O yaşayan kur'an'dı

Katılım
26 Kas 2008
Mesajlar
83
Tepkime puanı
0
Puanları
0
O YAŞAYAN KUR’AN’DI/ M. GÜNAY SIDDIKOĞLU

Allah’ın göderdiği din olan İslam Hz. Âdem ile başlamış, Hz. Muhammed ile kemale ermiştir. Tevhid dininin (İslam’ın) son halkasını Hz. Muhammed (s.a.s.) teşkil etmektedir. Tevhid kelimesinin ikinci bölümü, Hz. Muhammed’in (s.a.s.) Allah’ın rasûlü/elçisi olduğuna iman etmektir. Bu inanç, bizi peygamberin örnek ve önderliğinin kabulüne; Hz. Muhammed’i peygamber olarak kabul edip onun örnekliğini ve sünnetini inkar ise insanı küfre götürür. Nitekim bu konuda müminler şöyle uyarılır:Hayır, Rabbine andolsun ki aralarında çıkan anlaşmazlık hususunda seni hakem kılıp sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın (onu) tam manasıyla kabullenmedikçe iman etmiş olmazlar.” (Nisa/65) Bir hadisi şeriflerinde Sevgili peygamberimiz şöyle buyurur: Size şu beş şeyi emrediyorum. Birincisi Allah’a imandır. Allah’a iman nedir biliyor musunuz? Allah’tan başka mabud olmadığına ve benim son Peygamber olduğuma şahadet etmektir.” (Buhari, Müslim, Tirmizi, Nesai, Ebu Davud, İbni Hibban, Taberani)
Allah’ın kitabından ve Sevgili Peygamberimizin sünnetinden uzaklaşmak münafıklık alametlerindendir. Bu konuda Nisa suresinde şöyle buyrulur:
“Onlara: Allah’ın indirdiğine (Kitab'a) ve Resûl'e gelin (onlara başvuralım), denildiği zaman, münafıkların senden iyice uzaklaştıklarını görürsün.” (Nisa/61)
Ebu Râfî (r.a) 'den rivayet edildiğine göre Peygamber Efendimiz de şöyle buyurmuştur:
"Benim emrettiğim veya nehyettiğim bir konu kendisine iletildiğinde sakın sizden birinizi, koltuğuna yaslanmış olarak, "Biz onu bunu bilmeyiz. Allah'ın kitabında ne görürsek ona uyarız, o kadar" derken bulmayayım.” (Ebu Davud, Sünnet 5; Tirmizi, İlim 10; İbn Mace, Mukaddime 2) Tirmizi "bu hadis hasen bir hadistir" demektedir.

Peygambere itaat Allah’a itaattir. Bu konuda Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Kim Resul’e itaat ederse, muhakkak ki Allah’a itaat etmiş olur.” (4/Nisa, 80), “Biz bütün peygamberleri ancak Allah’ın izni (emri) doğrultusunda kendilerine itaat edilsin diye gönderdik.” (4 /Nisa/64)
“Her kim de kendisine doğru yol (İslam) belli olduktan sonra, Resule karşı tavır koyar (emirlerini beğenmez) ve (Resulü örnek alan) müminlerin yolundan başkasına uyarsa, onu döndüğü (ve seçtiği o sapık) yolda bırakırız. Sonra kendisini Cehenneme atarız. O ne kötü bir giriş yeridir. ” (Nisa/115)
Peygamberin sünnetini terk ederek, başka yollara sapanların âhiretteki durumları Kur’an’da şöyle anlatılır: “O gün o (her inkârcı) zalim, ellerini ısırıp: “Keşke ben, peygamberle beraber kurtuluş yolunu tutsaydım” diyecek. (bak. 33/Ahzab/66–67) Yazıklar olsun bana! Keşke falanı dost edinmeseydim; Andolsun ki, bana o, (Kur’an) gelmişken, beni zikirden (Allah’ı anmaktan ve Kur’an’dan) o saptırdı. Zaten şeytan, (darlıkta) insanı yalnız ve yardımcısız bırakandır.” (25/Furkan 26-29) “O gün, onların yüzleri ateşte evrilip çevrilirken; “Ah! Keşke biz, Allah’a itaat etseydik, Peygamber’e de itaat etseydik” diyecekler. Ve diyecekler ki: “Ey Rabbimiz! Doğrusu biz, efendilerimize ve büyüklerimize (onların isteklerine, hevalarına ve çağırdıklarına) uyduk, (onlar) da bizi (hak) yoldan saptırdı.” (33/Ahzab/66-67) (karş. 2/Bakara/165–167)

