Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
Kur Sabitlenmeli !
Türkiye’de son günlerde yaşanan siyasi kriz dövizin biranda tırmanmasına neden oldu. Hali ile ülkemizde okuyan Türkiye ve diğer ülkelerden gelen 60 bin öğrenci ciddi bir şekilde kur farkından ötürü zarara uğradılar.
Bakın KKTC’ye Türkiye’den gelen öğrencilerin büyük bir kısmı “orta gelirli” ailelerin çocukları. Diğer ülkelerden gelenlerde öyle “süper zenginlerin” çocukları değil!
Zira “çok parası olan aileler” genelde Avrupa’daki okulları veya Türkiye’de son yıllarda açılmış olan vakıf üniversitelerini tercih ediyorlar çocuklarının eğitimi için.
Bakın benzer bir felaketi biz 2000’li yıllarda yaşamıştık. Devalüasyon nedeni ile döviz bir gecede neredeyse ikiye katlanmış. O günler üniversitelerimiz ve devletimiz nasıl bir adım atılması gerektiğini bilemediği için onlarca öğrenci kaydını alıp ülkeyi terk etmişti.
Sadece okul harçları bir anda iki hatta üç misline katlanan birçok öğrenci eğitimini yarıda kesip ülkeden ayrılmıştı. Öğrencilerin okullarını bırakması önce Üniversite sektörünü zora sokmuş daha sonrada ülke ekonomisi ciddi bir yara almıştı. Öyle ki kiralar biranda yarı yarıya düşmesine karşın ev sahipleri kiracı bulmakta zorluk çekiyordu.
Birçok küçük bakkal ve market o dönemde öğrencilerin dönmesi ile ayakta kalamayıp iflas bayrağını çekmişti. Restoranlar iş azlığı nedeni ile teker teker kapanmıştı.
Gazimağusa gibi öğrenci kenti olan yerler neredeyse “hayalet şehre” dönüşmüştü. Bunları unuttuk mu?
Çok değil bundan sadece 13-14 yıl öncesinden bahsediyorum. O zaman bu kadar çok özel yurtta yoktu. Şimdi bir sürü özel yurt var. Ve on binlerce öğrenci bu yurtlarda kalıyor, kiralık evlerde oturuyor, çarşıdaki marketlerden alış-veriş yapıyor bakkallar kazanıyor, restoranlar iş yapıyor.
Eğer üniversitelerimiz ve devletimiz gereken tedbirleri biran önce almazsa ekonomik durgunluk bir anda ekonomik kriz olarak karşımıza çıkabilir. Durum bu kadar vahim ve kritiktir.
Bu noktada Girne Amerikan Üniversitesini de tebrik etmek gerekiyor. Ancak tek başına Girne Amerikan Üniversitesinin almış olduğu kur sabitleme politikası ülke için yeterli olmaz. Diğer üniversitelerimizde GAÜ gibi kur ücretlerini sabitlemeli hatta ev kiraları ve yurt ücretleri içinde benzer bir politika oluşturulmalıdır.
Nakavt Oldu.
BRTK Müdürü Mete Tümerkan’ın son hamlesi de ne yazık ki başarısız oldu. BRT çalışanı bir kez daha ezici çoğunlukla ekmeğini kazandığı kurumuna sahip çıktığını dünkü referandum ile gösterdi. Müdür Mete Tümerkan’ın el altından destek verdiği BASIN-SEN yine kazanamadı. Aslında burası demokrasisi gelişmiş bir ülke olsa etik kurallar gereği Mete Tümerkan’ın dünkü seçimden sonra istifa etmesi gerekirdi.
UBP Hükümeti döneminde dönemin Başbakanı İrsen Küçük’ün, eşi ve damadının yoğun baskısı ile atadığı Mete Tümerkan’ın, 28 Temmuz’daki seçimin hemen ardından istifa etmesi gerekirdi. Ancak kendisi bunu yapmadı, CTP-BG içindeki büyük tepkilere, DP-UG’nin tümünün vetosuna rağmen, Müdürlük yapmaya devam etti.
Yönetim Kurulu olmadan kurumun logosunu değişti, harcamalara imza attı. Sayıştay’lık uyumasa hepsi tek tek geri dönecek. Çünkü Yönetim Kurulunun izni ve onayı olmadan tek başına işlem yapma yetkisi yok kurum müdürün!
Şu anda hükümetin yarısından fazlası kendisini istemiyor. Son yaptığı girişimde, Basın-SEN’i yetkili sendika yaparak “BRT çalışanı arkamda mesajını vermek istedi. Böylelikle, kendisinden rahatsız olan Serdar Denktaş ile CTP muhaliflerine “benden uzak durun, bakın çalışan beni istiyor” demeye çalıştı. Ancak belli ki BRT çalışanı ezici bir çoğunlukla müdüre karşı olduğunu gösterdi. Her gelen Başbakan’a göre şekil değiştiren Tümerkan’ın, yüzündeki gülümseme kaldı mı? Merak ediyorum. Bu arada sonuç ise 360’a 93 şeklinde çıktı sandıktan. İşi şimdi daha da zor.
