UBP’nin Başarısından Ders Alması Gerekenler

İsmet Kotak

Onursal Üye
Katılım
13 Nis 2009
Mesajlar
318
Tepkime puanı
0
Puanları
0
UBP’nin başarısından ders alması gerekenler

KKTC’nin açık hava hapishanesi olduğunu söyleyenler, burada her türlü iç ve dış müdahaleye rağmen demokrasinin işlediğini, Kıbrıs Türk Halkının gerçekten sapmadığını, devletine bağlı olduğunu, bazı çevrelerce dışlanmasının yanıtını seçimi tek başına iktidar olacak şekilde kazandı ve verdi. Bu başarı elbette UBP’nin ve başı çeken Genel Başkan Derviş Ertoğlu’nundur. Ek olarak Kıbrıs Türk Halkının sağduyu sahibi ve Milli Devlete inanan kesimlerin desteği, çalışmaları UBP’ye tam destek sağlamıştır. Seçim sonucu birçok çevreye mesajdır. Kuşkusuz Türkiye’yi Anavatan bilen ve saygı gösteren UBP’den söz ediyoruz. Bu noktada tereddüt yoktur. UBP,en azından CTP gibi kerhen Türkiye dememektedir.
Seçimde verilen mesajı da en çok Kıbrıs’ta görev yapan AB, ABD, İngiltere temsilcileri almalıdır.

Seçim belki mali ve ekonomik kriz ağırlığını taşıdı ama derinlikte yatan ana neden, AB’nin dışladığı, politikacı, yazar-çizer, iş adamı, Üniversite Öğretim görevlisi, KKTC’ye bağlı gençlik ve paralel kesimlerin ortaya koydukları açık tavırdır. İster UBP, ister DP veya Partiler dışında bir yerlerde olanları dışlayan AB, ABD ve İngiltere, başta KKTC Cumhurbaşkanı M.A.Talat, CTP ve BKP orijinli teslimiyetcileri koruyup,kollamaları, Kıbrıs Türk Halkının asla kabul etmeyeceği koşulları dayatmaları ve ödünleri vermeleri seçimin en büyük etkenidir.

KKTC Cumhurbaşkanı M.A.Talat’ın tehditle kabul ettirmeye kalkttığı, Kıbrıs Türk Halkı tarafından reddedildi. Bu topraklarda yaşamaya kararlı ama malûm çevrelerce dışlanan Kıbrıs Türk Halkı, TMT andına, “Devletine”,egemenliğine, özgürlük ve bağımsızlığına ve Atatürk İlke ve devrimlerine sahip çıktı.

KKTC Cumhurbaşkanı M.A.Talat’ı işbirlikçi kabul eden dış mihraklar,onun yönlendirmesi ile “UBP’yi, AB karşıtı, çözümü istemeyen ve bu uğurda görüşmelere” karşı çıkacak konumda sundu.Haber kaynakları da bunların marifetiyle olayı dünyaya böyle duyurdular.Talat, bunu zamanında Milli Lider R.R.Denktaş’a da yapmış, “Mr No” olarak lânse edilmesine katkı koymuş,O’nu Saraya kilitleyerek Rumlarla görüşmeleri başlatacağını ilân etmişti. Şimdi de hiçbir Anayasal ve Yasal dayanağı bulunmamasına rağmen “Tek adam” rolüne soyundu. Daha önce söyleyip savunduğu yasal dayanakları inkâr, dış güçlere ihbar ve de Halka göz dağı vererek yoluna devam etmek istediğini sergiledi. Aslında CTP’nin seçimi kaybetmesinin ana nedenlerinden biri de, son bir aydan beri M.A.Talat’ın sergilediği tavır ve politikadır.Zaten CTP içinden elini eteğini çekmediği bilinmekete idi. KKTC’de okulların kapatılarak, Türk çocuklarının güneye muhtaç edilmesi, yani Eğitim ve Kültür, gençlerin Yunanistan’a taşınması, Okul kitaplarının Rumların da hazır olduğu komitelerde değiştirilmesi ve yeni şekil verilmesi CTP içindeki M.A.Talat ekibiyle işbirliği hâlinde başarılmıştır.

