Tehditler Altında Yapılan Seçim Yolculuğu

Ayla Berkin

Onursal Üye
Katılım
13 Haz 2008
Mesajlar
386
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
74
Konum
Gazimagosa
Web sitesi
www.aylaberkin.com
TEHDİTLER ALTINDA YAPILAN SEÇİM YOLCULUĞU

Yerel seçimlere damgasını vuran söz "Hükümetimizle kavga eden, zıtlaşan yerel yönetimler projelerini Ankara’dan geçiremiyor"
Sözün sahibi; “Mehmet Ali Şahin”.
Şahin bu sözü ile ilerde seçilecek olan muhalif parti Belediye Başkanlarını çalıştırmayacaklarını ispat ederek AKP’nin yurdumuza nasıl bir demokrasi getirdiğini bir kez daha ispatladı. Yani “Bizden olanlar içeri, olmayanlar dışarı” diyen bakan. Ne kadar adil olduğunu da ortaya koydu.
İşte AKP’nin demokrasi anlayışı budur. Buna demokrasi denmez. Buna dense dense Diktatörlük denir. Ben istersem yaşarsınız, istemezsem yaşamazsınız. Hani milletin seçme seçilme hakkı. Hani hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir sözünü ilke edinmiş Türkiye Cumhuriyeti idareciliği.
Millet bu sözle tehdit ediliyor. Milletin özgür iradesi bu sözle kısıtlanıyor. Daha açıkçası millet seçme hakkını kullanamıyor.
Bu sözden sonra, Türkiye’de vatandaş sandık başına giderken kara kara düşünmek zorunda kalacak. “Eğer ben AKP’li adayı desteklemezsem benim beldemde işlerim yürümeyecek. Benim beldem geri kalacak. En hayati ihtiyaçlarım bile karşılanamayacak.” Cumhuriyet tarihimizde hiçbir hükümet vatandaşını böylesi bir ikilemde bırakmamıştı. Tutulmayan sözlerden ibaret propagandalar yapılmıştı. Rüşvetler her ne kadar bugünküler gibi olmasa da zaman zaman verilmişti ama halk hiçbir zaman tehdit edilmemişti. AKP bunu da yaptı.
Tüm bunlara rağmen AKP mitinglerinde büyük halk kalabalığı dikkat çekicidir. Halkımız ya bu tehditlere ve sindirmelere boyun eğmişler, ya da artık topluca Cumhuriyetlerinden vazgeçmişler. Bu kadar yolsuzluğa, bu kadar rüşvete, bu kadar maddi ve manevi çöküşe rağmen hala AKP’nin arkasında duruyorsa halk gerçekten de bu işte bir yanlışlık var demektir.
Yanlışlık mı yoksa bezginlik mi demek daha doğru olur bilemiyorum. Halkımızı anlamakta zorlanıyorum. Her geçen gün tehditlerine bir yenisini ekleyen AKP yetkilileri meydanlarda tehdit nutukları atarken, karda kışta evinde bir lokma yiyeceği olmayan vatandaş sırtına yüklediği buz dolabını evine götürürken “Hükümetimiz sağ olsun” derken yine aynı hükümetinin kendisini bu yoksulluğa mahkum ettiğini neden düşünmez acep.
Başbakanın mitinglerde çocuklara kitap ve oyuncak dağıtımı sırasında yaşanan izdihama bakarken ben utanıyorum. İşportadan 1, 2 liraya alınacak oyuncaklar ve kitaplar için o zavallı çocukların birbirlerini ezmeleri hangi sosyal ve demokrat ülkede yaşanmaktadır. Halkımız bu kadar mı acizdir. Buda yeni moda oldu mitinglerde çocukları kullanmak. DTP saldırılarında çocukları kullanıyor. Erdoğan’da mitinglerinde çocukları kullanıyor. Otobüsün içinden, insan onurunu zedelercesine atılan birkaç kitap ve oyuncağı kapmak için izdiham yaratmaya değmeyeceğini o anne babalarda mı düşünmüyor. “Çocuğuma bir kitap, bir oyuncak dahi alamayacak hale nasıl geldim ben” demiyor mu? Benim çok ağrıma gidiyor, çok ağır olur diye köpek yerine kuşu kullanmak istiyorum kuş önüne yem atar gibi milyarlık otobüsün içinden havada savrulan oyuncakları ve kitapları gördükçe güzel Türkiye’min, güzel halkının düştüğü durum çok ağrıma gidiyor.
Bunca yoksullaştırılan halk birde bu tehditleri yiyince nasıl olmasın o mitinglerde bunca kalabalık.
AKP tehdit ede ede, halkın onuru ve gururuyla oynaya oynaya geliyor. Önce halkı yoksullaştırıp, kendine muhtaç etti şimdi de ektiğini biçiyor.
Ey halkım artık uyan. Uyanda şöyle bir kendine bak. Düştüğün düşürüldüğün durumları bir gör. Belki de son şansının da elinden kaçmak üzere olduğunu bir gör de, “son pişmanlığın fayda etmediğini” artık anla.

Ayla Berkin
24.2.2009
 

ARIKBUKA

Halkla İlişkiler
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
920
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Cevap: Tehditler Altında Yapılan Seçim Yolculuğu

Aslında birçoğunun menfaatleri akpyi işaret ediyor.Doyurmak istediklerini öyle bir doyuruyorlar ki adamlar bile şaşırıyor.Benim birinci ağızlardan duyduğum çok önemli tehditler sessizce fısıldanıyor."Aman haaa sakın ola..." ve " Eğer biz başkan olursak..." kelimeleri ile başlayan cümleler saçmenlerin akıllarına kazınıyor.Bu koşullar altında "başka" partilere oy vermek şöyle dursun, başka partilere sempati beslemek bile suç ilan ediliyor.Akp kendisi de açıklıyor Türkiye'de 4 kale kaldığını.Eğer onları da alırlarsa bakın siz havalarına cakalarına :( Bugüne kadar uyanmamak için direnen milletim yataktan düşmeden kendine gelemeyecek.TTK
 
Üst