Sun tzu’dan psikolojik harp öğütleri

Kartal Gözü

Dost Üyeler
Katılım
6 Eki 2008
Mesajlar
1,388
Tepkime puanı
0
Puanları
0
SUN TZU;


M.Ö. 500 lü yıllarda yaşamış Çinli bir komutandır. Askeri bir deha kabul edilen Sun TZU M.Ö. 500 yılında yazılı hale getirilen 'Harp Sanatı' adlı eserinde Psikolojik Harp konusunu literatüre kazandırmış ve güncelliğini hiç yitirmeyecek bir Harp Sanat'ının temellerini de atmıştır.

Tüm dünyada psikolojik Harp alanındaki dahice fikirleri ile hala büyük bir üstad kabul edilir.

SUN TZU’DAN PSİKOLOJİK HARP ÖĞÜTLERİ




• Komutanların seviyeleri vardır. En usta komutan, düşmanın tuzaklarını boşa çıkartır; ondan daha az usta olan, düşman destekçilerini yok eder; daha sonra geleni düşmanın asker güçlerine saldırır; en kötü komutan ise surlarla çevrili kentleri kuşatmaya kalkar.

• Savaşı kazanan savaşçı, soğukkanlı, kararlı savaşçıdır. Öfkeli, kızgın, öç alma peşinde olan savaşçı kaybetmeye mahkûmdur.

• Akıllı olan savaşçı, savaşı önceden kazanır, oysa cahil asker kazanmak için savaşmak zorundadır.

• Kan dökücülükten çok tolum psikolojisini anlamaya yönelmelidir. İnsanların hangi duygularla yönlendirilebileceğini anlama bu gücü kullanmayı arzulayanlar kadar bu güçten kaçınmak isteyenlere de büyük yarar sağlar.

• En büyük ustalık zayıf ve beceriksiz gözükmektir.

• Dişe diş savaş akıllı savaşçı için son çaredir.

• Savaşın ülke ve halkın üzerindeki maliyeti azaltmak için, özkaynakların kullanılması yerine olanaklar ölçüsünde, akın edilen ülkenin kaynaklarının kullanılması gerekir.

• Kendinizi ve karşınızdakini iyi tanıyorsanız sizin için tehlike yok demektir. Kendinizi iyi bilmenize rağmen karşınızdakini yeterince tanımıyorsanız yine de kazanma şansınız vardır. Ancak ne kendinizi ve ne de karşınızdakini bilmiyorsanız o zaman her savaşta tehlike ile karşı karşıyasanızdır.

• Geçilmez ile karşılaştığında sen değiş, sen değiştiğinde geçilmez geçilir olur.

• Savaş için en güçlü olduğunuzda, kendinizi güçsüz gösterin; kuvvetlerinizi harekete geçirirken, hareketsizmiş gibi durun; düşmana yaklaştığınızda uzakta olduğunuz izlenimi verin; uzakta oğlunuzda da burnunun dibinde olduğunuz izlenimi verin. Tüm savaşlar aldatmacadır.

• Düşmanı yanıltacak yemler kullanın.

• Düşmanın her tarafı güvenli ise kendinizi düşman saldırısına hazırlayın, sizden güçlü ise uzak durun.

• Düşman sinirli yapıda ise onu daha çok sinirlendirin.

• Düşman dinlenmek istediğinde rahatsız edin. Düşmanın güçleri birleşik ise bölmeye çalışın. Komutanla yardımcıları arasına nifak sok gerekiyorsa rüşvet ver.

• Düşman cimriyse sen cömert ol, düşman sert ise sen yumuşak ol.

• Akıllı bir komutan giderlerini düşmana yıkmaya çalışır. Düşmandan alınacak bir çuval hayvan yemi, kendi ülkenden alacağın 20 çuvala eşittir.

• Savaş sanatının en faydalı kavramı, düşman ülkesini tümüyle, zarara uğratmadan ele geçirmektir. Yıkıp yakmanın kimseye faydası yoktur.

