Seçime Müdahalenin Daniskası Başladı...

Yıl 2009,19 Nisan seçimine gün sayıyoruz ve de “Müdahaleciler” sıra ile adaya yığılmaya başladılar. Ama “1998’de seçime müdahaleyi” konuşmak için “Ergenekon canavarını” Kıbrıs’a kaydırdılar…1998 nere,2009 nere? Sanki bu halk haberi olmadan kendisine biçilen don olan “Annan Plânınında”, daha sonra referandumda ve de daha sonraTalat’la CTP’nin dıştan ithâl ellerle iktidar koltuğuna oturtulduklarını unutmuş gibi…

Birileri bağırıp,çağırıyor “Vay aman vay;1998’de Eroğlu’nu iktidar yapmak ve Denktaş’ı devirmek için Ergenekon canavarı harekete geçmişti” diyor…Denktaş’ı kimin devirmeye kalktığını öncelikle Denktaş’a sorunuz. Kitaplarını okuyunuz. Yüzünüzden utanınız…Sizden daha büyük canavar mı arıyorsunuz? Türkiye’den esen havaya bakan Milli Lider, tarih adamı,tarihi yazan Denktaş da “Ben Türkiye’ye karşı durmam” diyerek adaylığını koymadı…O gün de söyledim bugün de iddia ediyorum, adaylığını koymuş olsaydı yabancı boya ile boyanan tümünün boyasını dökerdi…

1998 seçimlerinde de UBP’nin canavara ihtiyacı yoktu.O Seçimde ben BRT Müdürü idim ve UBP ikltidara geldiği anda ilk görevden alınan benim. Ama bu benim gerçekleri yazmama engel değildir. UBP hakkıylka seçimi aldı.Ama sonra dünya Kıbrıs Türk Halkının başına yıkıldı…Amaç Ruma yama yapmak, AB’ye sokarak güya Türkiye’nin önünü açmaktı. Referandumda da evet diyerek kapı açacaklardı,yol açacaklardı AB’ye…Bizi sattılar ama ne kapı açıldı, ne de yol…Bugün de boyalı suratlarla seçimin son haftasında Kıbrıs’ta sahne yine aldılar…

Ergenekon belgelerini KKTC’ye postalayan olarak gösterilen Bakan Egemen Bağış yolda. Onun haberini Evkaf mallarına konan CTP destekcisi Almanya milletvekili Ozan Ceyhun veriyor. Belli ki Bakanın haftalık çalışma programını o tasarlıyor!...Öyle ya CTP’ye bu kadar katkısı olmasa yetim hakkı olan Evkaf mallarını yasa dışı olarak Ozan Beye düşük kira ile kiralar mıydı CTP? Vakıfın esas sahipleri ortaya çıkıp dava açmayacaklar mı sanıyorlar?

Ha bir eksik kalmıştı; Diyanet İşleri de ekibi ile yolda…Kutlu doğum haftası KKTC Seçimlerine denk getirildi(!)…Belki de ÖRP’ye Istanbul Belediyesinden gönderilen seçim arabası kullanılacak dini toplantılar için… Ya da CTP onlara da Evkaf malı tahsis edebilir….


Seçimin son haftasına girildi.Kıbrıs Türk Halkı kaderini oylayacak. Annan Plânı arkamıza hançer olarak saplandı. Referandumda “Türkiye çıkarlarına göre evet oyu ver” sloganı bazılarına dokundu ve borçlu olduklarını kabul edip buna uydular…Çözüm ve AB sloganı ile yola çıkan Talat ve CTP’ye Türkiye’den ve Yabancı Elçiliklerden gelen destekle iktidara taşındı. Ne güzeldi o manzara: ABD,İngiliz ve öteki AB temsilcileri tam kadro İnönü meydanında,kürsüde Talat onlara destek teşekkürü yapıyor…Bu müdahale değil miydi? Ne oldu?

Kıbrıs Türk Halkının etinden et kesildi. Halka açıklanmayan ödünler verildi ve bugün de verilmeye devam ediliyor. Rum ve Yunan canavarı ağzını açmış ödüne doymuyor…Seçim bunun önünü kesmenin tek yolu…CTP gelirse ödünler sürecek ve Kıbrıs Türk Halkı Ruma yama yapılacak; UBP ise karşı görüşü savunarak Devlete sahip çıkıyor. ”Toplum demiyor;Devlet” diyor.Ödünleri reddediyor…

Talat ise tehdit ediyor. Kendisinin AKEL’le var olduğu Hristofyas tarafından onaylanan gizli saklı anlaşmasını açıklamıyor; ama “İktidara gelecek Parti benim görüşmelerimi sil baştan yapamaz” diyor…Talat ne diyordu meydanlarda? “Denktaş’I Saraya kapatacağız”…Yeni gelecek bir iktidar da seni Saraya kapatırsa suç mu olur? “Ergenekon canavarına” mı gereksinim var?

Anayasaya rağmen KKTC’nin topraklarını,halkının, egemenlik ve eşitliğini, Rumun ayaklarına serenlerin bu halka söylecek tek sözü olamaz. Aksine verecek hesapları vardır.


