Kıbrıslı Türklerle Eşit Olamayız! Demiş Birileri!

Ayla Berkin

Onursal Üye
Katılım
13 Haz 2008
Mesajlar
386
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
74
Konum
Gazimagosa
Web sitesi
www.aylaberkin.com
KIBRISLI TÜRKLERLE EŞİT OLAMAYIZ! DEMİŞ BİRİLERİ!

Bunu kim söylüyor? Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu 2.Hrisostomos!

Daha açık olarak ne dediğine bir bakalım.

“Biz Kıbrıs halkının yüzde 82’si, Kıbrıslı Türkler ise yüzde 18’idir. Eşit olamayız. Çoğunluk azınlığı yönetir. Azınlık korumaya alınır”… “Türkler sahte devlet olan KKTC’nin tanınmasını istiyorlar. Her şey bizim elimizdedir. Herkes tanısa bile biz tanımadığımız sürece sahte devlet olarak kalacaktır. Biz tanımazsak devlet olamaz”

İşte bu kadar! Kıbrıs gerçeğini çok kısa ve öz bir biçimde ortaya koymuştur bu konuşma. Adamlar bizi azınlıkları olarak gördüklerini, hatta lütfedip koruduklarını bile söylüyorlar. Ve bizde bu sabit fikirliler karşısında hala müzakerelerden bir medet umuyoruz. Her an yeni bir tavizi kapıda bekletiyoruz.

Olmaz arkadaşlar olmaz Rumlarla Rumların istekleri dışında bir anlaşma olamaz. Değil üçlü görüşmeler, beşli, on beşli görüşmeler bile yapılsa eğer biz Rum’un azınlığı olduğumuzu kabul etmezsek bu Ada’da bir anlaşma söz konusu olamaz!

Eğer Rum’un azınlığı olduğumuzu kabul eder, Kıbrıs Cumhuriyetinin bir tabası olduğumuzu da beyan edersek, Kıbrıslılar olarak Türklüğümüzden de vaz geçersek işte o zaman bu Ada’da her şey yoluna girer.

Yüzde 18 nüfusla, yüzde 82 nüfusun karşısında eşit olamayacağımız da matematiksel olarak doğrudur. Doğrudur da! Türklerin sayısal olarak Rumlardan az olmaları devlet olamayacakları anlamına da gelmez. Bu gün dünya da Nüfusu KKTC’den az olmasına rağmen devlet statüsünü kazanmış pek çok ülke var. Öyleyken Rumlar hala bu konuyu gündeme getirip, bizi azınlık olarak gördüklerini söylerken yaptıkları bu tespit de, Rumların ne kadar art niyetli ve bencil olduklarının bir göstergesidir.

Bu yüzden istemiyorlar! Türkiye’den gelen soydaşlarımızı! Nüfusumuzun artmasından korkuyorlar. Eğer nüfusumuz artarsa hele birde onların seviyesine yaklaşırsa ellerinde olan bu kozdan mahrum olacaklarını biliyorlar. Şimdi dayandıkları en önemli koz bu eşit olup olmama konusu! Bu konuyla AB ve BM karşısında davalarını savunabiliyorlar. Akıllarınca Türkiye ve Türkleri bu konuyla köşeye sıkıştırdıklarını sanıyorlar. Gerçi sanmıyorlar sıkıştırıyorlar da!

Buna içimizde ki işbirlikçiler de destek veriyor KKTC’de ki nüfus artışını engellemek isteyerek. İkinci Cumhurbaşkanı Talat bile Rumların isteği doğrultusunda BM ve Rumlara KKTC’de bulunan onların tabiriyle Yerleşiklerin listesini sunmadı mı? Kimin gideceğine kimin kalacağına o listeye bakarak karar verilmedi mi. Defalarca yazıp, sözlü olarak da istememe rağmen hala o Listenin içeriğinden ve kimleri kapsadığından bir bilgi edinemedik. Kapalı kapılar ardında tıpkı tek devletin, tek milletin kabul edildiği gibi bu listede verildi ve kapalı kapılar ardında kabul gördü. Bizler hala bu listenin içeriği hakkında hiçbir ayrıntıyı bilmiyoruz. Fakat Rumlar en ince ayrıntısına dek bu listenin içeriği hakkında bilgiye sahipler.

Bizim nüfusumuzu azaltmamız, çoğalmasını engellememiz kimin işine yarıyor? Tabii ki Rumların ve içimizde ki işbirlikçilerin! Oysa biz nüfusumuzu azaltma yolunu seçerken Rumlar ise her geçen gün çoğalmaya, nüfus olarak bize üstünlük sağlamaya devam ediyorlar.

Evet, nüfusumuzun azlığı devlet olmamıza engel değil ama bu devletin karşısında bize üstünlük sağlayan, bizi azınlığı olarak gören bir toplum varsa bizde çoğalmak zorundayız. Bunu anlamak istemeyenlere de buradan duyurulur. Rum’un elindeki bu kozu alabilmek için KKTC’ye sahip çıkabilmemiz için bizde nüfusumuzu çoğaltmalıyız. Yok, bunu ekonomik olarak kaldıramayız diyorsak, Rumlarla anlaşma adına azınlığı olmayı kabul etme zorunda kalacağımız müzakerelerden vazgeçip, KKTC’ye dört elle sarılıp, atıl bir vaziyette bekleyen Maraş bölgesini de açarak Rumlara devlet olmada ki kararlılığımızı göstermeliyiz.

Bu azınlık fikri her ne kadar Başpiskopos ’a aitmiş gibi görünse de tüm Rum yönetiminin de asıl görüşü budur. O halde neden bizim görüşümüz de sonuna dek KKTC’ye sahip çıkmak olmasın. Nasıl onlar bizim tüm iyi niyetli yaklaşımlarımızı geri çeviriyorlarsa, biz ne diye onların bu kötü niyetli yaklaşımlarına boyun eğelim. Onlar “Kıbrıs Helen’dir! Helen kalacaktır!” derken kendilerinde bu hakkı buluyorlarsa, bizler de niçin Ada’nın tümüne değil ama KKTC’ye sahip çıkarak, “KKTC Türk’tür! Türk kalacaktır!” demeyelim.


Ayla Berkin
13.06.2011

 

yusuf3161

Dost Üyeler
Katılım
10 Haz 2008
Mesajlar
47
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap: Kıbrıslı Türklerle Eşit Olamayız! Demiş Birileri!

Başpiskoposun söylediği rum genelinin fikridir.Elcil melcil duymasın bunu!şimdi gider kilisenin önünde başpiskoposu protesto edeceği tutar!.Çağdaş, özgürlükçü, kahraman olur başımıza!!!.
 
Üst