• Üstün başarı düşmanın direncini savaşmadan kırmaktır.

• Düşmanı, savaş meydanında uzun sürecek savaşlardan çok, savaş oyunları bitirir.

• Ordunun huzuru kaçar, güvenini yitirirse bu durumdan prenslerin yararlanmaya çalışacağı kesindir. Bu da orduya anarşi getirecektir.

• Usta savaşçı kendisi için yenilginin olanaksız olacağı pozisyonu hazırlar, düşmanı yenme fırsatı doğduğunda bunu kaçırmaz.

• Büyük bir gücün kontrolü ile bir kaç kişinin kontrolü aynı prensiplere bağlıdır. Sadece rakamların bölünmesi gerekir.

• Beceriyle uygulanan dolaylı taktikler hava ve yeryüzü gibi tükenmez; nehir ya da ırmakların akışı gibi durmaz; güne ya da ay gibi yeniden doğmak için batar; dört mevsim gibi geri gelmek üzere gider. Sadece yedi nota bulunmasına rağmen bunların karışımından pek çok melodi üretilir; sadece dört tad (acı, tuzlu, ekşi, tatlı) bulunmasına rağmen, bunların karışımından sınırsız tadlar elde edilir; sadece beş ana renk (sarı, beyaz, siyah, mavi, kırmızı) olmasına rağmen, bu renklerin karışımından sınırsız renkler elde edilir.

• Çalışılmış düzensizlik, disiplinin; çalışılmış korku, cesaretin; çalışılmış zayıflık, güçlülüğün hazırlayıcısıdır.

• Düşmanı harekete zorlama ustalığına sahip komutan, düşmanı yanıltıcı manevralarla kullanır; düşmana bazı önemsiz yemler verip düşmanı yemlere saldırtır.

• Düşmanın zayıf noktalarını hedef alırsanız ilerlerken direnişle karşılaşmazsınız; düşmandan çabuksanız düşman takibinden rahatlıkla kurtulursunuz.

• Düşman nerede olursa olsun çatışmak istiyorsak, düşmanı istediğimiz yere çekip bizim koşullarımızla savaşmaya zorlamalıyız.

• Savaşı arzulamadığımızda, kampımızın izleri ortada olsa bile, bıraktığımız izlerle oynayarak düşmanı şaşırtabiliriz.

• Düşmana saldırmayı arzuladığımız noktayı çok ustaca saklamalıyız, o zaman düşman pek çok olasılığı aynı anda göz önüne almak zorunda kalacak; bu da güçlerini bir noktada birleştirmesine engel olacaktır. Karşımıza bölünmüş bir düşman gücü çıkacaktır

• Olası çatışmalara her an hazır olma kaygısı düşman birimlerini zayıflatacaktır.

• Düşmanı kızıştırıp gücünün hareket kabiliyetini anlayın. Saldırıya zorlayıp, kendisini ortaya çıkartmaya, kuvvetli ve zayıf yönlerini göstermeye zorlayın.

• Düşman sayıca bizden üstünken bile düşmanı bizimle savaşmaktan caydırabiliriz. Bu da onların planlarını bilmekten geçer.

• Zafer sizin ne yaptığınızı anlayamayan düşmanın hatalı taktikleri sayesinde gelecektir.

• Size zafer getiren bir taktiği bir daha tekrarlamayın. Ancak, metotlarınızı koşullara göre gerekli değişiklikleri yaparak sürdürebilirsiniz

• Askeri taktikler suyun akışına benzer. Bildiğiniz gibi su doğal olarak yükseklerden aşağılara akar. Böylece savaşta uygulanacak etkili yol güçlüden uzak durup, zayıfa saldırmaktır. Su nasıl toprağın eğimine göre akarsa asker de zafere düşmanın duruna göre akar. Suyun nasıl sabit şekli yoksa savaşta da sabit koşullar yoktur. Taktiklerini düşmana göre değiştirebilmeyi başaran komutan zafere ulaşacaktır.