UBP Genel Başkanı Derviş Eroğlu, seçim öncesinde, Seçim Bildirgesinin öngördüğü yapıya rağmen, Cumhurbaşkanının görüşmeleri sürdürmesine karşı olmadığını açıklamıştı. Sorumluluk Mecliste ve Hükümette olduğu için görüşmelerden birinci elden haberdar olmak üzere bir yetkili atayacağını ortaya koydu. Buna rağmen Talat’tan işareti alan dış mihraklar, UBP ve Eroğlu karşıtı açıklamalar yaptılar. Çünkü dış mihaklar, teslimiyet ve işbirliğine bakarak sadece Talat’la çalışmak istiyorlardı. Talat, sıradan ve de geçmiş deneyimi olmayan bir milletvekilini görüşmelerde, nerede ise en yetkili kişi atadığı hâlde, Mecliste en çok milletvekili ile temsil edecek ve Hükümeti oluşturacak UBP’ye bu hakkı tanımamak için direteceğini sergiledi. Sık sık açıklamalar yaptı. Kendisini, UBP ile çatışma içinde gösterdi ve AB, ABD, İngiltere ve son olarak da AKP’den destek almaya çaba harcadı.

Bugünlerde, daha birçok konuyu gündeme taşıyacağım ama ilk gün AB konusunu işlemek istedim. AB merkezi ve Kıbrıs Temsilciliği, önce kendine iğneyi batırıp uyanmalıdır. AB yetkililerinin karşıya aldığı Kıbrıs Türk Halkının bugün blok olarak orada olduğunu, geçmişte yok farzedip CTP-AKEL ile dansetmeyi yeğlediklerini anımsayarak, bunun hata olduğunu görmelidirler. UBP ve Kıbrıs Türk Halkının basit bir anlatımı vardır:

1.Türkiye, AB’ye tam üye alındığı anda KKTC de AB üyesi olabilir. Ondan önce çözüm de olsa, Türkiyesiz bir AB’ye bu halk evet demeyecektir.

2.M.A.Talat, işleri kapı arkasında götürmektedir.Oysa Hrisofyas başta Yunanistan olmak üzere tüm siyasi partilerle işbirliği yapmakta ve bilgilendirmektedir. KKTC’de, CTP ve Saraylılar için dosyalar açılmakta, basında bile CB sitesine giriş Partizanların emrine verilmekte, Kıbrıs Türk Halkının etkin güçlerine karartma uygulanmaktadır.

3.Halktan gizli olarak İsviçre’de yapılan Anayasa ve Oslo’da yapılan çalışmalar halen de halktan gizlenmektedir. Örtü kaldırılmamaıştır. Annan Plânında izlenen bu yöntem, dayatma ile “Evet” çıkardı ama sonunda ortaya çıkan durum, bu girişimlerin ölümü oldu. Bunlar Kıbrıs Türk Halkından artık gizlenemez.


4.AB ve gerisi, belirli bir kesime, uygun formüllerle, yapay projelerle, rüşvet niteliği taşıyacak ama hızmet karşılığı gösterilecek girişimlerle taban ve destek kaybetmektedir. Bundan vazgeçmelidirler. Önemli olan Kıbrıs Türk girişimcisinin yatırımlarını düşük faiz ve kredi ile desteklemek, iş ve ekmek sağlamaktır. Onun bunun Rumlarla ortak gösterilerine para sağlamak, bir kesime para hibe ederek, yolu açmak hayâldir.


