Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
Kıbrısın Gaz ve Petrol Kaynakları...
PAYLAŞIM KAVGASINA DOĞRU
Türkiyenin ve Kuzey Kıbrısın hükümetlerinin ileri gelenlerinin “Tanımam. Kıbrıs Cumhuriyeti diye birşey yoktur” dedikleri Kluzey Kıbrıs meğer varmış, gerçekmiş, elle tutulurmuş, dünyaca tanınıyormuş, ... ve büyük şirketlerle, ülkelerle işbirliği de yapabiliyormuş.
Son örneği, Kıbrısın petrol ve doğal gaz kaynakları konusunda Amerika, İsrail, Mısır ve Lübnan ile yaptığı işbirliği, dayanışma ve araştırma anlaşmalarıdır.
Dün, Cyprus mail de gözüme çarptı, bu yıl sonuna doğru, Ekim ayında deniyor, Amerikanın NOBLE ENERGY şirketi , Güney Kıbrıs sularında gaz ve petrol kuyuları delmeye başlayacak. Daha ötede İsrail Laviatan Edek şkt ti faaliyette.
Kıbrıs adasının , Cumhuriyetinin, (ki o cumhuriyette bizim de ortaklık hakkımız vardır, doğal kaynaklarında da..) münhasır ekonomik bölgesinde, 12 inci alanda kazıyı başlatacak olan teknik , yüzer platform, sondaj, araç gereç de halen İsrail yakınlarında. Houston da merkezi bulunan NOBLE energy, Orta Doğuda , Ak Denizde sizce boşuna mı araştırmalar, çalışmalar yapıyor. Yakında sondaja başlayacakmış...
Kıbrıs, İsrail, Mısır, Lübnan işbirliği, dayanışma ve belkide paylaşma mukaveleleri imzalamış durumda.
Daha geçenlerde Mısırın Nil nehri deltası civarında 194 milyar kübik fit gaz bulunmuş...Rumu rahatlatmış.
Yarın, Güney Kıbrısta da bir bulunuversin de siz o zaman görürsünüz kimler üşüşecek buralara!!
Ve belkide Kıbrıs sorunu, toprak, mülkiyet, garantiler derken Kıbrısın petrol ve doğal gaz kaynakları çok daha büyük bir sorun yaratmış olacak.
Kıbrıs Türkleri ve Türkiye boş mu duracak.Bulunacak enerji kaynaklarından hak ve pay talep etmeyecek mi? Veren olmazsa Türk harp gemileri harekete mi geçecek endişesi var Rumlarda? Ya İngiliz ne yapacak, Yunanistan ne isteyecek?
Malum ya üç garantörün müdahalesi söz konusu olabilir.
Ancak, 15 Temmuz 1974 de, kanlı bir darbe ile “Elen Kıbrıs Cumhuriyeti” ilan edildiğinde ve ilan eden Yunan Cuntası albayları iken, Garantör İngiliz ne yaptı? Kendi, egemen Dikelya ve Ağrotur üslerinden seyretti. Kılı Kıpırdamadı.
Türkiyenin “gel birlikte, garantör ülkeler olarak, müdahale edelim” çağrısına da uymadı.
Uluslararası anlaşmalara göre Tek başına müdahale etmek zorunda kalan Türkiye Cumhuriyeti, Kıbrıs üzerindeki haklarından feragat mı edecek, yoksaa, 1974 de binlerce şehit verdim, can, kan, kaybettim. Kıbrısı ve doğal kaynaklarını başkalarına kaptırmak için mi? Diye sormaz mı? Sorar ve hakkını da ister. Bunca yıldır, Kıbrısın Ortaklık cumhuriyetindeki haklarını talep etmeyen Kıbrıs Türkleridir.
Onlarca sene kayba uğrayan, göçe zorlanan, can, mal kaybeden Kıbrıs Türkleridir. Ama, bir türlü eşsiz!! liderlerimiz hiçbir hakkımızın geri alınması için uğraşmamıştır. Rahmetli İnönünün tarihi çağrısına da uymamıştır. Ama, Türk Hükümetleri 1974 ve sonrasında, Kıbrıstaki haklarını çatır çatır almıştır, almaya da devam edecektir. Daha 1974 de yaşananlar nedeniyle Harp Tazminatları da isteyecektir.
Bırakıp, çekip gidecek göz yoktur ne Türk silahlı kuvvetlerinde, ne de Türk Hükümetinde. Kıbrısta ben, uluslararası anlaşmalar nedeniyle ve garantör olarak bulunuyorum. Kıbrısla ilgili her gelişme, her kıpırdanış beni ilgilendirir. Doğal gaz ve petrol ilgilendirmez olur mu diyecek? İsrail, Mısır, Lübnan, Kıbrıs cumhuriyeti ve Amerikası pay kopartacak da Türkiye ve Kıbrıs Türkleri sessiz kalıp uzaktan mı seyredecek. Hiç sanmam.
Yıl sonuna , alın size büyük bir sorun daha. Yok ki Kıbrıs sorunu yıl sonuna veya 2012 e çözümlenecek hesapları yapılıyor. Hele Kıbrıs, bir de AB nin dönem başkanlığını alınca, elbette bundan azami şekilde yararlanmaya kalkışacak.
Türkiye zaten restini çekmiş durumda. “Tanımam, tanımayacağım, AB ile ilişkiler donar, müzakereler durur.
Kıbrıs Cumhuriyeti ile masaya oturmam söz konusu olamaz” diyor. Sizce blöf mü yapıyor?
Bence Türkiye azimli ve kararlıdır.
Türkiyenin AB ye ihtiyacı kalmamıştır. Baksanıza zaten AB çökmekte. Yunanistan, Portekiz, İspanya, İrlanda, derken İtalya da ekonomik sarsıntılar geçiriyor. Türkiyenin böyle bir birlikte ne işi olabilir. İleride göreceksiniz, yalvaran AB olacak. Gel Türkiye yanımıza, içimize koş, bizimle ol diyecek.
Türkiyenin önü açıktır, yeni ufuklar onu bekliyor. Gittikçe gelişmesi, güçlenmesi, demokratikleşmesi Avrupayı korkutuyor, endişelendiriyor. Elbette Rumu da, yunanı da.
Kıbrıs cumhuriyeti AB üyesi oldu, toprağı oldu da ne oldu?
İşte Güneyin ekonomisi de tehlikede. SOS veriyormuş. Kendileri söylüyor.
Gün gelecek, Avrupası da, Kıbrısı da, İngilizi de, Amerikanı da, Arabı da Türkiyeye kulak vermek mecburiyetinde kalacak ve ona saygılı olacaktır.
Kıbrıs sorunu da, petrol ve doğal gaz araştırmaları da Türkiyeye rağmen pozitif sonuca ulaştırılamayacaktır.
Enerji sorunu yaratacak olanlar, çok daha büyük ve içinden çıkılmaz sorunlara neden olacaktır. Bilmem , uzmanlarımız ne diyor..... Rumlar, ve iflas etmiş Yunanlılar acaba yeni badireleri göze alabilirler mi?
Düşünsünler, Kıbrısta çözümsüzlük kimin menfaatine olabilir?