Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
SOLDA LAF-Ü GÜZAF FIRTINASI !
İlginçtir, medyada kalem oynatan CTP’li köşe yazarları “atlarını nalladılar, iktidar partisi” UBP ile uğraşıp duruyorlar. Bu kalemlerin yazdıklarına bakarsanız; “UBP ha bölündü ha bölünecek.” Yine bu kalemlere bakarsanız; her allahın günü kabine kurup kabine değiştirirler. Kimi bakanları görevden alıp yerlerine başkalarını koyarlar.
Hatta daha da ileri giderek bundan sonraki Cumhurbaşkanlığı seçimleri için şimdiden Sn. Eroğlu ile Sn. İrsen Küçük arasında “kılıçların çekildiği”ni ve kıran kırana bir çatışma yaşandığını yaymaya çalışırlar.
Doğrusunu isterseniz, iktidar partisinde her şey güllük gülistanlıktır gibi bir iddia içinde de değiliz. Her partide ve her iktidarda zaman zaman yaşanan sıkıntılar UBP’de de yaşanıyor olabilir. Ancak bu sıkıntıların yazılıp çizildiği boyutlarda olmadığı da bir gerçek.
Hele hele; UBP’nin bölüneceği beklentisi içinde olmak tam bir hayal. Tam bir kara senaryo.
Ülkenin içinden geçtiği bu kritik dönemde, UBP yaşamakta olduğu bir takım sıkıntıları ileri boyutlara taşımayacak kadar bilinçli ve olası tehdit ve tehlikelerin farkında olan duyarlı tabanı olan bir parti.
UBP’nin bölünmesini isteyen çevreler olabilir ve vardır da. Ancak açık söyleyelim; ne emperyalizm, ne Akel’in içimize yönelik ‘yatay ilişki’ ve beşinci kol faaliyetleri ne de işbirlikçilerin beklentileri asla gerçekleşmeyecektir.
Çünkü bu halk; CTP iktidarını da yaşamıştır. Ve Çünkü bu halk; kaderi ve geleceği üzerinde kirli hesaplar yapan dış güç odaklarının oyunlarına gelmeyecek kadar bağışıklık kazanan bilinçli bir halktır.
“UBP bölündü bölünüyor” diyenler aslına önce kendilerine baksınlar. Soldaki kavga ve karmaşa, UBP’ de yaşanan sıkıntıların kat be kat fazlası! Bunu nerden mi biliyoruz?
Kendi yazdıklarından, söylemlerinden ve birbirlerini acımasızca karalama kampanyaları sürdürmelerinden!
CTP ve TDP arasındaki kavga ve sürtüşmeleri; Barikat; Bakaka, vicdani-ret, LGBT, ve buna benzer yerden bitme aykırı örgütlerin uç noktalardaki söylemleri ile CTP’ye yönelik ağır eleştirilerini bir yana koysak bile; sadece CTP içindeki karmaşa, çatışma ve hesaplaşma adeta evlere şenlik!
Asım Akansoy; “politikalarını günlük tepkilere göre şekillendirmek yerine, iktidara geldiğinizde ne yapacaksınız sorusunun yanıtlarını hazırlıyoruz” dese de CTP’ni ağır toplarından; “Amiral Gemisi” nin sabık kaptanı Kutlay Erk Bakın mevcut parti yönetimini nasıl suçluyor. “ Maalesef! Elinde ekonomik programı olmayan bir muhalefet. Erken seçim beklentisi ve isteği içinde. Ekonomik program yazmak yerine popülist seçim bildirgesi hazırlamak, uysa da uymasa da bunu seçim kampanyasında allayıp pullamak ve ‘seçimi kazanırsak Allah kerim’ der gibi bir muhalefet anlayışı. Kimse gocunmasın dost acı söyler. Halka gündelik sorunlar ve sıkıntılar üzerinden vaatler yaparak oy toplamağa çalışıyorlar. Bir siyasi partiyi ve siyasetçiyi fırsatçıdan ayıran vizyondur.. Vizyonsuzluk, siyasi fırsatçılığı öne çıkarıyor.”
Kutlay Erk bu değerlendirmesiyle tam da CTP’nin mevcut politikalarını tanımlıyor.
Mehmet Çağlar ise “partimiz kendi geleneklerinde var olan örgüt eğitimi ve siyasal eğitim çalışmalarını günümüz şartlarına uygun bir şekilde yeniden canlandırmalı, parti disiplini ve parti içi adaleti en yüksek bir düzeyde gerçekleştirmeli, örgütler arası iletişim kanallarının akışkanlığını sağlamalı ve üyelerimizle bire bir iletişimi ivedilikle hayata geçirmelidir.”
Sn. Çağların bu değerlendirmesinde de Sn. Özkan Yorgancıoğlu’na ve mevcut parti yönetimine ciddi uyarılarda bulunuyor.
Sami Özuslu ise mevcut CTP yönetiminin adeta sözcülüğünü üstlenerek bakın eleştirilere nasıl yanıt veriyor. “bu aralık herkes ‘yoldaş’ diye açıyor ağzını. Sonra dalıyor engin diyalektik materyalist bilinçle güncel siyasete. ‘tarihsel mücadeleden dem vura vura, en son ‘12’ den saldırıyor hedefe. Üstüne bir de ‘disiplin’ makyajı çekiyor hemde. Neyin hesabıysa bu. Nasıl bir hırsa artık. İşin tuhafı şu ki; ‘taciz’ noktasına gelen bu hal ve tavırların sahipleri kendilerini Alleme-i cihan gibi sunuyorlar elaleme. Disiplin dersi, sol ahlak dersi, herkese fırça, hepsi mevcut.
Pratiğe gelince ama laf-ü güzaf. Anlayan anlasın şimdilik bu kadar..”
CTP ve soldaki kavga için fazladan bir yorum gerekir mi? Hiç sanmıyorum!