Makina...!

Makbule ÖTÜKEN

Onursal Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
532
Tepkime puanı
0
Puanları
0
MAKİNA...!

Fuat Veziroğlu ağabeyimizin 15 Nisan 1990’ da kaleme aldığı; AKEL-CTP sevdasının Kıbrıs Türk Halkının davasına ne kadar zarar verdiğine dair gerçeklere dayanan romanıdır. "MAKİNA…


Fuat ağabeyimiz, söz konusu kitabının ön yargısız okunmasını da okuyucularından bilhassa rica etmekte.


Makine ya da yalan makinesi, KKTC’de genel seçim sürecinin devam ettiği döneme denk getirilmiş. Yazarımız 1985 seçiminin arifesinde de “Dizleri Titreyenler” kitabı yayınlandı. O zaman da Niçin seçim zamanı diye sorulmuş. Nedenini şöyle açıklıyor’ :Halk seçim zamanın da ‘yargıç’ gibidir. O nedenle kanıtların ve tanıkların “karar”dan önce “ yargı huzurunda olması gerekir”…


Seçim sathı- mahallinde iktidara oynayan partilerin eteklerindeki taşları dökmesi! Bunun sağlanabilmesi için pek tabiidir ki, medyanın; yazarçizerlerin bunu hem siyasilerin ve hem de halkın bilgisine getirmek gibi bir sorumlulukları olduğunu söylemek istiyorum. Halkın seçimlerde gözünün önünü görmesi o ışık çerçevesinde dün olduğu gibi bugün de oyunu kullanmasının daha seçim ortamına girmeden sağlanma uğraşı başlatılması kaçınılmaz!


Alan makinesinin dümeninde oturanlar, grevlerle maksadı aşan söylem ve eylemleriyle hep bunu yapa gelmekteler.


Siyasetini maalesef halkımızı AKEL ile imzaladığı deklerasyonlara yönlendirme karar ve gafletinde bir CTP’nin var olduğuna işaret ediyor ağabeyimiz kitabında. Yine yazarımız UBP’si ve TKP’siyle tüm siyasal örgütlerin; günahları ve sevaplarıyla topun ağzında olduklarını. Ancak AKEL ile şu yâda şekilde bu gizli ittifak ve ilişki içerisinde olmadıklarının altını çiziyor siyasi romanında.


Fuat ağabeyimizin mesleği olan avukatlık cüppesini hiç çıkarmayan en başarılı bir avukat olarak CTP-AKEL ilişkilerini hepimizin önüne koyduğu, her iki seçim de de bizim ve halkımızı yanlışa oynamasına engel olduğu su götürmez bir gerçektir.


CTP’nin Kıbrıs Türk halkının var olma davasında pek de barış ve demokrasi


aşkı olmadığı gibi karşı tarafça içimize yerleştirilmiş bir Truva atı konumun da olduğunu söylemek mümkün! CTP’de başkanlar genel sekreterler değişiyor hatta Cumhurbaşkanlığı gibi yüce bir makama halkımızca seçilmelerine karşın, AKEL ile çizdikleri yoldan bir santim dahi gerilemediklerini; Aralık 2003’den bu yana yaşayarak görmekteyiz. ANNAN Planın da halkımızı yanıltarak başka etkenlerinde yönlendirmesiyle ‘evet’ dedirttiklerini yaşayarak gördük. Merhum Cumhurbaşkanımıza ‘Azrail davetiye çıkartmaları, Denktaş seni Saraya hapsedeceğiz demeleri’, 5-6 yaşlarındaki çocuklarımıza PLANIN propaganda mitinglerinde ‘hain Denktaş’(!) diye bağırttıkları hala kulalarımızda!...


AKEL; CTP vasıtasıyla halkımıza en büyük kazığı atarak Plana ‘hayır’ derken; %65’lik ‘evet’ ile halkımız, temel hak ve özgürlüğüne, egemenliğine ve hatta kendi kurduğu Devleti’ni inkâr noktasına taşınmıştır. Taşeronluğu yapan siyasi partinin kim olduğu herkesin malumudur.


Şimdi aynı siyasi çevrelerin oynamakta oldukları oyun; bir yandan “şeriatçı AKP, İşbirlikçi UBP” çığırtkanlığı yaparak halkımızı Türkiye’mizden kopartmaya çalışmaları affedilemez bir sadakatsizlik örneği olarak karşımız da durmakta. CTP ve yandaş örgütleriyle bu kötü oyunun senaryosunu ISRARLA vizyonda tutmakta a olduğu da ortada.


Habire YALAN MAKİNASINA benzin döken CTP, ilahiyat, külliye, cami meseleleriyle halkımızın aklını bulandırmayı sürdürürken, Hükümet edenlerin, çekingen ve suskun davranmaları MAKİNA’nın halkımızı mutsuz, huzursuz etme yolunda yalanlar üretmelerini köşemizden ısrarla söylemek durumundayız.


Cumhurbaşkanlığı yapmış Sn. TALAT’ın “Atalarımızın kemikleri sızlayacak külliye kurulması karşısında yer alması..”gibi serzenişlerde bulunmakla neyi amaçladığını da düşünmekte yarar mülahaza etmekteyim. Bu Rumun ateşine benzin dökmek anlamına gelmiyor mu dersiniz? Sessiz sakin köşesine çekilmenin zamanı değimli acaba!


* * * * *

Fuat Veziroğlu ağabeyimizin ‘.1990’da 2. Baskısı yapılmış olan MAKİNE’Yİ tekrardan okumanın; halkımızın davasına ihanete kadar varan acı olduğu kadar insanı hayrete düşüren siyasi gelişmeleri akıl ve mantık süzgecinden geçirmenin tam da ZAMANIDIR. Hele Kurucu cumhurbaşkanımız Denktaş’ı kaybederek halk ve davamız adına YETİM kaldığımız şu süreçte. Allah aşkına 149 sayfalık bu kitabı edinip okuyunuz.


Saygılarımla...
 
Üst