Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
MEĞALİ İDEA - ULUSAL KONSEY = MİLLİ MERKEZ...
Yunanistan’ın doğuşunu yaratan “Filiki Eterya” Dostluk Cemiyeti 1814 yılında Rus Çarı İpsillati tarafından bu günkü Bulgaristan toprakları üzerinde kurulur. Burada Osmanlıya isyan eden cemiyet, tutunamaz ve Güney Balkan yarımadasında faaliyetlerini sürdürür. Mora yarımadasında 60 bin Türk’ü katlederek işe başlar. Mora Yarımadasında ilaç için Türk kalmaz.
Filiki Eterya’nın ilkeleri “Megali İdea” yeminidir. Megali İdea, büyük ideal veya güzel Türkçemiz ile “Büyük Ebedi Umutlar” demektir. 10 maddeden oluşur.
1. maddesi “Yunan milletinin tam istiklalini gerçekleştirmektir. 2. 3. 4. ve 5. maddeleri ise “Batı Trakya ve Selanik’in, Ege Adalarının, 12 Adanın, Girit Adasının Yunanistan’a ilhakıdır. Bütün bunlar gerçekleşmiş ve bu günkü Yunanistan oluşmuştur.
6. maddesi ise, Batı Anadolu’nun Yunanistan’a ilhakıdır. Bunun için 14 Mayıs 1919’da İzmir’e çıkmışlardır. Bu tarihten 5 gün sonra 19 Mayıs 1919 Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkışı ile Anadolu İhtilali yaratılmış ve Yunan orduları yine İzmir’den denize dökülmüştür. Mustafa Kemalin deyimi ile “geldikleri gibi gitmişlerdir.”
Meğali İdea’nın 7. 9. ve 10.uncu maddeleri ise sırasıyla Karadeniz’de Pontus Rum Devletinin kurulması, İmroz ve Bozcaada ve İstanbul’un işgal edilerek Doğu Roma İmparatorluğunun kurulmasıdır.
Veeeeee;
Meğali İdea’nın 8.inci maddesi ise; Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakıdır.
Halen Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakı konusu, yani “ENOSİS” ideali yürürlüktedir.
Diğer taraftan Lozan Atlaşması ile İmroz ve Bozcaada’daki Rum halkına ikamet hakkı tanınmıştır. Şimdilerde bu iki ada sözde Rum yerliler tarafından işgal altındadır. Ege’de ise, AKP döneminde Eşek ve Bulamaç adaları benzeri 13 ada Yunanistan tarafından işgal edilmiştir.
Yunanistan’ın yayılması hükümetler tarafından değil, “Ulusal Konsey” tarafından yönetilmektedir. Ulusal Konsey, partiler üstü milli bir yapıdır ve iktidardakileri icbar etmektedir.
Ulusal Konsey sivil toplum örgütlerinin müşterek bileşimi olan bir kuruluş olup, daha ziyade papazların kontrolündedir. Ulusal Konsey, devlete ve hükümete milli tavsiyeler ile yön verir, emrivaki yapar.
Şimdi;
Osmanlı’dan Türkiye Cumhuriyetine geçiş Türk milletine çok pahalıya mal olmuştur. Çünkü Türk Milletinin varlığını sürdürdüğü ilkeler yani Osmanlı yıkılmıştı. Bunlar yeniden düzenlenmeliydi.
Türk Milletinin yeniden ayağa kalkışı, TC’nin Atatürk “ilke ve inkılapları” ile oluşmuştur. Burada TC’yi tarif eden ilkelerin yanında inkılapları da beraber söylenegelmiştir. Sebebi ise Türk Milletinin Çağdaş Milletler seviyesine çıkarılması hedefine destek için harf inkılabı gibi benzeri inkılapların da yapılmış olması zorunluluğundan kaynaklanmaktadır.
Atatürk “ilke ve inkılapları,” şöyle sıralanır. Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Laiklik, Devletçilik, İnkılapçılık…
Türkiye toprakları üstünde ve de dünya’daki Türkler, “Ne Mutlu Türk’üm Diyene” şiarı ile onurlandırılmıştır. “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” ilkesi ile de kafatasçı milliyetçiliğin benimsenmediği noktalanmıştır. Böylece “Ben Türkiye Cumhuriyetiyim” gururu, ortaya çıkmıştır.
Son zamanlarda AKP iktidarının Atatürk Türkiye’sini ve Türkiye Cumhuriyeti’ni var eden ilkelere olan saldırıları, doruk noktaya varmıştır.
Halbuki 1800’lerin başından beri varlığını sürdüren “Meğali İdea” halen iş başındadır.
1923’den beri Atatürk ilke ve İnkılapları ile varlığını sürdüren Türkiye Cumhuriyeti ise ilkeleri değiştirilmek üzere AKP iktidarı tarafından saldırı altına alınmıştır. Hedefleri;
Türkiye Cumhuriyetini “Federal Ilımlı İslam Devletine” çevirmek, bir türlü Osmanlıya geri dönüştür. Tabii bunun sonu Türkiye’nin bölünmesidir.
Halbuki bu zihniyet, Atatürk Türkiye’si ile tarihin derinliklerine gömülmüştür.
Son zamanlarda varlığı gerçekleşen “Milli Merkez” partiler üstü tarafsızlığını muhafaza etmeli, vatanın bölünmez bütünlüğünü sonsuza dek savunan yapısını pekiştirmeli, Rum’un “Ulusal Konseyleri” gibi, Türkiye Cumhuriyeti yönetimlerini doğru yola zorlayacak güce erişmelidir.
“Milli Merkez” kuruluşunun ideali (Meğali İdea’sı) Atatürk İlke ve İnkılapları, yemini ise “Atatürk’ün gençliğe hitabesi” olmalıdır.
Hoşça kalınız
05 Haziran 2013
Hüseyin LAPTALI