Bulaşıcı Hastalıklar ve Korunma Yolları Hakkında Bilgiler

Gök Yeleli Bozkurt

New member
Katılım
29 Nis 2008
Mesajlar
1,947
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bozkurtlardan Birine Sorun
1. Kişilerde LA V/HTLV-III virüsüne karşı antikor testi yapılırken, ön­ce muvafakatname alınmalıdır.
2. Seropozitif kişilere (erkek ya da kadın) cinsel temasla, kan ve sperma (meni) yollarıyla virüsü başka kişilere geçirebilecekleri söylen-melidir.Seropozitif kadınlara hamile kaldıklarında,doğuracakları bebe­ğin AİDS riskinde olacağı anlatılmalıdır.
3. Cinsel eşlerine durumlarını açıklamaları gerektiği kendilerine ha­tırlatılmalıdır.
4. Cinsel temas sırasında prezervatif tavsiye edilmelidir.
5. Kan, plazma, diğer kan ürünleri ve sperma bağışı yapmaları ön­lenmelidir.
6. Tıraş makinesi ve diş fırçası gibi eşyaları başkalarıyla birlikte kul­lanmamaları gereği anlatılmalıdır.
7. Hastanelere ve diğer sağlık kuruluşlarına (özellikle cefrahi ve diş hekimliği), her ne sebeple olursa olsun başvurduklarında, kişiler, AİDS'e karşı seropozitif olduklarını bildirmelidirler.
8. Bu insanların çalışmalarını engellemek gereksizdir.


1. Yüksek risk gruplarına giren kişilerden (özellikle homoseksüel­ler ve toksikomanlar) kan alınmamalıdır. Bunlarda AİDS virüsü olma­sa bile diğer birçok virüs ve bakteri esasen bulunabilir.
2. Alınan bütün kanlar ELİSA testiyle kontrol edilmelidir. Pozitif olanlar atılmalıdır.
3. LAV/HTLV-III virüsünün az bulunduğu toplumlarda (meselâ şim­dilik ülkemizde), ELİSA ile yanlış pozitif testler fazlaca çıkacağından, pozitif bulunan her kan bir başka metotla (meselâ, VVestem blot tek­nikle) tekrar kontrol edilmelidir.
4. Kanı pozitif bulunan kişiler, kan merkezi veya ilgili bir başka ku­ruluş tarafından durumdan haberdar edilmeli, onlara yardımcı olunma­lıdır. Bu kişiler muayeneden geçirilerek AİDS belirtilerinin varlığı araş­tırılmalıdır (lenf bezlerinde büyüme, ağızda pamukçuk, zayıflama, Ka-posi sarkomu varlığı gibi). AİDS belirtileri gösterenlerin yurdumuzda Sağlık Bakanlığı'na ihbarı mecburidir.

1. Biseksüel erkeklerle cinsel temasta bulunan kadınlarda AİDS ih­timali artar.
2. Erkek toksikomanlarla cinsel temasta bulunan kadınlarda AİDS ihtimali artar.
3. Hayat kadınlarıyla temasla bulunan erkeklerde AİDS ihtimali ar­tar.
4. Mutlak olmamakla beraber, prezervatif kullanımı tehlikeyi bir mik­tar azaltır.

2. AlDS'lilere bakan hastane ve laboratuvar personelinde seropozitivite (virüsle bulaşma) yok.
3. AlDS'lilerin bulunduğu hastane servislerindeki diğer hastalar için de tehlike yok.
4. Bununla beraber, hastanelerde bazı önlemlerin alınması gerek­lidir. (Tıpkı sarılıklı hastalar için olduğu gibi).