VE DE HRISTOFYAS

Talat ve yandaşları ve hatta Yabancı Elçiler boy boy resim çekerek Türk Halkını aldatmak için “Anlaşma oldu-olacak” yaygarası koparmışlardı.Türk Halkının buna inanmasını koşul koymuşlardı. “Sona yaklaşıldı, o hâlde yeni bir iktidara veya sil baştan olmaya gerek yoktur” diyorlardı…

Meğer bu bir tuzak, bu bir oyun…Hristofyas’tan al haberi…Rum haber kaynaklarına gore “Hristofyas, BM Temsilcisi Downer’e ihtar etmiş. Ayağını Yere Bas – Hristofyas’tan Yabancılara Nota” başlıklı haberde son Talat-Hristofyas görüşmesinin ardından yaptığı açıklama nedeniyle Downer’i Rum Başkanlık Köşkü’ne çağırarak; insanların beklentisini yükseltecek açıklama yapmasından duyduğu rahatsızlığı iletti. özetle şunları kaydetti:

Ortada anlaşma yok. Özet:

1.Hristofyas, Kıbrıs sorunundaki müzakerelerin sonucu konusunda yalan yanlış haber yaratılmaya çalışanlara diplomatik düzeyde ‘sert tavsiyelerde’ bulunuyor. Üst düzeydeki bir hükümet kaynağı; hakemlik ve takvimde ısrar edenlerin veya çözümün kabul edilmesi ve 2009 sonu veya 2010 başına kadar referandum yapılması prosedürü yoluna koyanların, müzakere prosedürünü ‘kurşunladığı’ değerlendirmesinde bulundu.

2. Hristofyas, Köşkü’ne çağırdığı BM Kıbrıs Özel Danışmanı Aleksander Downer’in önüne; aşırı iyimserlik ortamı yaratılması konusunu koydu. Kıbrıs Rum tarafı durumun; gösterilmeye çalışıldığı kadar cesaret verici olduğunu düşünmüyor çünkü halen görüşülmüş olan; mülkiyet, yönetim gibi önemli meselelerde aşılması gereken çok büyük engeller bulunuyor ve özellikle hassas olan toprak ve güvenlik konuları halen ele alınmadı bile…”

İşte gerçekler bunlar. Ortada anlaşma yok.Ortada sürekli olarak Talat ve ekibinin vermekte olduğu ödünler yığını vardır.Kıbrıs Türk Halkına “Yarın anlaşma oluyor;İktidardaki Partiyi değiştirmeyelim” diyenler, Annan Olayı döneminde bol bol yalan söyleyenlerdir. Aynı oyunu oynamak istiyorlar. Oysa İşte Hristofyasın yaptığı açıklama…Onun için yalan haberlere kanmamak gerekir.

Halkımız bu topraklarda tutunmak ve yeniden göç etmemek için KKTC’ye inanmalı ve bunu savunanlara oy vermelidir.Geçmişte aldatılan bu halk, bugün ayaklarını yere basarak karar vermelidir. Aksi hâlde evini, yerini, yurdunu, özgürlük ve egemenliğini yitirecek ve yanacaktır…19 Nisan Milli Davanın kader günüdür. Rum Polis ve askerini kapında görmek istemiyorsan kendini ateşe atma…

Cevap: Seçime Müdahalenin Daniskası Başladı...

Güzel uyarınız için teşekkürler..
Seçime müdahele olması zaten beklenen bir durumdu.
Hiç de şaşırmadım.
Dahası bu müdaheleler son güne kadar daha da aratarak devam edecektir..
Ne acıdır ki bu müdaheleler temelde dış kaynaklı...
Milletimiz uyanık olmalı ve 20 Nisan sabahı Kuzey Kıbrıs'ta güneş çok daha canlı bir şekilde doğmalı...


TTK ve Y

Cevap: Seçime Müdahalenin Daniskası Başladı...

guzel bir yazı olmus elinize saglık

Cevap: Seçime Müdahalenin Daniskası Başladı...

Bunlar kiminle dans ettiklerinin farkında değiller. Hani meşhur bir atasözü var, biraz kaba olacak ama yazmak zorundayım. 'Eceli gelen köpek, cami duvarını kirletirmiş' Bunlar acaba diyerek denemeler yapıyorlar ama duvarda da parmak izlerini bırakıyorlar, farkında değiller. Haydi topuyla gelsinler. Gelecekleri varsa, elbette görecekleri de olacaktır.

Cevap: Seçime Müdahalenin Daniskası Başladı...

19 NİSAN,da toprağını yüreğiyle seven herkes dış müdahelelere aldırmadan mühürünü vicdanına koyarak seçimini yapsın LÜTFEN yüreğinize elinize sağlık yazınız güzel olmuş ANLAYANA

Cevap: Seçime Müdahalenin Daniskası Başladı...

19 Nisan’da sandıkların açılıp oylar sayıldığı zaman mutlaka kazançlı çıkması gereken Kıbrıs Türk Halkı ve Kıbrıs Türk insanının demokratik beklentileri olmalıdır. Kıbrıs Türk Halkı kaybettiği takdirde hangi parti ve adayların kazandığı hiç bir değer taşımayacak.




Halkın kaybettiği yerde kazananın kim olduğu merak edilmez

Cevap: Seçime Müdahalenin Daniskası Başladı...

Türklüğün Utkusuna hiç bir güç engel olamayacak.
Kahraman Denktaş Seninleyiz.
Ulusumuzun Birliği Yolundan Dönüş Yok.