Şehrimi Geri İstiyorum

Özcan Özcanhan

Onursal Üye
Katılım
9 Nis 2009
Mesajlar
62
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ŞEHRİMİ GERİ İSTİYORUM

Yıllar su gibi akıp gidiyor. Ama, Kıbrıs adasının çilekeş insanlarının ızdırabı bitmiyor.

Geçtiğimiz günlerde, Ağustos ayının bunaltıcı sıcağı altında, bir kez daha Erenköy(Mansura) direnişini, şehitleri, gazileri törenlerle andık. (8-9 Ağustos 1964 Rum-Yunan saldırılarının püskürtülüşü) Güney komşularımız Rumlar da 16 Ağustos 1974 de tamamlanan ikinci Barış Harekatının ve sonrasının kendilerine getirdiği acıları hissettiler ve gözyaşlarını tekrarladılar, Türklere veryansın ettiler. Değişik yerlerde, özellikle de Maraşa (Varoşaya), Ayia Napaya binlercesi yürüdü , ağıtlar, mumlar yaktı. Yıllar önce , yüzlerce Rum motosikletlinin başlattığı Maraşa yürüyüş ve sınırda yapılan şiddetli saldırıları Tasos İsaak ve Solomos Solomunun öldürülmeleri ile sonuçlanınca, yine Türk silahlı kuvvetlerini ve Kıbrıslı Türkleri sorumlu tuttular.

Çekilen acılar, eylemler, gösteriler, protestolar ne Tillirgada-Mansura-Erenköyde, ne de Ayia Napa bölgesinde ölenleri geri getirmedi. Getirecek de değil.

Son günlerde yapılan yürüyüşlerde, anma törenlerinde, kendi aralarında çekişmeler, tartışmalar yaşandığını Rum medyasından öğrendik. Hala, geçmişte yaşananlardan ders çıkartmadıkları anlaşılıyor.

Maraşa yürüyen 2000 i aşkın gösterici arasında Maraşın eski Belediye Başkanı, Rum Temsilciler Meclisinin eski Başkanı Alexis Galanos da vardı. Hep birlikte, “şehrimi geri istiyorum” diye haykırdılar.

Hatırlatmamızda yarar var. Maraş 2-3 kez kendilerine, güven yaratıcı önlemler paketinde ve en son da Annan Planı çerçevesinde geri verilmişti.-- Magusa ve ERCAN limanlarının, olmazsa Lefkoşa uluslararası Uçak alanının açılması ve iki halkın kullanımına sunulması karşılığı--. Almadılar, kabul etmediler. Birkaç ay önce, bizzat Galanos’la yaptığım özel mülakatta, “hükümetimizin, Kipriyanunun, Vasiliyunun, Ulusal Konseyin Maraşı geri alabilirsiniz önerisi Türklerden geldiğinde, redci tutumu nedeniyle o zamanki Dışleri Bakanı Nikos Rolandis ile ben, ret kararı nedeniyle, yönetime başkaldırıp istifa ettik” sözleri hala kulaklarımda.

Galanos, bana bir de pankart gösterdi. Kendisini, “Maraşa geri dönüşü sağlayacak” Belediyebaşkanı (O dimarhos ya epistrofi) olarak yansıtan bu pankartı sütunumda görebilirsiniz.

Şimdi yine tutturdular. “Maraşı, şehrimizi bize , yasal sahiplerine geri veriniz.”

Yetkili hükümet ileri gelenlerimiz, askeri komutanlar ve Ankara karar alsın, vermesine geri versin de, karşılığında hiçbir şey talep etmesin mi?

TC Başbakanı Erdoğan Maraşı, Güzelyurdu(Omorfoyu) vermeyiz demiş diye küplere bindiler. Hep istiyorlar, almaktan başka düşünceleri yok. Peki ama, karşı tarafa da birşeyler veriniz ki, Erdoğanın bir zamanlar üzerinde durduduğu al ver-ver al, (give and take), kazan- kazan. İki taraf da kazansın, (win win), gerçekleşsin.

Benim anladığım odur ki Maraş daha çok uzun yıllar kapalı kalacak, ne Kıbrıslı Rum ne de Türk yararlanamayacak, hayalet şehri dedikleri daha fazla zaman aşımı ile çürüyecek.

Yazık günah değil mi? Bence , iki taraf, bir orta yol bularak, belli bir noktada buluşmalı ve Maraşı kullanıma, yerleşime, turizme tekrardan açmalı. Ama, öyle gözüküyor ki açılmayacak. Hele hele Kuzey Kıbrısta Kaya Artemis, Mercure, Noah’s Arc (Nuhun Gemisi) Merit, Cratos vs. turistik tesislerin, otellerin faaliyete geçmesinden , muhteşem yatırımların yapılmasından sonra!!! Maraşı faaliyete geçirip de onların işlerini mi aksatacaklar, gereksiz rekabet mi yaratacaklar!! Kısacası, yeni gerginliklere, sıcak çatışmalara, kan dökümüne, mal ve can kaybına yol açabilecek girişimlerden uzak durulmalı. O nedenle, Kıbrıs sorununu acilen, kökünden , barışcı yollarla sonuçlandırma gereğine göre hareket edilmeli diyorum..

* * * * * *
Fotoğraf , Alexis Galanosu, “Maraşa dönüşü gerçekleştirecek BelediyeBaşkanı” olarak yansıtan Pankartıyla gösteriyor.
Acaba, yapabilecek mi, ömrü yetecek mi ?


6866000_0982.jpg

 
Üst