1. AlDS'li hastalardan gelen materyelin başka kişilerin açık yara­lama teması önlenmelidir.
2. AlDS'li hastalarda kullanılmış makas ve bisturi gibi aletlerin baş­ka kişilere değmesi önlenmelidir.
3. AlDS'li hastaların kanı, cerahati, salgıları, dışkısıyla bulaşmış mal­zeme ve satıhlara dokunmadan evvel eldiven takmalıdır.
4. Yine böyle mikroplu maddelere dokunmak ihtimali olduğundan ayrı önlük giymelidir.
5. AlDS'li hastanın odasından çıkarken önlük ve eldivenler çıkarı­lıp eller iyice yıkanmalıdır. Eğer hasta kanına dokunulmuşsa eller yi­ne yıkanmalıdır.
6. Hastaların kan örnekleri taşınmadan önce ikinci bir kutu veya torba içine koyulmalıdır. Kan ve diğer numunelerin koyulduğu kapla­rın üzerine AİDS rumuzu
 

Gök Yeleli Bozkurt

New member
Katılım
29 Nis 2008
Mesajlar
1,947
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bozkurtlardan Birine Sorun
konulmalıdır.
7. Kanla bulaşmış her yer derhal %0,5'lik sodyum hipoklorit (ça­maşır suyu) gibi bir dezenfektanla silinmelidir.
8. Hastanın kanlı ve diğer ifrazatıyla bulaşmış maddeler ve malze­meler sağlam torbalara konulup, hastanenin diğer enfekte maddele­riyle birlikte tahribe gönderilir.
9. Hastalarda plastik enjektörler kullanılmalı ve sonra iğnelerle bir­likte atılmalıdır Eğer cam enjektörler ve madeni cihazlar kullanılacaksa, sonra sterilize edilmelidirler.


1. AlDS'li hastaların sıvı materyeli ve kanı mekanik pipetlemeyle manipüle edilmelidir. Ağızla pipetleme yapılmamalıdır.
2. İğneler ve şırıngalar cetvel XV'deki gibi kullanılmalıdır.
3. Eldivenler ve özel önlükler, enfekte materyelle çalışırken kulla­nılmalı ve laboratuvarı terkederken çıkarılıp dikkatle saklanmalıdır.
4. Personel eldiven giymek suretiyle cildini, hastaların kan ve sıvı­larından ve bunlarla bulaşmış materyelden korumalıdırlar.
5. Laboratuvar masaları, tezgâhlar ve diğer yüzeyler sodium hipok­lorit (%0,2-0,5) eriyiğiyle silinmelidir. Tıbbi cihazlar %25 etanol (alkol)
ile sterilze edilebilir. Diğer malzeme otoklavda sterilize edilip kullanı­labilir.
6. Personel, işleri bittiğinde ellerini yıkamalıdır.

1.AİDS virüsü gözyaşında da bulunduğu için, bu yoldan bulaşma ih­timaline karşı, bazı önlemler gerekebilir. Burada anlatılanlar, sağlık ku­ruluşlarında, kişiler arası buluşmayı önlemek içindir. Kişinin evinde, kendi lensiyle uğraşması sırasında önlem gerekmez.
2. Hastaların gözlerini muayene eden hekim ve diğer personel mu­ayeneden önce ve sonra ellerini yıkamalıdır. Derideki muhtemel sıy­rıkları korumak için eldiven takılabilir. Maske ve özel gömlek gerekmez.
3. Göz muayenesi sırasında kullanılmış olan aletler 10 dakika ka­dar %3'lük tazı hidrojen peroksid eriyiğinde veya %0,5'lik sodyum hipoklorit eriyiğinde veya 10 kere sulandırılmış çamaşır suyunda, ya da %70 etanol içinde tutulduktan sonra yıkanıp kullanılabilir.
4. Denemelerde kullanılacak sert kontakt lensler 80 derecede 10 dakika tutularak temizlenebilir. Yumuşak lensler özel hidrojen perok­sid eriyiğinde temizlenirler.

Aids Hakkında Sık Sorulan Sorular

AİDS yalnızca eşcinsellere ve uyuşturucu kullananlara özgü bir hastalık mıdır?

