Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
Sıkıştıkça Anayasa'yı Çiğneyemezsiniz
Seçimden sonra “CTP yıktı” edebiyatı vardı.Halkın iktidara getirdiği UBP yetkilileri bunu uzun zaman kullandılar.Genel Başkan Cumhurbaşkanı seçilince,Parti de iç örgütlenmesini yapmak durumunda kaldı.Ancak zaman da partiyi törpülemeye devam etti.Sonuçta Geçici Başkan kalıcı başkanlığa seçilince UBP Hükümeti,öteki Partilerden takviyelerini de alarak yola devam etti.
Mali kriz bu Hükümeti de vurdu.Ancak mali sorun her Hükümetin sorunu olmuştur.Bunu çözmenin yolu, harcamaları gözden geçirmek,gereksiz harcamalardan vazgeçmek, alınmayan toplayarak gelirleri arttırmanın yollarını bulup zorlamaktır.Bunu da üç gündür yazıyorum.
Bunu yazdım diye uzman geçinen bazılarının “Sanki bunu bilmiyor muduk?” dediklerini iştir gibiyim.Elbette akıl yolu birdir.Ama ben daha ötesini yazmak için bu konuya girdim.
Anayasayı çiğneyerek hiçbir Hükümet bir yere varamaz. Özellikle Kıbrıs Türk Halkı “Hukuk Devleti” konusunda son derece hassastır.Savaş hâli dışında kalkıp da Hükümetlerin ve bürokratların, Anayasa ve Yasaları çiğnemesini kimse kabullenemez.Savaş hâlinde de bunun yolu yöntemi vardır ve o da Hukuk Devleti yapısının içinde yapılmalıdır. Aksi hâlde isteyen istediği Anayasa kuralını çiğnerse,bunun devamı yasaşları çiğnemeye sarkar ve yasa dışı bir konuma geliriz.
Ülkede Anayasa ve Yasalara saygılı bir halk vardır.Bu halk seçtiği kişilerden de bu yapıya saygı bekler.Olmazsa ilk seçimde onları devirir.
Şimdi moda oldu.Yurt dışından gelen yatırımcı el üstünde tutulur.O da kendisinin yere göğe sığdırılmadığına bakarak ne Anayasa, ne de Yasa tanımaz.Bir tarafta sabırla, Hukuk Devleti içinde kalmaya özen gösteren Kıbrıs Türk halkı,öte yanda siyasilere dayanarak, ne Anayasa, ne de Yasa dinlemeyen sözde yatırımcı…Yasalar onlara işlemiyor anlaşılan.
Şimdi bu kervana Hükümet de katıldı.Meclisin de buna katılıp katılmadığını göreceğiz.Elime bir Yasa Tasarısı geçti.İlgililere telefon ettim.Hızmet alımı çerçevesinde falan Hukukcuya vermişler,o da bu tasarıyı ortaya koymuş.Yani Devletin birçok organından gelen önerileri derleyip,toparlayıp bu son öneriyi ortaya koydu.
Ne acı ki ihale yoluyla hazırlatılan Yasa Tasarısının birçok maddesi Anayasaya aykırı. (Bizim Hükümette olduğumuz ve ve en sıkıntılı olan o dönemlerde Yasa Tasarıları Bakanlık ve Başsavcılkık arasındaki işbirliği ile hazırlanılırdı) Meclis, bu tasarıyı aynen kabul ederse,önce muhalefet partileri bunu Anayasa Mahkmesine taşıyacak;yürürlüğe de konursa her Hukukcu dava görülürken Anayasa Mahkemesine başvuracak.
1.Bizde Fransız Hukuku geçerli değildir.Yani “Sen suçlusun,gel mahkmede kendini akla” sistemi geçerli olamaz. Bu Yasa, bunu içermektedir.Borçlu haberdar olmasa,mahkemede hazır olmasa da hakkında karar alınacakmış…Bu Anayasa ve yasalara aykırıdır.Hukuk düzenimiz alt üst olur.
2.Bizde suç kişiseldir.Bu tasarıda borçlunun kendisi, eşi, çocukları, yakınları, aynen suçlanmakta,haklarında işlem yapılmasının yasal olduğu palavrası madde haline sokulmaktadır. Bu da Anayasaya aykırıdır.
3.Devletin devamlılığı söz konusudur.Hükümet karar alır ve yetkili makamları yetkilendirerek, borçlularla karşılıklı anlaşma imzalar,sonra da düşük faiz saptarsa,yıllarca bekledikten,borç ödemeye gelenleri reddettikten sonra şimdi birileri ortaya çıkıp da yeni faiz yükü getiremez,eski anlaşmayı yok sayamaz.
4.KKTC’de insanları ailece veya topluca cezalandırmak yoktur.Anayasa bunu koruma altına almıştır.Emekli maaşının el atılmazlığı yasa koruması altındadır.Bu kazanılmış hak da Anayasa koruması altındadır.Siz şimdi bunu yeni bir yasa maddesi ile geriye dönüp ve bu hakka sahip insanların haklarını ortadan kaldıramazsınız.Bu da Anayasa Mahkemesine taşınır.
Bu ve buna benzer nedenlerle Hükümet,gelir sağlamak için iyi niyetle aldığı kararları,hazırlattığı Yasa Tasarılarını, Anayasaya aykırı olarak Meclisten geçirmeye kalkmakla, bunu dayatmakla hata yapar.Zamanı çiğner.Kendine destek verenlerin gözünde inanılmaz olur.
Benden söylemesi.Biri bizlerle görüşme niyeti gösterirse görüşümüzü açıklarız.Anlaşılılıyor ki Hükümet Üyelerinin bu yazdığımız “Küçük işlerle(!)” uğraşacak zamanları yoktur…Ne de olsa günler,açılışlar zamanlarını almaktadır...
Benden söylemesi. Emeklilikten kesinti kadar bir bomba patlayacağa benzemektedir. Karşısında da 20 bin insanın hak ve hukuku vardır. Mayın tarlasına girmeden gereken düzenlemeyi yapınız.