ünü ve Kıbrıs Türk Gençliğini asla kandıramayacaklardır..
Şimdi o kendini bilmezlere kim olduklarını hatırlamaları için yine o toprakların yetiştirdiği ‘’Büyük Vatansever Öğretmen Sayın Hatice Tahsin’in ‘’ ağzından cevap vermek istiyorum..

YIL 1937…

‘’ Her ne pahasına olursa olsun Türklüğün yolundan ayrılmayacağım.Öğrencilerimi Atatürk ilke ve devrimlerine göre yetiştireceğime yemin ederim..’’
( Hatice Tahsin )

‘’…..1937!de ilk defa Ayasofya Kız İlkokuluna İngilizce öğretmeni olarak tayin oldum.5’nci sınıflara da İngilizce dersini ben vermeye başladım.Müdüre Kadriye Hanım bana dedi ki ‘Sana bir de Alfabe sınıfı vereceğim, ancak o zaman öğretmenliğinin zevkini alabilirsin.’ Birinciler, Yenicami’de olurdu. Oraya gider, öğleden sonra da Ayasofya’ya giderdim. Sabah önce İngiliz marşı okunur ve sınıfa giderdik. Ben İstiklal Marşımızı öğrettim.Sınıfa girince İstiklal marşını okuturdum.Korkum yoktu. Kendi kendime dedim ki ‘Ben bu işi yapamazsam başkası hiç yapamaz.’ 1931 isyanından sonra yetişen bu nesil ne İstiklal Marşını ne de Türk Bayrağını bilirlerdi. Çocuklara ‘ bana bir Türk Bayrağı çizin’ dedim. Çocuklar tabakaların üzerine hep İngiliz bayrağını çizdiler, çünkü bilmiyorlardı.O zaman siyah tahtaya bir Türk Bayrağı çizdim ve gerekli izahatı yaparak ‘ bu bizim bayrağımızdır ‘ dedim. Ancak eve gidip yatınca düşündüm ki çocuklar Türk Bayrağını yine de tahtadaki şekliyle hatırlayacaklar. Onun için ertesi gün sınıfa üzerinde Türk bayrağı olan Türkiye haritasını götürdüm.Her gün İstiklal Marşını gene okutmaya devam ettim.
Sene sonuna doğru Türk müfettişlerinden biri gelir gelmez ‘ bu nedir Hatice hanım ‘ diye sordu. ‘ Gördüğünüz gibi Türkiye haritasıdır.Çocuklarıma okulu, muhitini, adayı öğrettim, sıra şimdi komşu memleketlere geldi. Hem benim, hem onların anavatanı olan Türkiye’ye öncülük vermek görevimdi, bunun için Türkiye haritasını astım. Bir müddet sonra olabilir ki Mısır’ı koyarım ‘ dedim.Müfettiş benim bu şeytanca olan mazeretimi tatmin edici bulmadı ve ‘haritanın üzerindeki Türk bayrağını ve Atatürk resmini ya kesecek ya da dıştan görülmeyecek şekilde kalın bir kağıtla kamufle edeceksiniz, büyük töhmeti var ‘ dedi. O anda kanım beynime fırlamıştı.’ Bütün töhmet ve mesuliyeti bana ait olmak üzere bu Bayraklar ve Atatürk resmi orada kalacaktır, onu kesecek ne makasım ne de yapıştıracak yapışkanım vardır’ dedim. Bunun üzerine ‘ Bu töhmetin ucu bize de dokunur, emrimi yerine getirmeniz lazım’ dedi. Her şeyi göze almıştım, çok sevdiğim öğretmenlikten tart edilmek pahasına da olsa bayrağı oradan çıkarmamaya azimli idim ve çıkartmadım’…’’

( Aydın AKKURT’UN Kod Adı : LALE Mücahide Hatice Tahsin’in anıları ve yaşamı kitabından alınmıştır..)


Hatice Tahsin Öğretmenimizi rahmet minnet ve sevgiyle anıyorum. O Türk Milletine olan sevgisi ile temayüz etmiş aslını inkar etmeyen ve öğrencilerini de her türlü İngiliz baskısına rağmen; Anayurtlarını, Bayrağını ve İstiklal marşını öğretmekten korkmadan yetiştiren ‘’Vatansever ‘’ Kıbrıs Türk Öğretmenlerinden sadece bir tanesiydi..
Eğer bugün o topraklarda Kıbrıs Türk’ü hür ve bağımsız olarak yaşayabiliyorsa unutulmasın ki bu değerlerin tamamında onları eğiten, yetiştiren ve Türk Milletinin ayrılmaz bir parçası olduklarını korkmadan savunarak yeri geldiğinde Rum’a ve İngiliz’e kafa tutan o çok değerli ‘’Hatice Tahsinlerin’’ büyük payı vardır..
Bugün de inancım odur ki K.K.T.C’DE yüreği vatan sevgisi ile dolu ve Türk Milletinin ayrılmaz bir parçası olduğundan gurur duyan binlerce öğretmenimiz; onları yetiştiren O topraklara sahip çıkma bilinci ile dopdolu Kıbrıs Türk Gençleri yetiştirerek.. Hatice Tahsinlerin onlara devretmiş oldukları ‘’Türklük Alevi ile Yanan Eğitim Meşalesini ‘’ asla söndürmeyeceklerdir.. Özellikle Birleşik Kıbrıs senaryosunun yazıldığı bu dönemde K.K.T.C’ye sahip çıkmak öncelikli olarak öğretmenlerimizin görevi olmalıdır..

ATİLLA ÇİLİNGİR.
 
Üst