Hayır. HIV virüsü karşı cinsle normal ilişki kuran kişilere de bulaşabi­lir. Batı toplumlarında hastalık daha çok eşcinseller ve her iki cinsle de ilişki kuran erkekler arasında yaygındır. Ama Afrika'nın orta, doğu ve güney bölgeleriyle Antiller'de virüs çoğunlukla karşı cinsle ilişki yoluyla bulaşmaktadır. İstatistikler önümüzdeki yıllarda karşı cinsle ilişkinin başlıca bulaşma yolu olacağına ilişkin işaretler vermektedir.

Cinsel ilişki kurulan eşin enfeksiyonu taşımadığından nasıl emin olunur?

Kesin anlamda olunamaz. Uzmanlar son on yıl boyunca hem kendisi, hem de eşi tekeşli cinsel yaşam sürdürmüş kişilerin bu konuda rahat olabileceği görüşündedirler. Kan testlerinin olumsuz sonuç vermesi kesine yakın ölçüde güvenilir bir göstergedir, ama enfeksiyonu taşıdı­ğı halde henüz kanında antikorların bulunmadığı kişilerin kan testleri­nin de olumsuz sonuç verebileceği unutulmamalıdır.

Cinsel ilişkide prezervatif virüse karşı yeterli koruma sağlar mı?

Cinsel ilişkide en kesin korunma güvenli eştir. Bu koşulun gerçekleş­mediği durumlarda kaim tip ya da çift prezervatif yeterli koruma sağ­layabilir. Ama gene de kesin bir koruma söz konusu değildir. Prezer­vatif kullanımının bulaşma olasılığım onda bire indirdiği söylenebilir.

Virüs kulak deldirme sırasında bulaşabilir mi?

Bulaşabilir. Bugüne değin virüsün bu yolla bulaştığı bildirilmiş bir ol­gu yoktur. Ama kulak deldirme, akupunktur, dövme gibi işlemlerde mutlaka steril iğne kullanılmalıdır.
HIV Enfeksiyonuyla İlgili Tümörler
 

Gök Yeleli Bozkurt

New member
Katılım
29 Nis 2008
Mesajlar
1,947
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bozkurtlardan Birine Sorun
• Kaposi sarkomu nedir - Kaposi sarkumu AİDS'in sık görülen bir belirti­sidir ve hastalığın başladığını gösterir. 1872'de tanımlanan bu tümör deri, mukoza ve iç organların yüzeyinde yeni kan damarlarının oluş­masıyla ortaya çıkar. İlk evrelerinde pembemsi ya da kırmızı-mor renkli leke ya da yumrular vardır.
AIDS'li hastalarda Kaposi sarkomu bazı tipik özellikler taşır:
- Bilinmeyen bir nedenle erkek eşcinsellerde çok sık, kadınlarda ise seyrek görülür.
- Deri lezyonlan genellikle birden fazladır ve yalnız bacaklarda değil, kafada (burun ve kulak kökünde), boyunda, gövdede ve kollarda da görülür.

- Hızla ilerleyerek mukoza, lenf düğümleri ve solunum-sindirim siste­mi başta olmak üzere iç organlara da yayılır; mukoza lezyonlan en çok ağız boşluğunda, özellikle bademcikler, damak ve dişetlerinde gö­rülür. Leke biçimindeki lezyonlar pembemsi, mor, bazen de eflatun renkte olabilir.
- Kötü gidişlidir. Kötüleşme tümörün iç organlara yayılmasından çok fırsatçı enfeksiyonların eklenmesinden kaynaklanır. Tedavi çok güç­tür, çünkü bilinen tedavi yöntemleri bağışıklık sisteminin daha da za­yıflamasına ve fırsatçı enfeksiyonlara daha da elverişli bir ortamın doğmasına yol açar.

• Lenfom, Lenfomlar - HIV enfeksiyonlu hastalarda lenfom türü kötü huylu tümörler sık görülür. Lenfom genellikle lenf düğümleri dışında mer­kez sinir sistemi, kemik iliği, sindirim sistemi ve deri gibi organ ve dokulara yerleşir. İlaç tedavisine (kemoterapi) genellikle olumsuz ya­nıt verir ve birkaç ay içinde ölümle sonuçlanır
 
Üst