Seçimler

Kamil Özkaloğlu

Onursal Üye
Katılım
6 Ara 2008
Mesajlar
359
Tepkime puanı
0
Puanları
0
SEÇİMLER

Yaklaşık bir yıldır gündemimizi Lefkoşa Türk Belediyesi meşgul etmektedir.

Yaşananlar, Lefkoşa halkının canını yaktı, rahatını bozdu, huzurunu dağıttı, sağlığını olumsuz yönde etkiledi…

Ne yazık ki sorunlarımızı akıllı ve doğru çözümler üreterek kolayca çözme yetisine henüz sahip olamamışız…

Bir yandan ciddi ülke sorunları ile karşı karşıya iken; devletimiz, egemenliğimiz, adadaki geleceğimiz sorgulanırken; en üst düzeydeki kurumumuz olan Cumhuriyet Meclisimizde bile akıl yolu bulunamamış, birbirlerine tahammülsüz milletvekilleri boş salonlarda boş koltuklara hitap edip duruyorlar…

İlk başta, siyasi kaygılarla art niyetli olarak, ülkede KAOS yaratmak amacıyla başlatılmış bir OYUN, olayın bu günlere kadar gelmesine neden oldu…

Emperyalizm destekli, işbirlikçi KKTC karşıtlarının oyunları sergilendi Lefkoşa sahnesinde…

Oyun, Kıbrıs Türklerini devlet sahibi olmaya layık görmeyen kişi ve kurumların tümünün desteğine mazhar oldu.

İşin bir diğer gülünç yanı da; sözüm ona devlet savunucusu iddia ve konumunda olanların bile bu oyunu durdurmak için çaba harcamak yerine, adeta körükleyici olmalarıdır…

Yaklaşık bir yıldır Yasemin kokulu Lefkoşa’da neler yaşanmadı ki?

Yapılan ilk grevin bedelini grevi gerçekleştiren sendikanın ödemesi gerekirken; bedel, bir “babalık” iddiası ile yasalara da aykırı olarak devlete ödettirilmiş. Yani Kıbrıs Türk Halkına ödettirilmiştir.

Bu hata yüzünden artık sendikayı durdurmak mümkün olmadı. Sendika “Sonuçta bedeli ben ödemeyeceğim, Kıbrıs Türk Halkı ödeyecek” düşüncesiyle hareket etti…

Grevin son günlerinde iş o noktaya geldi ki; devlet o çok uzun süren grevin mali bölümünü ödemeyi kabul edince; sendikacılar adeta zıvanadan çıkarak: “Greve katılmayan işçilerin grev günlerini kapsayan maaş ve ücretleri ödenmesin” saçmalığını bile teklif ettiler…

Yaklaşık bir yıldır Yasemin kokulu Lefkoşa’da neler yaşanmadı ki?

Çöpler aylarca Lefkoşa sokaklarında bırakılmadı mı?

Kamyonlarca çöp taşınıp Lefkoşa’nın güzelim caddelerine dökülüp yayılmadı mı?

Çöpler, adeta salgınlara neden olacak bir ortam yaratmadı mı?

Güzelim Lefkoşa, bir çöp ambarına mı dönüşmedi?

Araba lastikleri yakılarak Lefkoşa caddeleri kirletilip Lefkoşa’nın güzelim havası zehirlenmedi mi?

Tüm bunlardan etkilenen sadece Lefkoşa Halkı değimliydi?

Diyesim o ki; Lefkoşa Halkı, bu oyunda oynayanların umurunda bile olmadı…

Bugün Lefkoşa Belediye Başkanı seçimleri için propagandanın son günü.

Yarınki seçimde artık Lefkoşa Halkı konuşacak. Bir yıla yakın süredir gerçekleştirilen tüm olayların hedefinde olan, rahatıyla, huzuruyla, sağlığıyla oynanan Lefkoşa Halkı…

Partilerin seçimleri olan adayların nasıl seçildikleri ve kişisel yetenekleri konusunda söz söylemek bize düşmez.

Ama bunca badireden sonra, Lefkoşa Türk Halkının sandığa giderken inanıyoruz ki bir kez değil, on kez düşünmesi gerek.

Lefkoşa Belediye Başkanı’nı seçerken; Lefkoşalıların dikkate alması gereken bir başka husus da adayların temsil ettikleri siyasi görüşlerdir. Çünkü oynanan oyunların ilk hedefinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vardır. Oyumuzu vereceğimiz adayın öncelikle KKTC’nin varlığına, Kıbrıs Türk Halkının egemenliğine olan bağlılığından emin olmak gerek. Bu öncelikli hedef olmalı…

21. yüzyılda seçimlerde çamur atmak bir yöntem olmaktan çıkmıştır…

Bugün geçerli olan kriterler; AKIL’dır, YETENEK’tir, TAHSİL DÜZEYİ’dir, KÜLTÜR’dür ve tabii ki adayın yakın geçmişte gerçekleştirdikleridir…

Seçimlerin Lefkoşalılara ve Kıbrıs Türk Halkına hayırlar getirmesini dilerim...


Kamil Özkaloğlu
06 Nisan 2013
 
Üst