Gençler Denktaş’ı anlatıyor…
Bu gece Kanal T’de saatler 22.22’yi gösterdiğinde genç arkadaşlarımızla birlikte Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş’ı anacağız. Özlemle, saygı ile rahmetle… Bu gece Denktaş gecesi…Bekleriz...
Dr. Ahmet GÜLLE: Ülkedeki grip salgını hızlı bir şekilde yayılıyor. Bu konuda bakanlık olarak bir çalışma başlatacak mısınız? En azından işyerlerine dezenfektanlar konulanabilir.
Serdar DENKTAŞ: Dün mecliste samimi bir şekilde ekonomiye ilişkin yaptığınız değerlendirmeler gerçekten gelinen durum açısından son derece önemli.
Hamza Ersan SANER: Hükümete 120 gün daha verdiniz ama kendileri 120 gün daha birbirlerine katlanamayacak gibi duruyorlar.
Dr. Faiz SUCUOĞLU: Önceki gece Gazimağusa’nın ağır isimleri ile bir masa etrafında buluşmuşsunuz. Neler konuştunuz masadakilerle?
Mehmet ÇAĞLAR: Hocam nerelerdesiniz yahu? Bir kayboldunuz pir kayboldunuz. Ara sıra ses verinde buralarda olduğunuzu bilelim.
Kadri FELLAHOĞLU: Ankara Çağlayan Parkına itiraz edip İstanbul Büyükşehir Belediyesine davet yapmanız sizde ki değişimi özetlemeye yeter her halde.
Oktay KAYALP: Sonunda Gazimağusa’da alt yapı sorunları bitmiş ve asfaltlama çalışmaları başlamış. Şansınıza havada yağışta yok biran önce asfalt dökebilirsiniz.
Dursun OĞUZ: Gelecek hafta Güvenlik Kuvvetlerinde görev yapan Uzman Askerler için yasa tasarısına son şekilleri verecekmişsiniz. Hadi bakalım binlerce uzmanın kulağı sizden gelecek haberde.
Haydar ÇAKKO: Gördüğünüz gibi Ankara’ya karşı çıkanlar bugün İstanbul’dan yardım talep edebiliyor. Siyaset böyle bir şey. Ne demişti Demirel “dün dündür bugünde bugündür.”
Sadık GARDİYANOĞLU: Dün sabah ofiste küçük çapta bir yağın çıkmış. Çok büyük geçmiş olsun. Her halde göze geldiniz bu aralar. Yarın zeytin dalı getireceğim ofise.
Haluk DOĞANDOR: Televizyon ekranından 45 dakikada Karpaz’a gideceğinizi iddia etmişsiniz. Sizin gibi uzun yıllar trafik programı yapan birisi nasıl olursa 45 dakikada o kadar yol alır? Yoksa sürat mi yapacaksınız?
Emre ÜSTEL: Ercan Havalimanında kiralık arabalar kaldırılıyormuş. Bu konuda ne gibi bir girişim yapacaksınız, merak ediyoruz.
Erhan ARIKLI: Bişkek ile Türkiye arasındaki saat farkı 4 saat olunca dizileri seyretmek için uykusuz kalıyormuşsunuz. İnternetten seyredin uykusuz kalmayın.
Bertan ZAROĞLU: Ülkeye dönmüşsünüz, ama çok sessiz döndünüz. Bu arada Oğuz Köze siz yokken tavla dersleri almış ve sizin dönüşünüzü bekliyormuş. Bizden iletmesi.
Turgut ÇALICI: Sonunda sizde medya patronu olmaya karar vermişsiniz ve bir haber portali oluşturmuşsunuz. Kolay gelsin diyelim o zaman.
Değer DENKTAŞ: Doğum gününüz kutlu ve mutlu olsun. Dün gün boyunca sürprizlerle karşılaşmışsınız. Sevenlerininiz olması ne güzel değil mi?
Mehmet KARAHÜSEYİN: Muhterem valideniz rahatsızlanıp hastaneye kaldırılmış. Çok büyük geçmiş olsun diyoruz ve acil şifalar diliyoruz.
GÜNÜN SÖZÜ
“Özel sektörde çalışanlar da, işverenler de bu toplum için çok önemli. Vergi düzenlemeleriyle ilgili, vergi dilimleri ve kişisel indirimlerle ilgili bir takım alternatifler, indirimler üzerinde çalışıyoruz. Bu konudaki çalışmaları kamuda çalışanların ve emeklilerin sendikaları ve cemiyetleriyle paylaşacağız”
Maliye Bakanı Zeren Mungan
BİZİM TEMEL
Öğretmen derste anlatıyor:
- Güneş dünyamızdan yaklaşık yüz elli milyon kilometre uzakta bulunuyor.
Küçük Temel çok şaşırıyor:
-Helal olsun güneşe öğretmenum. Ben daha iki üst sokaktan gelemeyrum, o taa nerden geliyi da.
GÜNÜN FOTOGRAFI
Göçmenköy Örgütü full kadro