O’NUN AHLAKI KUR’AN’DI

Sevgili Peygamberimiz çok yüksek bir ahlaka sahip olarak yaratılmış olmasına rağmen her zaman:
“ Ey Allah’ım! Benim yaradılışımı ve ahlakımı güzelleştir „ ( Ahmed )
“ Ey Allah’ım! Beni ahlakların çirkinlerinden uzaklaştır ve koru „ ( Tirmizi ) diye dua ederdi.
O, ahlâkını Kur'an'dan almış, bütün iyilikleri kendisinde toplamıştır. Saygıdeğer eşi Hz. Aişe'ye
Peygamberimizin ahlâkının nasıl olduğu sorulduğunda O, şu cevabı vermiştir:
«O'nun ahlâkı Kur'ân idi» ; “O yaşayan Kur’an dı.” Eğer Kur’an canlansa insan şekline dönüşseydi ancak bir Hazreti Muhammed olarak karşımıza çıkardı. Onun içindir ki Aişe validemiz “O yaşayan Kur’an’dı” buyurmuştur.
O'nu Yüce Allah yetiştirdi ve insanlığa örnek olsun diye özel olarak terbiye etti. Bu konuda Peygamberimiz şöyle buyuruyor:
«Beni Rabbim terbiye etti ve terbiyemi güzel yaptı.»
O, davranışları ve üstün kişiliği ile insanlık için en güzel örnektir. Bununla ilgili olarak Allah Tealâ Kur'an-ı Kerimde:
“ Muhakkak ki Allah’ın elçisinde sizin için uyulması güzel örnekler vardır.” ( 33/Ahzap 21 ) buyurmuş ve O'nun yaşayışını örnek almamızı istemiştir.
Yüce Allah Kur'an-ı Kerim’de Peygamberimiz hakkında: “Muhakkak ki sen elbette yüksek bir ahlâk üzeresin.” (Kalem suresi/4 )“ …Allah, sana Kitab’ı (Kur’an-ı) ve hikmeti indirdi ve sana (bütün bu) bilmediklerini öğretti. …” Nisa 4/ 113) Andolsun ki içlerinden, kendilerine Allah’ın âyetlerini okuyan, (kötülüklerden ve inkârdan) kendilerini temizleyen, kendilerine kitap ve hikmeti öğreten bir Peygamber göndermekle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur. Hâlbuki daha önce onlar apaçık bir sapıklık içinde idiler.” (Ali İmran 3/164) buyurarak O'nun çok yüksek ahlâk ve hikmet sahibi bir şahsiyet olduğunu bildirmiştir. Hikmet sahibi olmak Kur’an-ın gizli ve ince manalarını anlama, onu yaşama, onunla hükmetme ve onunla yaşama ilmidir. Bu ilim peygamberimize Allah tarafından verilmiştir.
BOP kapsamında yürütülen çeşlitli kampanyalardan birisi de “Kur’an taraftarlığı” adı altında hadisleri inkar etme ve Peygamberimizin sünnetini hayatımızdan çıkarma çalışmalarıdır. Mevlid kandilini yaşadığımız şu günlerde bu tehlikeye karşı gerçek Müslümanları uyarıyor ve uyanık olmaya davet ediyorum.
NOT: Mevlid kandiliniz mübarek olsun.
 
Son düzenleme:
Üst