UBP, tertemiz bir seçim kazandı. Şimdi Eroğlu’na düşen 5 yıl iktidarda kalacak Hüküğmet modelinde karar vermektir. Bu tek başına da olur ortaklıkla da olur. Hükümette Bakan olmayı bölgelere taksim etmeyen bir düşünce yapısı olmalıdır. Önemli olan Bakanların girişimci ve bilgili olmalarıdır. Ayrıca kamuda ciddi, bilgili, bilinçli kadrolarla çalışarak projeleri uygulamalıdır.

Müsteşar, Müdür, uzman yağmuru yerine yetenek, devlet yapısını bilmek, girişimcilik öne çıkarılmalıdır. Bu, çok ciddi bir Dışişleri ve Enformasyon-Tanıtma ve Turizm kadrosu gerektirir. Dış temas, gezi ve para harcamak için olmamalıdır.

Dış Temsilcilikler KKTC’ye kazanım sağlayacak kişilere emanet edilmelidir. Bunlar KKTC’de uygulanan politikaları anlatmalı, savunabilmeli ve KKTC’ye yatırım sermayesi akışını yaratmalıdırlar. Şimdilik bu kadar.


İsmetKotak
 

Mürüde Sevicer

New member
Katılım
21 Ağu 2008
Mesajlar
176
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Lefkoşa
Cevap: UBP’nin Başarısından Ders Alması Gerekenler

K.K.T.C. başında dolaşan kara bulutların yarısını kaldırmış görünüyor. Emperyalist güçler halkımıza yaptığı baskılardan vazgeçip saygı duyarsa Ekonomi de Vatan da düzelir. Halkımız daha kötü günler yaşamıştır, fakat en önemlisi Vatanımızı, Egemenliğimizi, Bayrağımızı kaybetmekle karşı karşıya kalması en kötüsü idi. İnşallah halkımız lâyik olduğu huzur ve refahı bulur ve K.K.T.C. topraklarında huzur içerisinde yaşar. Yeni kurulacak Hükümetimizden tek dileğimiz halkımıza hak ettiği hayat şartlarını sunar ve Emperyalizme muhtaç etmez. İsmet Bey size sonsuz teşekkürler.
 

ARIKBUKA

Halkla İlişkiler
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
920
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Cevap: UBP’nin Başarısından Ders Alması Gerekenler

Yazdıklarınıza katılmamak mümkün değil.Ancak şu bilinmelidir ki; ellerinde karalar olan mağlup pehlivanlar boş durmayacaklar ve her adımı abye ve ruma şikayet edeceklerdir.Sanılmasın ki herşey bitti daha yeni başlıyor ancak kabul etmek gerekir ki Türk milleti, çok büyük ve saygıya değer bir duruş sergilemiştir, mayasına ihanet etmemiştir.TTK
 

CANBULAT

-Otağ Hanı-
Katılım
21 Mar 2008
Mesajlar
4,111
Tepkime puanı
0
Puanları
36
Konum
Tanrı Dağları Yaylağım, Orhun Nehri Sulağım
Cevap: UBP’nin Başarısından Ders Alması Gerekenler

UBP, yarından tezi yok, Anayasaya, Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği andına göre müzakere konusu olmayan Kırmızı Çizgilerimizi belirlemeyi öngören bir karar tasarısını Meclis’e sunmalıdır…Ardından, bu tasarıyı onaylamak üzere Meclisi olağanüstü toplantıya çağırmalıdır…

Görelim bakalım CTP-ÖRP çoğunluğu, “ Hayır, biz bu karara karşıyız, egemenliğimizin, eşitliğimizin, KKTC devletinin, garantörlüğün, Türk-Yunan dengesinin, KKTC nüfusunun pazarlık masasına yatırılmasını istiyoruz, birleşik Kıbrıs adına bütün bunlardan vazgeçebiliriz…” diyecek mi?

Mürüde Hanımın dediği gibi; K.K.T.C başında dolanan kara bulutların yarısını kaldırmış görünüyor.
 
Üst