• Savaşta duygularını, hareketlerini, amacını düşmandan gizle, kazanırsın.

• Bayrak, flama, boru ve gonklar askerlerimizin kulaklarını, gözlerini bir nokta üzerinde yoğunlaştırabilmenin, askeri bir bütün haline getirmenin araçlarıdır.

• Düşman ordusunu kuşattığında bir açık nokta bırak, bunalmış düşmanı fazla zorlama.

• Düşman komutanlarının, başlarını çeşitli dertlerle sürekli meşgul et; cazip yemlerin peşine boşuna düşürterek zorla sayılarını azalt.

• Düşman sakin durmakla birlikte sizi kışkırtıyor ise sizin, kendi üzerine gelmenizi istiyor demektir.

• Belirgin bir anlaşma ile birlikte gelmeyen barış önerileri tuzak belirtisidir.

• Askerlerinize çocuklarınız gibi bakın, sizi en derin vadilere kadar takip edeceklerdir. Onlara yetişkin çocuklarınız gibi bakın, yanınızda ölmeyi her şeye tercih edeceklerdir. Ancak, askerinize otorite kuramıyorsanız yaramaz çocuklar olmuştur o zaman hiçbir işe yaramazlar.

• Düşmanı bildiğiniz kadar kendinizi de biliyorsanız, zafer konusunda şüpheniz olmasın.

• Usta savaşçı çıngıraklı yılana benzer Kafasına saldırsan, kuyruğundaki zehirle saldırır. Kuyruğuna saldırsan, dişlerini geçirir. Gövdesine saldırsan hem kuyruğu ile hem dişleri ile saldırırlar.

• İnsan doğası gereği zora düşmedikçe yeteneklerini sonuna kadar kullanmaz.

• Hiçbir komutan kendi hırsı için savaşa kalkmamalı.

• Bilge komutan dikkatli, iyi komutan tedbirli olmalı.

• Kolaylıkla zafere ulaşmak istihbarata bağıdır.

• Beş tür casus kullanılır; yöresel casuslar, iç casuslar, devşirme casuslar, hükümlü casuslar, hayatta kalan casuslar. Bu beş tür casusların hepsi birden kullanıldığında gizli istihbarat sistemini kimse ele geçiremez.

• Yöresel casus, bir bölgede yaşayan kişilerden haber alma hizmeti almaktır

• İç casus, düşman subaylarını kullanmaktır

• Devşirme casuslar, ele geçirilip düşman aleyhinde kullanılan düşman casuslardır

• Hükümlü casuslar, düşmanı yanıltmak için çeşitli davranışlarla yönlendirilip sonra da bizim casuslarımızca düşmana bilinçli olarak belirtilen casuslardır.

• Yaşayan casuslar, düşman kampından haber getirmeyi başaran casuslardır.

• Ordu içinde en yakın takipte tutulacak kişiler casuslardır. Başka hiç bir birim casuslar kadar ödüle layık değildir. Yeryüzünde başka hiç bir meslek casusluk kadar gizliliğe sahip değildir.

• Doğal üstün zekâya sahip olmayan hiç kimse casus olamaz.

• Casuslar, iyilik ve dürüstlük olmadan yönetilemezler.

• Casusların raporlarını anlamak ve doğruluğundan emin olmak içi ince zekâya sahip olmak gerekir.

• Casus kullanmanın tek amacı düşman hakkında bilgi toplamaktır.

• Ordunun casusluk kanadını kullanan en iyi hükümdar bilge hükümdar, en iyi değerlendiren komutan ise usta komutandır. Ordunun harekâttaki başarısı casusların becerisi ise orantılıdır.
 

lazrail_61

New member
Katılım
21 Ocak 2009
Mesajlar
4
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap: Sun tzu’dan psikolojik harp öğütleri

neden kopyalanamıyor ki :(
 
Üst